Etkinliğin açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Türkiye’deki artan açlık, yoksulluk ve işsizlik sorunlarına dikkat çekti. Tugay, İzmir’in bu konularda örnek olacak projelere imza atması gerektiğini vurguladı ve “Bu gidişata dur demenin zamanı bugündür” diyerek tüm kitle örgütlerine çağrıda bulundu.

"76 yılda 76 milimetre ilerledik mi?"

Dünya İnsan Hakları Günü'nün kabul edilişinin 76. yıl dönümünde, Tugay etkinlikteki açılış konuşmasında, insan hakları mücadelesinin 76 yıl önce başladığına ve bugüne kadar geçen sürede elde edilen ilerlemelerin sorgulanması gerektiğine değindi. Başkan Tugay, “İnsan Hakları Günü kabul edildikten bugüne 76 yıl geçti. 76 yılda 76 milimetre ilerledi mi insanoğlu bilemiyorum. En azından iyi niyetli insanlar ellerinden geleni yapıyor” dedi. Bu ifadeleriyle, insan hakları alanındaki ilerlemelerin yeterli olup olmadığını sorgulayan Tugay, bu konuda atılacak adımların önemine vurgu yaptı.
Tugay, konuşmasında dünya genelinde kent hakkı, çevre hakkı ve doğa hakkı gibi başlıkların öne çıkmasına rağmen, Türkiye'de temel insani sorunlarla mücadelenin gerekliliğine işaret etti. “Bugün sadece fikir beyan ettiler diye, yazı yazdılar diye, basın açıklaması yaptılar diye cezaevlerinde haksız ve hukuksuzca yatan pek çok değerli insanımızı kimse hatırlama ihtiyacı duymuyor” diyerek, insan hakları savunucularının ve muhaliflerin yaşadığı baskılara dikkat çekti. Ayrıca, günümüzdeki ekonomik koşullara da değinen Tugay, “Sendikaların açlık sınırını 20 bin lira olarak açıkladığı bugünlerde asgari ücretin 17 bin lira olduğunu kimse konuşmuyor. İnanılmaz bir sosyoekonomik çöküntü yaşadığımız bugünlerde insanlarımızın açlığına, yoksulluğuna, işsizliğine kimin neden olduğunu açık yüreklilikle konuşmuyoruz” ifadelerini kullandı.

"İnsanca yaşam hakkı hepimizin ortak meselesidir"

Tugay, konuşmasına devam ederek, İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak, kentte sağlıklı bireylerin yaşadığı bir şehir inşa etmek için en üst düzeyde altyapı hizmetleri sunmayı hedeflediklerini ancak bunun yalnızca yoksulluk gibi temel sorunlar çözüldüğünde anlamlı olabileceğini vurguladı. Tugay, “Bugün tabii ki kentimizi sağlıklı insanların huzur içinde yaşadığı bir kent olarak yapılandırmak en önemli görevimiz. Altyapı hizmetlerini en üst düzeyde tutmamız, çevre temizliği gibi, ulaşım ve su hakkı gibi hakları gözetmemiz gerekiyor. Ama ne zaman bir yoksul mahalleye gitsem, ne zaman elinde özgeçmişi ile bana biri iş talebinde bulunsa aynı şeyi hissediyorum. Bu insanlar açken, işsizken nasıl olacak da biz başka işlerle uğraşıp bunu yeterli göreceğiz” dedi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı, insanlara insanca yaşam hakkı tanınmasının en temel insanlık görevi olduğuna dikkat çekti.
“Birbirimize bunu söylemeliyiz. Herkesin insanca yaşam hakkı olduğu bizim üzerinde en çok konuşmamız gereken konudur” diyen Tugay, sosyal eşitsizliklerin giderilmesi için daha çok çalışılması gerektiğini belirtti.

Dur Demenin Zamanı Bugündür Paneli"İzmir’de insanlar kentlerinden daha fazla pay alacak"

Başkan Tugay, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin gelecekteki yol haritasını da etkinlikte katılımcılarla paylaştı. Kentin her köşesinde aktif bir şekilde vatandaşlarla iletişim kurmayı, onları bilinçlendirmeyi ve daha fazla insana hizmet sunmayı amaçladıklarını belirten Tugay, İzmir’de insanların belediye hizmetlerinden daha fazla pay alacağına ve dezavantajlı kesimlerin de ekonomik eşitsizliklerin azaltılması adına pek çok hizmetten yararlanacağına dair söz verdi. Tugay, “Toplumumuzun bilinçlenmesi için, şehrimizin her bir köşesinde aktif olmayı, insanlarımıza erişmeyi, onlarla yürek yüreğe konuşmalar yapmayı, çalışmalar yapmayı planladık. Bunu yapacağız” dedi.
Ayrıca, İzmir’in sosyal ve ekonomik eşitsizliklerin önüne geçilmesi için bir model şehir olacağına da inandıklarını dile getirdi ve bu doğrultuda daha geniş çapta projeler üreteceklerinin altını çizdi.

"Türkiye’ye örnek olan çalışmalar yapacağız"

Sağlık hizmetlerine dair de önemli açıklamalarda bulunan Başkan Tugay, hem bir hekim olarak hem de Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı olarak, sağlıklı şehirler yaratmak için örnek projeler geliştirmek amacıyla çalışmalarını sürdüreceklerini belirtti. Tugay, “Ben hem bir hekim olarak hem de Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı olarak örnek çalışmalar yapmak zorunda olduğumuzu düşünüyorum. İnsanların temel sağlık hizmetlerini, toplum sağlığı hizmetlerini, koruyucu hekimlik hizmetlerini doğru alması gerektiğine dair bir bilinci ve inancı olan arkadaşlarımızla bu yola çıktık. Onlarla birlikte Türkiye’ye örnek olan pek çok çalışma yapacağız” diyerek, sağlık ve insan hakları konularında İzmir’in öncü şehirlerden biri olacağını vurguladı.

"Buna dur demenin zamanı bugündür"

Tugay, konuşmasının son bölümünde tüm kitle örgütlerine çağrıda bulundu. “İnsanların akıllarını karıştıran algı kampanyalarına karşı somut başarılar elde eden bir şehir olmamız gerektiğini düşünüyorum. İzmir’e bu yakışır” diyen Tugay, İzmir’in demokrasi ve haklar konusunda örnek bir şehir olması için herkese görev düştüğünü belirtti. Tugay, sözlerine şöyle devam etti: “Bu dönemde bizim kendimizden de İzmirlilerden de beklentimiz çok. İzmir’in tüm demokratik kitle örgütlerinden de beklentimiz çok. Mücadelelerini doğru noktalarda iş birlikleri yaparak sürdürmek zorundalar. Bu gidişata dur demenin zamanı bugündür.”

"Kentlerin iyilik hali" oturumu

Başkan Tugay’ın konuşmasının ardından etkinlik, "Kentlerin İyilik Hali" adlı oturumla devam etti. İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Prof. Dr. Pınar Okyay’ın moderatörlüğünde düzenlenen bu oturumda, Sosyoloji Dükkanı’ndan Prof. Dr. Ferhat Kentel, Mekânda Adalet Derneği Kentsel Politikalar Program Koordinatörü Bahar Bayhan ve Yıldız Teknik Üniversitesi Şehir ve Bölge Planlama Bölümü Doç. Dr. Erhan Kurtarır konuşmacı olarak yer aldı. Oturumda, ötekileştirme, ayrışma, sürdürülebilir yaşam, doğa hakkı, yaşam hakkı, sağlıklı kentler, yerelleşme gibi insan hakları kavramları masaya yatırıldı.
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlik, insan hakları, eşitlik ve sürdürülebilir yaşam gibi önemli meseleler üzerine derinlemesine bir tartışma ortamı sunarak katılımcıların ilgisini çekti.

Muhabir: Osman Günden