Cem Say'ın 19 Temmuz'da sosyal medyadan paylaştığı mesaj akademi dünyasında Boğaziçi Üniversitesi merkezli yeni bir tartışmaya kapı araladı. Say mesajında 'Boğaziçi Ü. Tarih Bölümünün dünya çapındaki hocası Prof. Dr. Edhem Eldem yasal hakkı olan, Bölüm ve Fakülte kurullarından oybirliğiyle geçen araştırma izni başvurusunun üniversite yönetimince gerekçesiz reddedilmesi üzerine emekli oldu; ABD'de davetli olduğu üniversiteye gidiyor' ifadelerine yer vermişti. Boğaziçi Üniversitesi Rektörü Naci İnci'nin atanmasının ardından başlayan tartışmalar bu kez Prof. Dr. Edhem Eldem üzerinden daha da alevlenmişti.
Florida Üniversitesi'nde görevli olan Tamer Kahveci, Prof. Dr. Edhem Eldem üzerinden devam eden tartışmaları mercek altına aldı.
Tamer Kahveci 'Değerli Türkiye akademisi, sevgili Boğaziçi Üniversitesi ailesi' sözleriyle başladığı mesajında şunları söyledi.
ABD'de, en iyi 6. devlet üniversitesinde senelerdir profesörüm.
Radikal sol akademiden ne anlar da akademi hakkında ne yorum yapar? Lütfen kendinizi küçültecek aşağıdaki türden saçma sapan haberlere ciddiyet atfetmeyin.
Sıfır yayınla Boğaziçi'nde hoca olmuş...
Haberin kaynağı olan zaten prof Cem Say. 1992'de SIFIR yayınla Boğaziçi'nde hoca olmuş bir şahıs. SIFIR yayın arkadaşlar (rakamla 0). Google scholar'ı açın. Cem Say yazıp arayın. 1992 ve öncesine dair herhangi bir yayını yok elemanın. Sonrasında da çok nadir ve low impact yayınları var.
Boşuna Cem Say linkine basmayın. Beni takip ediyorsanız, herhangi bir twitimi beğendiyseniz muhtemelen sizi engellemiştir bile.
Konuya gelelim. Sapla samanı ayıralım. (Belgeler aşağıdaki görselde)
Özetle: Güya dünya çapında!! (yani 12738 km çapında) bir Boğaziçi hocası ABD'ye davet edilmiş de, zalim yönetim izin vermemiş de, o da emekli olmaya karar vermiş.
Kendinizi komik duruma düşürmeyin...
Her önüne gelene, dünya çapında deyip de kendinizi komik duruma düşürmeyin.
- Center for World University Rankings (CWUR) kurumuna göre 2024'de Boğaziçi Üni dünya sıralamasında 761. sırada. Linke basıp gözünüzle görün: https://cwur.org/2024.php
- "Kedi buradaysa ciğer nerede, ciğer buradaysa kedi nerede?" ... Madem Boğaziçi, 160 senedir bunca dünya çapında hocalarla ile dolmuş, niye ismini ilk defa duyduğunuz Agusta Üniversitesi diye bir okulun bile altında 761. sırada?
-761. sıradaki BÜ dünya çapında hocalarla doluysa, 84. sırada olan Florida Üniversitesi kainat çapında hocalarla mı dolu?
"ABD'ye davetli hoca" lafına saçma sapan anlamlar yüklemeyin.
- Davet mektubu, J1 ziyaretçi araştırmacı vize başvurusu için gereken şartlardan. Vizeye başvurması için her ziyaretçiye bir davet mektubu gider. Yani davet mektubu BÜ'deki hocaya mahsus bir durum değil. Ha, Tamer hocaya inanmıyorsanız google açıp "j1 visiting scholar visa invitation letter" ifadesini aratın. Gözünüzle görün.
- Her sene ABD'ye 300000 (üçyüzbin) akademisyen bu vizeyle geçici olarak geliyor. Her sene 300bin arkadaşlar. Bunların içerisinde çok sayıda Türkiye'den gelen de var, Sudi Arabistan'dan, Mısır'dan, Pakistan'dan da var. Yani 300 bin kişiye 300 bin davet mektubu gider.
-Ziyaretçi araştırmacılar gelirler, vize süresi dolunca giderler.
-Bizzat benim laboratuvarıma, çalışmak için ziyaretçi olarak Türkiye dahil muhtelif ülkelerden çok sayıda hoca, PhD, PostDoc geldi. Daha bu ay bir tanesinin süresi doldu, gitti.
- Her gelen ziyaretçi araştırmacıya dünya çapında desek, her sene 300bin tane dünya çapında insanı dünyada nereye sığdıracağız.
-Bu gelen ziyaretçi araştırmacıların da ekserisi (aşağıdaki habere konu BÜ'den gelen şahıs dahil) masraflarını kendileri karşılayıp geliyor. Yani ABD'ye masraf olmayı bırakın, gelip burada para harcayıp (kira, sigorta, yiyecek vs vs) ABD ekonomisine kişi başı on binlerce dolar bırakıp gidiyorlar. Para kaynakları da genelde ya devlet bursu (TUBİTAK bursu) ya da bir vakıf bursu (Sabancı, Koç vakfı filan) oluyor.
-Yani ABD açısından baktığınızda sıfıra yakın risk ve masraf, hatta mali kazanç kapısı oluyor.
-Misal BÜ protestocu profu Burçay Erus da TUBİTAK'dan yurt dışına ziyaretçi olarak gitmek için bursa başvurduğunu yazmıştı geçen gün yanlış hatırlamıyorsam. Yanlışsam düzeltsin. Çocuklarını ABD'de rektör seçimi olmayan bir okulda okutan (ama çocuklarına ABD'de protesto yaptırmayan) Burçay, TÜBİTAK'dan burs alabilirse, ABD'de çocuklarının yakınında bir yere ziyaretçi olarak Türkiye'deki vergi mükelleflerinin ödemesiyle gidip, o da dünya çapında!!! olabilir. Allah kabul etsin. Ne diyeyim.
Aşağıda bahsi geçen, dünya çapındaki!!! BÜ hocası 1959 doğumlu. Yani 64-65 yaşında. Emekliliğini istemiş. Zannedersin ki EYT'den 40 yaşında emekli oluyor.
- Bu yaşta emekli olacaksan ol. Sen emekli ol da artık yerine genç bir hoca atansın.
-Normalde emekli olan hocanın, emeritus olmak için başvurup, kadroda yer işgal etmeden, kendine senelerce maaş ödemiş okuluna dışarıdan hizmet etmesi beklenir. Ama arkadaş bunun yerine, eski okuluna çakıp gitmeyi tercih etmiş gibi görünüyor. Kendi keyfine kalmış: BYE BYE...
Bir de "sabbatical hakkı" diye saçmalayan 43 yaşındaki yard doç Birkan Yılmaz hadisesi var
- Değerli arkadaşlar. Sabbatical, ücretli izin demektir.
- Sabbatical bir hak değil, bir ayrıcalıktır. İlgili yönetmelik maddesi aşağıdaki görselde. Yani, mesela burs başvurusu gibi, başvurabilirsiniz, ama başvurduğunuz kurum size vermek zorunda değildir.
- Sabbatical komitesinde ömründe bir gün çalışmamış Birkan Yılmaz elbette bunları bilemez. Ama bilmeden bık bık bık konuşmakta beis görmez de.
Özetle: ücretli izin nasıl verilir diyeyim, BÜ'de yard doç olan Birkan'ın cehaleti azalsın:
- Sabbatical'a beleş tatil için değil, değişen akademi dünyasında yeni konuları öğrenip kişisel gelişim için başvurulur.
- Başvururken bir plan ve hedefler sunulur. Bu planın üniversite/bölüm hedeflerine uygun ve ulaşılabilir olması beklenir.
Üniversite sirk değil, eğitim kurumudur...
- Üniversite sirk değildir. Eğitim kurumudur. Her sene müfredatın uygulanabilmesi ve öğrencilerin mezun olabilmesi için açılması gereken ders listesi vardır. Bu listeyi sağlayacak kadar hoca ve makul ders yükü sağlandıktan sonra, sağlık sorunları, doğum vs gibi mecburi izinler verildikten artan hoca sayısına göre sabbatical verilir. Eğer hocanın sabbatical!a gitmesi, öğrencilerin mezuniyetini geciktirecekse sabbatical verilmez.
Değerli arkadaşlar. Dikkat edin, Boğaziçinde rektör seçimi isterim ben babboouuu diye ağlayan protestocu ekip, mümkün olan ilk fırsatta REKTÖR SEÇİMİ OLMAYAN ABD'ye gelmek için çırpınıyor. Demek ki malumu ilan edeyim: Bunların 3 senedir penguen gibi BÜ'da dolaşıp protesto yaparken dertleri rektör seçimi değil.