CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, yulaf ve çavdar için fiyat açıklamayan Toprak Mahsulleri Ofisi’nin (TMO) çiftçinin elindeki ürünleri tüccara daha ucuza satmaya mecbur bıraktığını belirtti. Bir bardak çayın 10 lira olduğu günümüzde, tüccarın 1 kg yulaf için çiftçiye 4,5 lira verdiğini vurgulayan Karasu, “İki kilo yulaf, bir bardak dahi etmiyor. Yazıklar olsun!” diyerek çiftçilerin dertlerini TBMM gündemine taşıdı.
Ülkemizin hububat ambarı Sivas ve ilçelerinde, hububat alımları sorunlarla devam ediyor. İktidarın açıkladığı buğday ve arpa fiyatlarıyla zaten zor koşullarda olan üretici, yulaf ve çavdar üreticileri ürünlerini TMO’ya satamıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sivas Milletvekili Karasu, “Buğday, arpa fiyatlarını bu yıl utandıklarından olsa gerek bir tivit atarak duyurdular. Yine her yıl hububat fiyatları açıklanırken çavdar, yulaf ve tritikale için de fiyatlar açıklanırdı. Ama bu yıl bunu da yapmadılar ve bu üç ürün için fiyatları açıklamadılar. Yani çavdar, yulaf ve tritikale üreticisi hepten yok sayıldı” diyen Karasu, Sivas’ta üretim yapan çiftçilerin, bakanlığın ve TMO’nun tavrından yıldığını vurguladı ve şöyle dedi:

Eşeysiz Üreyen 12 Hayvan Eşeysiz Üreyen 12 Hayvan

Çiftçiye hançer vuran kurum oldunuz...

“Bu yıl da çiftçimizin emeği, alın teri AKP iktidarı tarafından gasp edildi.  Enflasyon TÜİK’e göre yüzde 62, pazarda, markette gerçek rakamlara göre ise yüzde 100’ün üzerinde. Mazotun litresi geçen yıl 19-20 lirayken bugün 45 lira. Yani her şey ateş pahası …Ama bu yıl buğday için geçen yıla göre 1 lira, arpa için ise 25 kuruş zam yapıldı. O da ofisler tarafından buğday alınmayarak, üreticiler tüccarlara yönlendirilerek o zam da çiftçinin elinden alınmış oldu. Daha da acı olaylar yaşanıyor. Bakın, Sivas’ta yulaf eken, çavdar eken çiftçimiz ürünlerini ofislere veremiyor. Çiftçi, ÇKS’ye yulaf ekeceğini ifade etmesine, devletin bunu kabul etmiş olmasına rağmen ürünlerini ofise veremiyorlar. Bu nedenle çiftçiler, ürünlerini tüccara 4 TL’ye 4,5 TL’ye satmak zorunda kalıyor. 2 kilo yulaf bir bardak çay etmiyor. Bu şekilde çiftçilerin yeniden ürün ekme şansı artık kalmamıştır. Yetkililere defalarca seslendim, bir kez daha seslenmek istiyorum. Siz çiftçinin kara gün dostu olmak zorundasınız. Ofislerin duvarlarında “Çiftçinin kara gün dostudur” yazıyor. Siz şu anda kara gün dostu değil, çiftçilere en büyük hançeri vuran kurum olmuş durumdasınız. Aklınızı başına alın!”
Karasu, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması talebiyle verdiği önergesinde de çiftçilerin mağduriyetlerini dile getirdi. Karsu, önergesinde “Hasat dönemi olmasına karşın TMO’nun hala yulaf, çavdar ve tritikale için alım fiyatını açıklamamasının gerekçesi nedir? Dövize bağlı olarak artan tohum, ilaç, gübre ve mazot başta olmak üzere temel girdi fiyatlarında yüzde 100’ü aşan artışlar olmasına karşın, çiftçileri geçen yılkı fiyatın da altında bir fiyat veren tüccarın eline teslim etmek bakanlığınızın hangi planlamasının ve anlayışının bir ürünüdür?” diye sordu.

Çiftçi zar atma durumuyla karşı karşıya... 


Bir yıl önceden taban fiyatı açıklanmadığı için çiftçinin “zar atma” durumuyla karşı karşıya kaldığını belirten üreticiler de TMO’nun tavrı nedeniyle için zor günler yaşadıklarını anlattılar. Üreticilere destek için Kangal Ajans Amirliği önüne giden CHP İl Genel Meclis Üyesi Yılmaz Dönmez ve Kangal İlçe Başkanı Efkan Erdoğan üreticilerin sesine ses verdiler. 
CHP’li Dönmez burada yaptığı açıklamada, “Bakanlı yetkililerine buradan sesleniyorum. Çiftçiliği bitirmeyin. Çiftçilik biterse, sadece Kangal’da, Sivas’ta değil tüm Türkiye’de esnaf biter. AKP’li yöneticiler bir an önce çiftçilerimizin sorunlarına çözüm bulması gerekiyor” diye konuştu. CHP İlçe başkanı Erdoğan da yanlış tarım politikalarının üreticileri zor durumda bıraktığını ve üreticilerin artık dayanacak gücü kalmadığını vurguladı. Erdoğan, “Buradan artık yeter diyoruz!  Çiftçiyi bir bardak çaya muhtaç eden, çiftçiyi bir lokmaya muhtaç eden AKP, bu yanlış tarım politikasından süratle dönmeli, sermayeden değil çiftçiden yana tavır almalıdır” diye konuştu. 

Muhabir: Bünyamin Dobrucalı