Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bayraklı Gençlik Kolları, dün ilginç ve dikkat çekici bir eyleme imza atarak, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik krize ve özellikle gençlerin yaşadığı maddi sıkıntılara dikkat çekti. Bayraklı Sevgi Yolu’nda gerçekleştirilen eylemde, gençlik kolları üyeleri, üzerlerinde hükümetin ekonomi politikalarını eleştiren dövizler bulunan kıyafetlerle yürüdü. Yürüyüş boyunca taşıdıkları dövizlerde, Türkiye’nin ekonomik durumu ve halkın yaşadığı mağduriyetler vurgulandı. Eylemde gençlerin ve dar gelirli vatandaşların karşı karşıya olduğu ekonomik zorluklar gözler önüne serilirken, aynı zamanda hükümetin ekonomi politikalarına yönelik sert eleştirilerde bulundu.
Ekonomik krize ve gençlerin mağduriyetine dikkat çekildi
Yürüyüşün öznesi, Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik krizdi. CHP Bayraklı Gençlik Kolları üyeleri, dövizlerin üzerinde “Emekliye, asgari ücretliye, öğrenciye, çiftçiye, memura bütçe istiyoruz” gibi çağrılar yer alırken, ekonomik daralma nedeniyle vatandaşların alım gücündeki erimenin somut örnekleri de sergilendi. Dövizlerde yer alan bir diğer dikkat çekici unsur ise, temel yaşam giderlerinin halkın ekonomik durumuyla ne kadar çeliştiğini gözler önüne seren bir karşılaştırma tablosuydu.
Tabloda, en düşük emekli maaşı, asgari ücret, en düşük memur maaşı ve KYK öğrenci kredisi ile çeyrek altın fiyatı karşılaştırılmıştı. Tablo, halkın alım gücündeki erimenin boyutlarını net bir şekilde gösteriyor. Örneğin, bir dönem KYK bursu ile alınabilen çeyrek altının fiyatı, son yıllarda %83 oranında düşüş göstererek, öğrencilerin ekonomik zorluklarını daha da derinleştirdiği vurgulandı.
Yürüyüşün ardından yapılan açıklamada hükümete sert eleştiriler yer aldı
Yürüyüşün ardından, CHP Bayraklı Gençlik Kolları adına açıklama yapan grup, hükümetin 22 yıllık ekonomi politikalarının toplumun her kesimi üzerinde büyük bir alım gücü kaybına yol açtığını belirtti. Açıklamada, özellikle düşük gelirli vatandaşlar, emekliler ve gençler olmak üzere, sabit gelirli kesimlerin ekonomik olarak daha da zor durumda olduğu ifade edildi.
“AKP’nin ekonomik politikaları: Halkın alım gücündeki sistematik erime” başlıklı açıklamada, şu ifadeler yer aldı: “AKP’nin 22 yıllık ekonomi yönetimi, toplumun her kesiminde ciddi alım gücü kaybına neden oldu. Asgari ücret, emekli maaşı, memur maaşı ve KYK burslarının altın karşısındaki değer kaybı bu çöküşün en somut göstergelerindendir. KYK bursu ile alınabilen çeyrek altın %83 azaldı. Emekli maaşı %68 değer kaybetti. Memur maaşı %48 eridi. Asgari ücret %57 oranında geriledi.”
Açıklamada, yanlış para politikalarının, kontrolsüz borçlanmanın ve üretim yerine tüketime dayalı ekonomi modellerinin Türkiye’yi ekonomik bir çıkmaza sürüklediği vurgulandı. Enflasyonun yükselmesiyle birlikte halkın tasarruflarının ve ekonomik özgürlüğünün hızla yok olduğu ifade edilerek, “Düşük faiz-yüksek büyüme” söylemleriyle sürdürülebilir bir ekonomik yapıdan uzaklaşıldığı belirtildi.
“Sabit gelirli ve çalışan kesimin maaşlarını ciddi şekilde eriten bu politikalar, toplumun refah seviyesini büyük ölçüde düşürmüştür.” denilen açıklamada, özellikle hükümetin yanlış ekonomi politikalarının sonuçları eleştirildi. Gençlerin istihdam sorunu, yüksek enflasyon ve düşük gelirle mücadele ettiği belirtilerek, ekonomik politikaların yalnızca birkaç zengin kesimi değil, tüm halkı olumsuz etkilediği dile getirildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a soru
Açıklamanın en dikkat çeken kısmı ise, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik eleştirilerdi. Gençlik Kolları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yıllardır dile getirdiği "Faiz sebep, enflasyon sonuç" tezine atıfta bulunarak, “Faiz sebep, enflasyon sonuç” teorinizle bu tabloyu açıklamayı düşünüyor musunuz, yoksa bu sefer de suçu dış güçlere mi atacağız?” şeklinde bir soru yöneltti.
Açıklamada, Erdoğan’ın ekonomi politikalarındaki başarısızlıkların halkı ağır ekonomik kayıplarla yüzleştirdiği ifade edilerek, “Ekonomistlik iddiasının altını dolduramayan bu yönetim, Türkiye tarihine ekonomik çöküşün mimarı olarak geçmeye adaydır.” denildi. Eylemde yer alan gençler, özellikle yüksek enflasyon, işsizlik ve geçim sıkıntısının altını çizerken, Türkiye’nin geleceği için ciddi endişeler taşıdıklarını belirttiler.