19 Mart’ta gözaltına alındıktan sonra tutuklanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, ilk kez Nefes Gazetesi’nden Özlem Güvemli’ye konuştu. Dilek İmamoğlu, polisin evlerine operasyon yaptığı anlara dair detayları da ilk kez paylaştı.
O videoyu çekmiş
Ekrem İmamoğlu’nun evine yapılan şafak operasyonu sırasında gözaltına alınacağını öğrenmesinin ardından, bu durumu bir video kaydıyla kamuoyuna duyurduğu ortaya çıkmıştı. O anları kayda alan kişinin ise eşi Dilek İmamoğlu olduğu anlaşıldı.
Eşinin gözaltına alındığı sırada görüntüleri kendisinin çektiğini anlatan Dilek İmamoğlu, şu ifadeleri kullandı:
''Bu tür anlarda duygularınızı bastırıp doğruyu, gerçeği kamuoyuyla paylaşmak için adım atmak gibi bir sorumluluğunuz oluyor. Videoyu çekerken tek amacım Ekrem’in yaşananları halkla paylaşmasına yardımcı olmaktı. O an hem öfke ve üzüntü duyuyor hem de büyük bir kararlılık hissediyordum. Ekrem’in gözaltı sürecini ve sesini millet ile paylaşılmasına yardımcı olmak benim tüm topluma olan bir görevimdi.''
''Çocuklarımız çok etkilendi''
''Türkiye asla unutamayacağı bir sabah yaşadı. Defalarca milletin oylarıyla iktidar karşısında kazanmış, İstanbul’un seçilmiş başkanı şafak operasyonuyla gözaltına alınıyor. Çağırılsa ifadeye gidecek olan Ekrem’in pek çok polisle yapılan bir operasyonla gözaltına alınması, bu ülkenin hukuk sistemine güven duyan herkesin hafızasında derin bir iz bıraktı. Çocuklarımız da elbette etkilendi.
Ama her şeye rağmen güçlü duruyorlar. İçinde büyüdükleri değerler sistemi, bu yaşananların doğru olmadığını anlamaları için yeterli. O sabah yaşananları sindirmek kolay değil ama ülkece birbirimize tutunduk. Milyonların vicdanlı sesi ailemize de güç veriyor.''
Tutuklamanın sinyali...
''Belli adımların atılacağının işaretleri zaten herkes tarafından uzun süredir görülüyordu. Aylardır yürütülen algı çalışmaları ve yalan haberlerin sistematik bir şekilde dolaşıma sokulması bu adımların sinyaliydi. Yine de hukukun ve adaletin bu kadar pervasızca yok sayılacağına inanmak istemiyordum.
Kararı duyduğumda yanımda oğlum, sayın Özgür Özel ve bizimle birlikte bekleyen arkadaşlarımız vardı. İlk tepkim sessizlik oldu; yaşananların gerçekliğini aklım, kalbim, vicdanım kabul edemedi çünkü. Ama ardından bu adaletsizlik karşısında hep birlikte daha da kenetlendik ve güçlü bir şekilde harekete geçtik. İrademizi göstermek için hemen Ekrem’in Cumhurbaşkanı adaylığı için oğlumla oy kullanmaya gittik.''