Ayşegül Koç/Radyo Ege’de yayınlanan Demedi Demeyin programında Hasan Tahsin Kocabaş ve Ercan Pala gündemi yorumladı. Programda eğitim sisteminin mevcut durumu ve İzmir’deki ulaşım zammı konuşuldu.
“Eğitim sistemi bizde yapboz tahtası gibi”
Ercan Pala, Türkiye’de eğitim sisteminin sürekli değişim geçirdiğini ve kalıcı bir model oluşturulamadığını eleştirdi. Pala, eğitimde yaşanan sık değişikliklerin eğitim sisteminin bir yapboz tahtası haline geldiğini belirtti.
"Eğitim sistemi bizde yapboz tahtası gibi. Sürekli Bakan değişiyor, eğitim modeli de değişiyor. Kalıcı, uzun vadeli bir eğitim sistemini bugüne kadar koyamadılar," dedi. Pala, mevcut Maarif Modeli’nin de kalıcı olmayacağına inandığını ve seçim sonrasında yeni bir modelin gündeme gelebileceğini belirtti. Eğitimdeki temel sorunun zihniyet değişikliği gerektiğini vurgulayan Pala, “Siz eğitimi tarikat zihniyetinden kurtarın, o zaman eğitim oturur” ifadelerini kullandı.
Pala, Düzce’de yaşanan okul müdürünün kız öğrencileri mezuniyete almaması hakkında;
“Masa başında yazılmış şeylerin gerçek hayatta uygulanabilirliği Düzce’de öğretmen kalitesi kadar. Sen o kafayı düzeltmezsen o adam çıkıp ahlak bekçiliğine soyunur. Siz bir modeli 30 bin sayfa da yaparsınız ama bozuk zihniyetini de değiştirmeniz lazım. Bunu masa başında model değişkenliği ile yapamazsınız. Siz eğitimiz tarikat zihniyetinden kurtarın o zaman eğitim oturur" söyledi.
Hasan Tahsin Kocabaş ise Türkiye'de milli bir eğitim politikasının olmadığını belirterek, ÇEDES projesi uygulamasına dikkat çekti. Kocabaş, bu tür projelerin eğitim sistemini daha da kötü hale getirdiğini söyledi.
Hasan Tahsin Kocabaş, ‘Türkiye'de milli bir eğitim politikası yok ve bu yapılanların hepsi oyun. Öğrenciler ne giydi, öğretmenler müdürler ne dedi, herkesin gözden kaçırdığı ve konuşmaktan kaçındığı İngiliz Arap oyunu var, ÇEDES’ dedi ve ekledi: “Geçen hafta Cumhurbaşkanı ile görüştüğünün havasını atan Özgür Özel, ÇEDES’i sordu mu sormadı. CHP milletvekilleri okullarda neler oluyor biliyor mu bilmiyor.”
Kocabaş, İzmir’de bir okulda “merhaba” demenin yasaklandığını ve herkesin “aleyküm selam” demek zorunda bırakıldığını söyledi. Bu tür uygulamaların eğitimdeki yozlaşmayı gösterdiğini belirten Kocabaş, eğitim politikalarının daha sağlam temellere oturtulması gerektiğini vurguladı.
Gazeteci Kocabaş, eğitim konusunda CHP’nin sessiz kaldığını belirterek, "Bu durumu CHP’ye yüklüyorum çünkü özellikle eğitim konusunda inanılmaz sessizler. Önümüzdeki eylül ayında okullar açıldığında çocuklara verilecek ders kitaplarına iyi baksınlar. Bazı duyduğum şeyler var. Bu yılki ders kitaplarına dikkat edilmesi lazım. Bunu meclis kürsüsünde dillendirenler, gazete köşelerinde yazanlar yok” dedi.
İzmir’de ulaşım zammı
İzmir ulaşımında yapılan zamlar hakkında da konuşan Hasan Tahsin Kocabaş, bu konuda belediyenin haksız yere eleştirildiğini söyledi. Kocabaş, “İzmir'de her kesim neden bilmiyorum ama hep kolaycılığı seçiyor. Cemil Tugay zam yapmadı ki. Kucağında sorunlar yumağı buldu ama ne yazık ki Tugay’ın yanındakilerin alayı karga. Başkanı doğru yönlendiremiyorlar," dedi. Kocabaş, memur grevleri hakkında ise . Memur olaylarında kaynak hükümet, kimse hükümeti eleştirmiyor. Zamlarda hükümet, kimse hükümeti eleştirmiyor. Belediye suçlanıyor, çünkü belediye kendini savunamıyor” dedi.
Ercan Pala ise belediye başkanlarının sorun çözme odaklı hareket etmeleri gerektiğini ifade ederek, iyi iletişimin önemini vurguladı.
“Belediye başkanlarına şu tavsiyeyi vermek istiyorum. Sorunları siz yaratmadınız ama çözmekle mükellefsiniz. Vatandaşlarla iyi iletişim kurun. İyi iletişim kuramazsanız bu kaosa döner," dedi. Pala, sendikaların gerçek anlamda kullanıldığında çok faydalı olabileceğini belirterek, İzmir’deki güç dengelerinin oturmasının zaman alacağını söyledi.
Memurların grevi hakkında Ercan Pala ‘Cemil Tugay’ın açıklamaları geç değil mi diye sorarken kullandığı dili eleştirerek ‘Dil de yanlış böyle çözemezsiniz’ dedi.
"Sendikalar öz eleştiri yapmak zorundalar"
Hasan Tahsin konuyla ilgili şunların söyledi:
"Hiçbir dönemde başkanlık makamları basılmaya çalışılmadı, memur ve işçilere biber gazıyla saldırılmadı. Bu neyin göstergesi? Hazırlıksızlık. Belediyelerle ilgili sendikalar öz eleştiri yapmak zorundalar. Belediyelerin hemen hepsinde daha önceki dönemlerden kalan görev sahibi insanlara tarihin görmediği mobbing yapıldı ve hala da yapılıor. Sendikalar işe giriş çıkış ya da toplu sözleşme yapan şeyler değildir. Gazeteciler cemiyetinden tut sendikalara ne işe yarıyor kimse bilmiyor. Nasıl bir belediye devraldınız?”
Ercan Pala şu şekilde konuştu:
“Madem CHP değişim partisi şunu yapsınlar, şu anki başkanlar geçmiştekilerin hovardalığının sonucunu yaşıyorlar. Buradaki CHP o adamlara ben seni göstermedim diye bunu yaptıysan, CHP bunu yapmaz diyecekler. Yapmıyorlar çünkü kol kırılır yen içinde kalır” ifadelerini kullanırken, Hasan Tahsin, “İzmir Büyükşehir Belediye binasını memur basıyor, polis geliyor belediye binasını koruyor. Ne Deniz Yücel, ne Murat Bakan'dan ses geliyor” dedi.
Ercan Pala;
“Diğerleri ellerini ovuşturmuşlardır, bizi dinlemez misin neler oldu diye. Sendika çok güzel bir şey ama gerçek anlamda kullanılırsa. Karşıdaki bir kurum ve sağlıklı işlemesi lazım.
İzmir'de güçler dengesi tam oturmadı daha da uzun sürecek gibi gözüküyor bu süreç. Belediye başkanlarına aynı tavsiyeyi vermek istiyorum. Siz yaratmadınız ama o sorunları çözmekle mükellefsiniz, siz seçildiniz ve bilmemenize imkan yok. Çözüm odaklı davranıp bu sorunları çözmeniz lazım. İyi iletişim kurun. Vatandaşlarla iyi iletişim kuramazsanız bu kaosa döner. İletişimi hangi kanaldan kuruyorsanız doğru şekilde yönlendirin. Asarım keserim değil de neden yapamayacağınızı anlatın. Memura da derdinizi anlatabilin. Diğer türlü kaos büyüyecek” ifadelerini kullandı.