Son Mühür/Gamze Eskiköy- İzmir Atatürk Lisesi’nde görev yapan 60 öğretmenin başka proje okullarında görevlendirilmesinin engellenmesi, okul camiası ve kamuoyunda büyük tepki çekti. Öğrenci ve mezunlar, 130 yıllık köklü tarihe vurgu yaparak bir bildiri yayımladı.
"Öğretmenlerimizin durumu belirsiz"
Bildiride şu ifadelere yer verildi:
“Okulumuzda görev süresinin sonlandığına karar verilen, sınava tabi tutularak buraya gelme hakkı kazanan bu 60 seçkin öğretmenimizin tayin istedikleri diğer proje okullarında da görev almalarının önüne geçilmiştir. Şu anda öğretmenlerimizin durumu belirsizdir. Biz, İzmir Atatürk Lisesi öğrenci ve mezunları olarak bu kararın adil ve şeffaf bir şekilde yeniden gözden geçirilmesini talep ediyoruz”
"Keyfi uygulamalar liyakati yok saymaktadır"
Olayın ardından bir açıklama yapan İzmir Barosu, kararın geri çekilmesi gerektiğini belirtti. Açıklamada, uygulamanın hem eğitim hakkını hem de kamu vicdanını zedelediği belirtildi:
“Proje okullarında görev yapan, deneyimli ve öğrencilerinin sevgisini kazanmış öğretmenlerin, hiçbir somut gerekçe gösterilmeksizin görevlerinden alınması kabul edilemez. Bu uygulama; liyakati, eğitim hakkını ve kamu vicdanını hiçe sayan açık bir tasfiye girişimidir.
“Bu keyfi uygulamalar; liyakati yok saymakta, eğitimi siyasal baskı altına almakta ve gençlerin sesini kısmayı amaçlamaktadır. Eğitimle aydınlanacak bir nesli gölgelemeye kalkmak, bu ülkenin yarınını karartmaktır. İzmir Barosu olarak; Laik, bilimsel ve özgür eğitimi savunuyoruz. Öğretmeni cezalandırarak, öğrenciyi susturarak, okulları sindirerek bir gelecek kurulamayacağını biliyoruz. Gençlerin barışçıl itirazlarını ve öğretmenlerine sahip çıkan duruşlarını yürekten destekliyoruz. Eğitim, bir milletin kendi aklıyla var olabilmesidir. O aklı özgür bırakmazsanız, yalnızca çocukları değil, topyekûn toplumu susturmuş olursunuz”
"Öğrencilerin ve öğretmenlerin yanındayız"
Açıklamanın sonunda İzmir Barosu, öğretmenlerin yanında olduklarını vurgulayarak karara karşı sürecin takipçisi olacaklarını duyurdu:
“Eğitim, iktidarın değil toplumun geleceğidir. Ve o gelecek; özgür düşünen bireylerle, liyakatli öğretmenlerle, laik ve demokratik bir zeminde inşa edilir. İzmir Barosu olarak bu sürecin takipçisiyiz. Öğrencilerin ve öğretmenlerin yanındayız. Çünkü biz biliyoruz: Laik ve özgür eğitim, herkes için adil bir yarının teminatıdır”