İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya Yenibosna’da Gaziantepliler ile sahur programına katıldı.
Gaziantep'in sıcak ve samimi insanlarıyla bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek konuşmasına başlayan Kurum, 6 Şubat depreminden hemen sonra Gaziantep’e gittiğini hatırlattı, orada yaşadıklarını paylaştı. Kurum, “Gaziantep'e ne zaman gelsek kendimizi hep evimizde hissettik. Sizlerin acısını acımız, derdini derdimiz, çilesini çilemiz bildik. 6 Şubat sabahı tüm Türkiye olarak büyük bir acıya uyandık. 11 ilimizin acısı yüreklerimizi dağladı. Gaziantep’imiz 6 Şubat’ta gözyaşı döktü, hüzne boğuldu. Hızlı bir şekilde Abdülhamit Bakan’ımla birlikte Gaziantep’e gittik. Bir yandan acı, bir yandan yollar kapalı. İletişimin kısıtlı olduğu bir gündü. En acı günde bir ağabeyimiz evladının cesedini kucağına almış gidiyordu ve ben ondan şunu duydum; ‘Allah devletimize zeval vermesin’ dedi. Karargahımızı Gaziantep’imize kurduk. Tüm Türkiye’ye örnek olacak çalışmayı Gaziantep’ten başlattık. Konteyner kentlerimizi, çadırlarımızı kurduk. Çocuklarımızın, vatandaşlarımızın ihtiyaçları için çalışmalar başlattık. Dünyada eşi benzeri olmamış bir şekilde 3 ayda 180 bin konutun temeli için çalıştık. Gaziantep’i, Nurdağı’nı, İslahiye’yi, asla kaderine terk etmedik, asla yalnız bırakmadık. Gaziantepli kardeşlerimizin yeni yuvalarına kavuşması için gece gündüz demeden çalıştık” diye konuştu.
Depremden etkilenen şehirleri nasıl yeniden inşa ettiklerini anlatan Kurum, şöyle konuştu: “İlk konut sözleşmelerini depremin üzerinden sadece 46 gün geçmişken bu şuurla yaptık. CHP’li muhalefet ‘bu konutları yapamazsınız, kaynağı bulamazsınız’ dediler. Milletimizle el ele verdik ve dünyaya örnek olacak çalışmayı tüm milletimizle birlikte ortaya koyduk. Oradaki kardeşlerimizin ellerini sımsıkı tuttuk ve o eller yuvaya dönüştü. 11 elimizin mutlu olması için, kardeşlerimizin geleceğe güvenle bakması için bizim motivasyonumuz oldular. Aklımız fikrimiz Antep’te oldu. ‘İzmir felaketinde nasıl yaptıysak, Kastamonu’da Bartın’da Trabzon’da nasıl yaptıysak öyle çalışacağız ve deprem bölgesinde olacağız’ dedik. Bu anlayışla çalıştık ve zor günleri atlattık. Biz bu emanet bilincini asla terk etmeyeceğiz. Yavrularımıza sahip çıkacağız. Tüm afetzede kardeşlerimizi yeni evlerine kavuşturana dek, tüm yaralarımızı sarana dek tek bir an bile durmayacağız, çalışacağız."

"İstiyoruz ki, ocaklara düşen bu acılar bir daha tekrarlanmasın"

İstanbul için de aynı anlayışla çalışacağını vurgulayan Murat Kurum, "Biz İstanbul’a gelirken ‘Sadece İstanbul’ derken, vatandaşımızın bir daha bu acıyla yaşamaması için projelerimizi açıkladık. İstiyoruz ki, ocaklara düşen bu acılar bir daha tekrarlanmasın. İstanbul’da tek bir riskli yapı kalmayıncaya kadar çalışmalarımızı 39 ilçede yürüteceğiz. Onların ‘yapamaz’ dedikleri yerde, 650 bin konutu, asrın felaketinde nasıl yaptıysak aynı anlayışla İstanbul’un 39 ilçesinde yapacağız. Annelerimizin İstanbul’da başını yastığa huzursuz koymaması için kollarımızı sıvadık. İstanbul’u dirençli hale getireceğiz. Trafik çilesini yine bu anlayışla çözeceğiz. Çok daha güzel bir anlayışı inşa edeceğiz. Biz böyle öğrendik” dedi.

Toplantı
“Deprem siyasi ayrım yapmıyor, hepimizi enkaz altında bırakıyor"
Seçime sadece 15 gün kaldığını hatırlatan Murat Kurum, Gazianteplilere bir de çağrı yaptı. Seçimin İstanbul’un geleceğine yatırım yapacak olanlarla İstanbul’u rant olarak görenler ve İstanbul’un kaynaklarını çarçur edenler arasında geçeceğine dikkat çeken Kurum, “O güne kadar benim Gaziantepli kardeşlerimden ricam, gidilmedik ev, çalınmadık kapı bırakmayalım. Tüm kardeşlerimizin gönüllerine girelim. İstanbul hayalimizin etrafında hep birlikte kenetlenelim. 15 gün sonra sandığa gittiğimizde oy kabininde uzunca bir çarşaf olacak ama karşımızda iki seçenek olacak. Ya hayatımızı her anıyla kolaylaştıranlara ya da günden güne zorlaştıranlara oy vereceğiz. İstanbul’u ihya etmek isteyenlere ya da 5 yıldır ihmal edenleri seçeceğiz. Oy pusulasında neden partiler yok, neden sadece adaylar var biliyor musunuz? Çünkü trafik çilesi parti ayrımı yapmıyor, hepimizin ömründen ömür çalıyor. Çünkü, metro ve metrobüs duraklarındaki sıkışıklıkta hepimiz aynı çileye ortak oluyoruz. Çünkü deprem siyasi ayrım gözetmiyor, Allah göstermesin hepimizi enkaz altında bırakıyor. Çünkü yeterli yeşil alanımız, dinlenme alanımız, parkımız ve bahçemiz yoksa hepimiz nefessiz kalıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Bu seçimde yavrularımızın istikbaline oy vereceğiz"
Bu seçimin ideoloji değil hizmet seçimi olduğuna vurgu yapan Kurum, “Bu işin partisi, siyaseti veya ideolojisi yoktur. Bu seçimde, herhangi bir adaya veya partiye değil, kendi hayatımıza, kendi geleceğimize oy vereceğiz; yavrularımızın istikbaline oy vereceğiz. Ben inanıyorum ki 31 Mart’ta İstanbullular, ‘Onlar İstanbul’u yavaşlattılar ama ben durdurmalarına izin vermeyeceğim’ diyecektir. ‘Bir oyum var, o da güvenli yuvalara’ diyecektir. ‘Bir oyum var, o da yeni sosyal konutlara’ diyecektir. ‘Bir oyum o da yatırıma, projeye, esere, hizmete’ diyecektir. Ben de İstanbullulara söz veriyorum. İstanbul’un 5 yıldır cefasını birlikte çektik, önümüzdeki 5 yılda ise güzelliklerini birlikte yaşayacağız. Tüm bakanlarımızla uyum içinde çalışacağız. Bir elimizle yerin üstünde deprem dönüşümü yaparken, bir elimizde yerin altında metro yaparken bulacaksınız. Bizi hiçbir zaman algının iftiraların polemiklerin arkasında göremeyeceksiniz. Milletimizle el ele vereceğiz, milletimizin geleceği için çalışacağız" diyerek konuşmasını sonlandırdı.
“Riyakarlık yapmayacak, ‘mış’ gibi yapmayacak birini tanıyorum; Murat Kurum”
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Murat Kurum’un hemen ardından, kürsüye, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya çıktı. 31 Mart’ta sandığa giden seçmenin 10 saniye içinde karar vereceğini belirten Bakan Yerlikaya, “İstanbul, dünyanın 15’inci büyük mega şehri. Dünyada en fazla uçulan destinasyonu İstanbul. Böyle bir şehrin eminini seçeceğiz. 5 yıl boyunca sizi gözetecek, reyting peşinde koşmayacak, riyakarlık yapmayacak, ‘mış’ gibi yapmayacak, sorunları çözerken yanında az kişi bile kalsa doğru olduğuna inandığında kavga yapacak, bu şehrin hayrının peşine koşacak, ‘Sadece İstanbul’ diyecek birini tanıyorum; Murat Kurum. Kardeşimiz tam da böyle birisi” şeklinde konuştu.
“O vatandaşlarımız güvenli bir şekilde konteynere girmeden ‘uyku bana haram’ diyerek çalıştı”
Gaziantepli olan Adalet Bakanı Abdülhamit Gül de bir konuşma yaptı. Murat Kurum’un 6 Şubat depremlerinde uyumadan çalıştığını hatırlatan Bakan Gül, “Fatih’in emaneti bu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Kurum’a Gazianteplilerin selamını getirdik. 6 Şubat depremleri öncesinde de Murat Bakan’ımın şehrimizde eserleri bulunmaktadır. Bakanlıktan öte, ‘bu memleket için, İstanbul için ne yapabilirim’ diye düşünen, Türkiye’nin neresinde bir afet olsa o acıyı yüreğiyle hisseden bir kardeşimizdir. 6 Şubat’ta depremden birkaç saat sonra Nurdağı’na gittik, Bakanımız orada karargâh kurdu. Bakanımız, ‘vatandaşlarımız güvenli bir şekilde konteynere girmediyse ben de girmeyeceğim, bana uyku haram’ diyerek gece gündüz çalıştı” ifadelerini kullandı.
“Fatih’in emaneti olan bu şehrin güvenliği için senin baba bakışın lazım”
Programda Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de kısa bir konuşma yaptı. Gaziantep’te de büyük yıkıma neden olan 6 Şubat depreminde Murat Kurum’un hizmetlerini anlatan Şahin, “Asrın felaketini yaşadık. Sabahleyin erkenden İstanbul’un muradı olacak olan Murat Bakanım geldi. O kadar güzel çalıştı ki, yanımızdan hiç ayrılmadı. Seni çok seviyoruz. Fatih’in emaneti olan bu şehrin güvenliği için senin baba bakışın, senin Murat bakışın lazım. İstanbul yeniden şahlanacak ve hak ettiği hizmetlere yeniden kavuşacaktır. Size güveniyoruz. İstanbul herhangi bir şehir değil. Bütün dünyanın gözü İstanbul’da. İstanbul da muradına erecek” dedi.
“31 Mart saatleri 7,30’a kurun, geliyor Murat Kurum”
Gecede konuşan bir başka AK Partili isim de, İstanbul İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe’ydi. Verdikleri destekten dolayı Gazianteplilere teşekkür eden Kabaktepe, “31 Mart saatleri 07.30’a kurun, geliyor Murat Kurum” dedi.

Kaynak: İHA