İzmir’in durdurlan yatırımlarının kente ağır bedeller ödettiğini savunan İşler, Çeşme Projesi’ni her platformda anlatmayı görev edindiklerini bildirdi.
HALKI DIŞARDA BIRAKMAYAN ÇEVRECİ BİR PROJE
Mehmet İşler; ETİK Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte İzmir’de iş dünyası ve turizm ağırlıklı yayın yapan bir basın kuruluşunun temsilcilerine Çeşme Projesi ile ilgili brifing verdi. Görsellerle desteklenmiş geniş kapsamlı bir sunum da yapan Mehmet İşler Çeşme Projesinin özelliklerine dikkat çekti.
Ağaç ve ormana dokunmayan ekolojik bir bölge seçildiğini, yağmur sularının depolanacağını, deniz suyundan elde edilecek tatlı suyun kullanılacağını, proje sahasına fosil yakıt kullanan araçların sokulmayacağını, binaların enerjisini güneşten alacağını, kıyıların yağmalanmasının, özel mülkiyete tahsis edilmesinin ve halkın kullanımının dışında kalmasının söz konusu olmadığını, Egenin dokusuna uygun bir mimarinin tercih edildiğini, dinlenmek ile eğlenmek isteyenler arasındaki çatışmayı ortadan kaldıracak bir dizayn içerdiğini, bünyesinde golf ve çeşitli spor sahalarını barındırdığını, proje ile sağlanacak olanakların bölgede turizmin 12 Ay’a yayılmasını ve ilave 1 milyon turistin gelmesini sağlayacağını hatırlattı. 50 bin ilave yatakla, İzmir’in turizm belgeli 115 bin yatağa ulaşacağını, sadece turizme değil tedarikçi ve hizmet sektörlerine de büyük bir istihdam ve kapasite artışı sağlanacağını anlattı.
DURAN PROJELER İZMİRE AĞIR BEDELLER ÖDETİYOR
Mehmet İşler; “ İzmir’in en önemli gündem maddesi bizce Çeşme Projesi. İzmir bugün 65 bin yatağa sahip. Bu ülkemizdeki diğer destinasyon merkezlerindeki yatak sayılarına kıyasla çok az. Pazardan pay alabilmek için en önemli şey yatak kapasitesidir. Çeşme projesi bizim için elli bin fazla yatak demektir. Kültür Turizm Bakanlığına bağlı yatak sayısının toplamda 115 bin olması demektir. İzmir’in turizm pastasından daha çok pay almasını sağlayacak bu projenin siyasete kurban edilmesini istemiyoruz.
Yatırımcılar, tedarikçiler, turizmciler olarak bu projenin hayata geçmesini istiyoruz. İzmir'in halen, Basmane Meydanında ki çukur, İnciraltındaki proje, Hilton Oteli gibi turizmle ilgili mahkemelere intikal etmiş ve İzmir’e ağır bedeller ödeten bir çok sıkıntısı var. Bunlara Çeşme Projesinin eklenmesini istemiyoruz. Yeter artık diyoruz. İzmir turizminin önünün açılmasını istiyoruz. Katma değer yaratacak her türlü projenin arkasındayız. Çeşme; yenilikçi, inovatif, çevreci bir projedir. Siyaset üstü bakıyor ve bu projenin sürdürülebilirliğine inanıyoruz. ETİK olarak İzmir’in tüm dinamiklerine bu projeyi anlatmayı kendimize görev edindik.” Dedi.