CHP İzmir Milletvekili Ednan Arslan, enerji sektöründeki sübvansiyon politikalarını eleştirerek, hükümetin uygulamalarının vatandaşların sırtına ek yük bindirdiğini vurguladı. Arslan, 22 yıldır kamu yatırımlarının yeterince yapılmadığını, enerji üretimi ve dağıtımının neredeyse tamamen özel sektöre devredildiğini ifade etti. Seçim dönemi baskılanan fiyatların, şimdi vatandaştan talep edildiğini belirten Arslan, bu durumu eleştirerek, “Her alanda günü birlik kazançlar ve öngörüsüz uygulamalar ile vatandaştan kepçeyle aldıkları vergileri doğru kullanmadılar, paramızı değersizleştirdiler” dedi.

"Bu iddia bir bahanedir"

Arslan, yazılı bir açıklama yaparak, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in uygulamalarını eleştirdi ve IMF politikalarına benzer bir yaklaşım sergilediğini savundu. “2022’de getirilen kademeli tarifeye ek olarak yeni uygulamaların yolda olduğunu görüyoruz” diyen Arslan, “1000 liralık elektrik ve doğalgaz faturasının yüzde 60’ının sübvanse edildiği iddiası bir bahanedir” şeklinde konuştu.

Faturalara 150 Tl Zam"Çıksın anlatsın"

Arslan, Bakan Şimşek’in bu sübvansiyonların detaylarını şeffaf bir şekilde kamuoyuna açıklaması gerektiğini belirtti. Özellikle elektrik tarifesindeki enerji bedelinin belirlenmesi için kullanılan hesap yönteminin, Enerji Piyasaları İşletme A.Ş. Şeffaflık Platformu’nda açıkça görülebilen verilerle yapıldığını vurguladı. Arslan, “Sayın Bakan bu hesabı çıksın kameralar karşısında vatandaşlarımıza anlatsın. Bakalım elektrik tarifelerinde yapmak istedikleri zam oranlarını Kamuoyunu tatmin edecek şekilde açıklayabilecek mi?” dedi.
Arslan, eğer bir sübvansiyon varsa bunun enerji alanındaki gerekli iyileştirmeler sağlanmadan kesilmesinin kabul edilemeyeceğini ifade etti. “Eğer bir destek çekilecekse dağıtım şirketlerine yaptıkları desteği çeksinler. Dağıtım bedelini 2022 sonundaki 33 kuruş ya da 2023 başındaki 77 kuruş değerine geri çeksinler” önerisinde bulundu.

“1000 liralık faturanın 660 lirası dağıtım şirketlerine gidiyor"

Doğalgaz faturalarındaki sübvansiyon iddialarını da sorgulayan Arslan, “BOTAŞ doğalgazı dağıtım şirketlerine metreküp başına 5,63 TL’ye veriyor. Konut tüketicileri doğalgaz faturasında yüzde 50 gaz bedeli, yüzde 30 hizmet bedeli ve yüzde 20 KDV ödüyor. Bakanlığın desteklediği miktar ise 1000 TL’lik faturanın 600 TL’si değil, 250 TL’sidir” şeklinde konuştu.
Elektrik faturalarındaki dağıtım bedelinin yüksekliğine dikkat çeken Arslan, enerji bedelinin kWh başına 0,5 TL iken, dağıtım bedelinin 1,36 TL olduğunu belirtti. “1000 liralık faturanın 660 lirası dağıtım şirketlerine, 240 lirası enerji bedeline ve 100 lirası vergi ve belediye fonuna gidiyor” diyerek, bu durumun vatandaşa kaybettirdiğini, şirketlere kazandırdığını vurguladı.

"108 milyar TL’nin peşine düşün”

Arslan, hükümetin sübvansiyon iddialarına karşın, enerji yardımı alan hane sayısının 4,5 milyona ulaştığını belirterek, bunun ülke genelindeki enerji yoksulluğunun bir kanıtı olduğunu söyledi. “Her aklı başında insan sübvansiyonların, vatandaşa değil, dağıtım şirketlerinin kasasına yapıldığını anlar” ifadesini kullandı.
Son olarak, Arslan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in tasarruf etmek istiyorsa, Ulaştırma Bakanı Abdülkadir Uraloğlu’na geçiş garantili köprüler, otoyollar ve havalimanlarına harcanan vergilerin nereye gittiğini sorması gerektiğini belirtti. “Birkaç milyar TL için vatandaşın sırtına yüklenip yoksul halkımızı daha da yoksullaştıracağınıza, zengin elektrik dağıtım şirketlerine fazladan giden 108 milyar TL’nin peşine düşün” diyerek sözlerini noktaladı.

Muhabir: Osman Günden