Son Mühür/ Ayşegül Koç- Tüm Yerel-Sen Genel Örgütlenme Sekreteri Devrim Onur Erdağ, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ülke ekonomisine zarar verdiğini savunan Erdağ; “Tüm bu yaşananlar seçmen oyuna yansır” dedi.

“Haksızlığa karşı mücadelemiz sürecek”

Erdağ, sendikanın temel ilkeleri doğrultusunda emek mücadelesi verdiklerini belirterek, tüm siyasi partilere eşit mesafede durduklarını vurguladı. Son dönemde yaşanan olaylara ilişkin açıklamalarda bulunan Erdağ, sendika olarak genel merkez düzeyinde bir bildiri yayımladıklarını ve Türkiye genelinde eylemler başlattıklarını ifade etti. Erdağ; “Bizler emek mücadelesinde emekçilerimizin hak hukukunu gözetmek için mücadele eden Atatürk ilkelerinde, Cumhuriyet’e bağlı kurulan bir sendikayız.

“Haksızlığa karşı mücadelemiz sürecek”

Bizim her zamanki söylemimiz tam bağımsız Türkiye. Bizler nerede haksızlık varsa, nerede hukuksuzluk varsa kim olursa olsun karşısındayız. Zaten sendikaların tüm partilere eşit bir şekilde durması lazım. Sarı sendika gibi değiliz ama bugün bu yapılan haksızlık, hukuksuz karşısında genel merkez olarak da bildiri yayınladık. Türkiye'nin her yerinde aynı şekilde bizde de eylemler başlatıldı. Alanlardaydık ki alanlarda olmaya devam edeceğiz. Çünkü ortada büyük bir haksızlık, hukuksuzluk var. Öncelikle 16 milyon İstanbullunun iradesini gasp etme durumu söz konusu. Bebek katilinin serbest bırakılması düşünülüyor.

Bebek katilinin mecliste söz alması düşünülüyor. Bugün bu ülke için mücadele eden, bu ülke için çalışan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı bayrağına sahip çıkan insanlar Ümit Özdağ ve bunun yanında Ekrem İmamoğlu dahil içeri atılıyor. Biz öncelikle bunu sorguluyoruz, sorgulamak zorundayız. Bizler Atatürk milliyetçisiyiz. Kim ülkemize karşı çıkıp da bayrağımıza, vatanımıza saygısızlık yaparsa onların direkt karşısındayız. Ama burada haksızlığa uğrayan bir kişi var, parti olarak düşünmüyorum.

Biz burada şahıs olarak bakıyoruz ve 16 milyon kişinin güvenini kazanmış oyunu almış. Ekrem İmamoğlu da bir ön seçim yapılarak dayanışma sandığında 15 milyon kişinin desteğini aldı. Yargı yoluyla bir sopa gösterip yargı yoluyla bazılarını engelleyebilirsiniz. Ama insanları, insanların düşüncelerini, insanları engelleyemezsiniz. Eğer bir hukuksuzluk varsa 30 yıl boyunca bu haksızlığı hukuksuzluğu örtenler kimler? Önce onların tespit edilmesi lazım. İstanbul Üniversitesi’nde bu kayıt yapılırken bunları kabul eden Rektör yok muydu? Bugün herhangi bir üniversiteden bahsetmiyoruz. Devlet üniversitesi burası. Burası İstanbul'un çok köklü üniversitesi. Ortada büyük hukuksuzluk varsa haksızlık varsa ilk başta 30 yıl önceye bir dönün. Şimdi 30 yıl boyunca bu haksızlık olduysa ortada bunu örtenler niye hesap vermiyor? Diye sordu.

“Yaşananlar sandığa yansıyacak”

“Yaşananlar sandığa yansıyacak”

“Tüm bu yaşananlar seçmen oyuna yansır” diyen Erdağ; “Bunun zaten biz şu an cevabını aldık. Cumhuriyet Halk Partisi’nin kendi içerisinde örgüt denetiminde yapmış olduğu ön seçimi ve dayanışma sandığına atılan oylar yaşananların sandığa yansıyacağını gösterdi. O sandığa yansıyan tepki her geçen gün çığ gibi büyür. Buradan artık hukuksuzluğa, adaletsizliğe son vermek lazım.

Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının bu ülkeye çok zararı oldu. Ülkede ekonomi zora girdi. Ekrem İmamoğlu tutuklandığı gün borsa çakıldı ve altın, dolar yükseldi. Tamamen ne oldu bizim emekçilerimiz etkilendi. İnsanlar şu anda hiçbir şey almak istemiyorlar. Çünkü önünü göremiyorlar. Bakın temmuz ayından bu zamana almış olduğumuz zam mı? Düşünün şu anda eksi yüzde 27.5 içerideyiz ve bu yüzde 30’u da geçiyor. Her şeye zam geldi. Bugün açlık sınırı 25 binin üstünde, yoksulluk 78 bin lira. Bu memur nasıl geçilsin? Bu işçi nasıl geçinsin? Artık ekonomi politikaları üretilsin” dedi. 

“Emekçinin hakkını gasp ettirmeyeceğiz”

Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerine ilişkin de konuşan Erdağ; “Tabii ki yaşanan gelişmeler dolayısıyla Toplu İş Sözleşmesi yapılamadı, yapılan yerler de var. Ama biz buradan emekçiye şunu söylüyoruz, merak etmesinler biz kimsenin hakkının gasp edilmesine izin vermeyeceğiz. Toplu İş Sözleşmesi görüşmelerinin bazıları malum durumlardan dolayı da iptal oldu. Tekrar görüşmeye oturacağız. Burada iyi bir emekçiye yakışır şekilde bir toplu sözleşme yapacağız ki biz her zaman bunu yaptık.

Hiçbir partinin arka bahçesi olmadık. Hiçbir belediye başkanının arkasında alkışlar gibi durmadık tabii emekçinin hakkını vereni de alkışladık. Ama çıkıp emekçi hakkını gasp edenlere, gasp etmeye çalışanlara karşı eylemlerimiz devam edecek. Özellikle şunu söylemek istiyorum, bir tane belediye var tabii şu anda ismini vermeyeyim o belediyede sosyal denge tazminatları yatmadı, İzmir'de değil bu arada. Eğer yatmaz ise, orada büyük bir eylem yapacağız” diye konuştu.

Muhabir: Ayşegül Koç