Kemal Kamburoğlu'nun sunduğu "Hayatın Nabzı" programında Prof. Dr. Coşkun Küçüközmen, Donald Trump'ın dünya ekonomisini nasıl şekillendireceği ve Türkiye’nin bu süreçte karşılaşacağı ekonomik tehditleri vurguladı. Trump’ın ticaret savaşları, ani kararları ve içe kapanmacı politikalarının sadece Amerika'yı değil, Çin ve Türkiye gibi ülkeleri de olumsuz etkileyeceğini belirtti. Küçüközmen, Trump'ın göçmen politikalarının ve NATO’dan çekilmenin Amerika için riskler yaratacağını ancak Avrupa’yı daha büyük bir krize sürükleyeceğini ifade etti. Türkiye’nin ekonomik kurtuluşu için üretim ekonomisine dönmesi gerektiğine dikkat çekerken, Atatürk’ün ekonomi anlayışını hatırlatarak, enflasyonun ve borçlanmanın hükümetlerin savurganlıklarından kaynaklandığını belirtti. Küresel ekonomik savaşta Türkiye'nin zarar görmemesi için gençlerin küresel ekonomi konusunda bilgi sahibi olmaları gerektiğini, aksi takdirde büyük ekonomik zorluklarla karşılaşılacağını söyledi.
Programda, küresel ekonomik sorunların, borçlanma ve enflasyonun derinleşmesiyle ciddi bir tehdit oluşturacağı, dünya ekonomisinin "borç krizi" ile karşı karşıya kalacağı öngörüldü. Türkiye’nin, eğitim sistemini güçlendirip reel ekonomiye odaklanması gerektiği, aksi takdirde global ekonomik savaşta büyük zararlar yaşayacağı söylendi. Trump’ın "tüccar zihniyeti" ve içe kapanmacı politikalarının dünya genelinde işsizlik ve ekonomik dengesizlikler yaratacağına dair uyarılar yapıldı.
Trump’ın seçilmesi dünya ekonomisini nasıl etkileyecek?
Küçüközmen, Trump'ın iş dünyası mantığıyla yönettiği politikaların, daha sert ve kararlı bir şekilde devam edeceğini vurgularken, etrafındaki kadronun devlet deneyimi olmayan ancak ticaret ve özel sektörde başarılı isimlerden oluştuğunu belirterek, "Trump 2.0 dönemini yaşıyoruz. Karmaşık ve kaotik bir dönem başlıyor. Trump ani karar veriyor gibi görünse de bir iş adamı olarak herhangi bir olaya bir şirket gibi bakıp bir şirket yöneticisi gibi karar veriyor. Bunlar ani kararlar gibi görülebiliyordu. Trump’ın vermiş olduğu kararların büyük bir kısmının hatalı olduğu iddia edilebilir ve doğrudur. Trump’ın bu hataları tekrarlayabileceğini zannetmiyorum. Ama aynı politikada daha sert bir şekilde ısrar edecek. Trump ticaret konusunda akıllı stratejileri izleyecek adamları topladı etrafına. Kadronun içerisine şu ana kadar hiçbir devlet tecrübesi olmayan ama özel sektörde dünya lideri olan insanları topladı. Bunların hepsi önceden konuşulan kararlar" dedi.
“Dünya üzerinde birçok insan işsiz kalacak!”
Küçüközmen bir makale üzerinden yaptığı inceleme doğrultusunda, Trump’ın tüm dünya için ne kadar büyük bir risk teşkil ettiğini ama Amerika’yı ekonomik anlamda dizinin üzerinde çökertecek bir politikalar bütünüyle hareket ettiğini söyledi. Teknolojiye ağırlık vermek, ticareti kesmek gibi konuların yer aldığını belirterek,” Çökertme derken Amerika çöküşe gidecek demiyor. İhracat ithalat dengesizlikleri ortaya çıkacak diyor. Bu durumda Amerika’da şu kadar kişi işsiz kalacak diyor. Tüm Dünya üzerine baktığımız zaman Amerika’nın bu politikası üzerinde birçok insan işsiz kalacak. Amerika’nın bu politikası içerisinde tüm dünyaya baktığımız zaman burada en büyük sıkıntıyı çekecek ülke Çin olacak. Çin’in kendi çevresinde yer alan ülkelerle olan ticareti de çok olumsuz etkilenecek. Amerika hesaplanmamış risk alırsa çok büyük sıkıntı yaşayacak. Trump’ın ekibi içerisinde risk hesaplayan bir ekip var. O zaman bu risk hesaplayan ekip işin kültürel boyutunu, ülkelerin birbirleri ile ya da kendileriyle olan ilişkilerini Amerika ile olan ilişkilerini çok iyi analiz etmezse başı çok ağrıyabilir. Çin’in de sıkıntıları var. Bugün dünyada en fazla Amerikan kağıdını elinde bulunduran Çin. Çin’in üretimini baltalama lüksünüz yok, Çin’in girdiği pazarlara öyle kolay da giremezsiniz. Hatta tam bu noktada Türkiye için müthiş fırsatlar kapısı da açılıyor" ifadelerini kullandı.
Trump'ın Göçmen Politikası Ekonomiyi Zorlayacak!
Küçüközmen, Trump'ın göçmen politikasının ekonomiyi zorlayacağını, NATO'dan çekilmenin ise Avrupa'yı büyük bir krize sürükleyeceğini vurgulayarak, "Trump ben göçmenleri geri göndereceğim diyor. Gönderir de. Amerika’nın bu konuda deneyimi var. Trump bunları dillendirdiğine göre önlemler alınmıştır. Göndereceği kişiler arasında içlerinde ayrım yapıp hangileri işe yarıyor ve yaramıyor diye düşünmeden gönderileceği için Amerika’nın ekonomisi orada da sıkıntı yaşayacak. Trump’ı nasıl okuyorsunuz diyorsanız, şu an etrafına mükemmel kademelerden, jenerasyonlardan insanları da aldı, dünyayı biraz hareketlendirecek. NATO’yu şöyle bir incelediğiniz zaman NATO çekilirse ABD’nin bir sorunu olmayacak ama Avrupa büyük bir sıkıntı yaşayacak. NATO ile ABD tüm ülkeleri savunma sistemlerine dibine kadar nüfus etmiş bir grup. Tüccar bir başkan, tüccar bir Amerika olarak bakıyoruz. Devletçilikten uzaklaşmış bir tür" dedi.
Türkiye ekonomisi nasıl düzelir?
Küçüközmen, Atatürk’ün ekonomi anlayışını vurgulayarak, üretim ve güven temelli bir ekonomik sistemin önemine dikkat çekerken, enflasyonun kaynağını hükümetlerin savurganlıklarında ve borçlanmada gördüğünü ifade etti.
“Üretmeyen kalkınamaz, nokta.” Atatürk için biz ne diyorduk Türkiye’nin fabrika ayarları diyorduk. Aslında çok iddialı olacak ama Atatürk bu dünyanın fabrika ayarları. Bunu gören çok az ülke oldu. Atatürk’ün ne kadar büyük bir devlet adamı olduğu ve şu an Trump’ın, Amerika’nın, Avrupa’nın bocaladığı, emperyalizm ve kapitalizmin patinaj yaptığı şeylerin tespitini çok kısa ve anlamlı cümlelerle yapmış ve bunların hepsini iktisat kongresi konuşmasında dile getirmiş. Çözüm de bulmuş. Enflasyonun ahlak üzerinde çok büyük bir etkisi var. Polisiye tedbirlerle ekonomi yönetilemez. Bunu gören hükümetler düzenlemeleri geri çekiyor. O kadar çok düzenleme yaptılar ki Covid-19 döneminden sonra. Şu an kendi ekonominiz içeresinde olması gereken para maalesef başka kanallarda. Millete güven ver, ben altını bıraktım. İnsanların güven içerisinde yaşaması gerekiyor. Sağlıklı bir ekonomik sistem için ve devlete olan güvenin bir numaralı olması gerekiyor. Trump şöyle söylüyordu ve başkaları da getirmeye başladı. Enflasyonun en büyük kaynağı biliyor musunuz? Ülkeyi yönetenlerin savurganlıkları. Kendileri için yaptıkları harcamalar ve kendilerini öncelikleyen kararlar diye bir tartışma. Dünyanın başına gelebilecek en kritik ekonomik sorun ‘borç’.
Trump’ın ekonomi politikaları
Küçüközmen, Trump'ın Amerika'nın çıkarlarını ön planda tutarak dünyayı şekillendireceğini ve Türkiye'nin bu süreçte ciddi ekonomik zorluklarla karşılaşacağını, bu nedenle gençlerin küresel ekonomi konusunda bilgi sahibi olmaları gerektiğinin altını çizdi.
"Trump siyasete bir dolar milyarderi olarak girdi. Ne yaptığını bilen bir insan. Trump’ın öğrenmek zorunda olduğu hiçbir şey yok. İnsanlar, sistemler bana uysun ben bu işi çözeceğim diyor. Ama ne pahasına birtakım insanların acı çekmesi pahasına. Dünya ne yaparsa yapsın Amerika kendi içine dönmelidir, diyor. Biz dünyayı beslemek zorunda değiliz diyor. 2025 yılı ile savaş kelimesi kalacak başına ekonomi, ticaret, politik, ticari gelecek. Ayakta kalan kalacak başkalarından peşinden koşmaktan ziyade ne olup bittiğini anlayacak bir eğitim sistemi, haber, kaynak ve beslenme sitemi var bunları iyi kullan. Türkiye bu savaş yılında çok ciddi zarar görecek. Türkiye göz boyayan manşet yerine işin reel ekonomi politiğini şu an hem lise hem üniversite sınavlarında öğrenmesi, ilk ve orta öğretimde yer alan öğrencilerin dünyayı tanıması gerekiyor. Sizin bilgi ve bilimsel bir anlamda savaş vermeniz gerekiyor bu ülkede."