Rado Ege'de 90 Saniye programıyla kentin nabzını tutan usta kalem Hasan Tahsin Kocabaş İzmir sevdasını kelimelere döktü. İzmir için Ankara'da akademisyenliği istanbul'da mesleki ilerlemeyi ret ettiğini hatırlatan Kocabaş İzmir için mücadele etmeye devam edeceğini vurguladı.
İşte Hasan Tahsin Kocabaş'ın açıklamaları...
DİKKAT SEÇİM YAKLAŞIYOR
Gönlüm razı gelmiyor diyedir bunca kelamım. Yoksa neden uğraşayım? Kabullenirim reva görülen yalnızlığı, sosyal medyada da yemek tarifleri, çiçek böcek güzellemeleri yaparım. Nasılsa sağda solda benim gazeteciliğimi sorgulayanlar varmış.
Ama İzmirimi karşılıksız sevdiğimi kimse düşünmez. Neden İzmir’e yürekten bağlıyım, anlamaz? Ben İzmirim için Ankara’da akademisyenliği, İstanbul’da mesleki ilerlemeyi red edip dönmüşüm şehrime... Yıllarca omuzumda kocaman laptop çantasıyla belediye otobüsleriyle dolaştım kentimi... Sonra fıtık olup ameliyat bile oldum. Hala binlerce İzmirlinin takdir ve teşvik dileklerini alıyorum. Kusura bakmasınlar İzmir’in çoğu seçilmişinden daha çok biliyorum ben İzmir’imi, çünkü yaşıyorum, hissediyorum. Belki bu yüzden de agresifim yayınlarımda, yazılarımda. Ama dedim ya empati yok artık. Empati olması için de iletişim olması gerekiyor.
Ben özellikle iki belediye başkanının yeni dönemde de başkan olmasını istiyorum diliyorum. Tabii ki eleştirip dikkatlerini eleştirdiğim noktalara çekmek istiyorum.
Biri tüm İzmir’in başkanı Tunç Soyer diğeri doğduğum Konak’ın başkanı Abdül Batur. İkisini de anlıyor ve sevip sayıyorum. Ama anlayamadığım onların anlayamamaları.
Dün ve bugünü giriş kabul edin... 6 Kasım pazartesiyi bekleyin... Çünkü eksikleri tamamlıyorum. Kitap Fuarı ve Basmane’den başlayacağım. Ama yarın konum İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya...
Ne mutlu Türküm diyene...