GENEL HABERLER

Kamboçya-Türkiye hattında dolandırıcılar cirit atıyor! Hem paranızdan hem sağlığınızdan olmayın!

Siber güvenlik uzmanı Ersin Çahmutoğlu, Kamboçya-Türkiye hattında yaşanan  ve siber dolandırıcılıktan, siber köleliğe uzanan çarpıcı iddiaları gündeme getirdi. Çahmutoğlu, insan kaçakçılığından kripto dolandırıcılığına kadar uzanan geniş bir yelpazede uluslararası suç çetelerinin mağduru olan Türklerin sayısının her geçen gün arttığına işaret ediyor.

SON MÜHÜR- Kısa yoldan zengin olmak, internet üzerinden tanıştığı kişiyle aşk dolu bir yolculuğa çıkmak ya da Uzak Doğu'nun gizemli coğrafyasında macera dolu bir hayat yaşamak isteyenlerin yaşadığı kabusu siber güvenlik uzmanı Ersin Çahmutoğlu gündeme taşıdı.
''Kamboçya’daki siber dolandırıcılık çiftlikleri var ve binlerce Türk vatandaşı milyonlarca lira dolandırılıyor' hatırlatmasında bulunan Çahmutoğlu, 
''üstelik bu iş, Kamboçya’ya çalışmak için giden Türklere yaptırılıyor.
Her yıl 12 milyar dolardan fazla kazancın, siber suç ve insan kaçakçılığının olduğu uluslararası bir “iş”ten bahsediyoruz' ifadeleriyle şaşkınlığını gizlemiyor.


Peki bu suç çeteleri nasıl çalışıyor?


Ersin Çahmutoğlu'nun Kamboçya merkezli çetelerin çalışma yöntemleri hakkında verdiği bilgiler şöyle...
Bu suç organizasyonlarının başında Çinliler ve Kamboçyalılar var. Tabi Türkler de var. 
Kamboçya’dakiler ve Türkiye’deki iş birliği yaptıkları çete üyeleri “çağrı merkezi, yatırım danışmanlığı” gibi alanlarda yüksek kazanç vaadiyle yüzlerce Türk vatandaşını kandırıp oralara götürüyorlar. 


Hepsi kandırılmış değil tabi. Bilerek gidenler de var. Bunların da bir kısmı hala orada ve Türkiye’deki vatandaşları dolandırmaya devam ediyorlar.


Peki çalıştırılacak Türklere nasıl ulaşıyorlar? 


İki yöntem var.
Birincisi; Sosyal medyada çıkılan iş ilanları. 
Bu ilanlar Facebook gruplarında ve Instagram reklamlarında paylaşılıyor. 


Ya da çok takipçili sahte hesaplar ve profillerle iş ilanlarını paylaşıyorlar. En çok bu şekilde kurban topluyorlar. İletişimi genellikle yine bir Türk sağlıyor. 
Kamboçya’ya giden Türklere genellikle yukarıda bahsettiğim iş tekliflerini sunuyorlar. İkna ettikleri kişileri de götürüp o şirketlere teslim ediyorlar. 
Bir de Kamboçya’dan Türkiye’ye gelen Çinli patronlar var. Bunlar büyük patronlar ve Türkiye’deki iş ortaklarıyla adeta kurban arayışına çıkıyorlar. 
Ancak bu yöntemle daha çok üst düzey pozisyonda çalışacak Türkleri seçiyorlar.
Paylaşılan ilanlarla veya yüz yüze görüşmeyle kandırılan Türklerin uçak biletleri, vize ve pasaport masrafları ve konaklama dahil her şeyini karşılıyorlar. 
Öncelikle her giden Türk vatandaşını önce Punom Pen’deki havalimanından VIP araçlarla alıp yakınlardaki lüks otellere yerleştiriyorlar. Bu oteller de Çinli patronlara veya ortaklarına ait.
Bu aşamadan sonra otelden alınan “siber köleler” büyük komplekslere götürülüyor. 
Etrafı kalın ve yüksek duvarlarla örülü bu komplekslerin bazılarının içindeki binalar villa tipinde bazıları ise iş merkezi ve apartman görünümünde.


Etrafı dikenli tellerle çevrili, büyük komplekslerde yer alan villalar adeta modern hapishane gibi. Buraya girenler dışarı asla çıkamıyor. 
Her kapıda silahlı adamlar güvenliği sağlıyor. Polise ihbarda bulunanlara çok büyük cezalar ve işkenceler var.
Zorla tutulan ve köle gibi çalıştırılan kişiler için hazırlanan ofisler ve yatakhaneler birbirine yakın. Bazılarında alt alta, bazılarında da karşı karşıya. 
Yurt odaları gibi yerlerde yatırıyorlar. Hafta sonu tatil yok. İzin falan da yok.  
Günün 15 saati köle gibi çalıştırıyorlar ve tek iş insanları sahte yatırım vaatleriyle dolandırmak.


İşte şirket görünümlü bu yerlerde işe başlattıkları Türkleri, kripto, borsa ve global şirketlere yatırım adı altında Türkiye’deki vatandaşları dolandırmak için kullanıyorlar. 
Bazıları çağrı merkezi işi yapıyor, bazıları da yatırım danışmanlığı gibi sahte içerikler üretiyor ve kurbanlarla iletişim kuruyorlar. Bazıları da çeviri işlerinde kullanılıyor. 
Yöntemlerden biri de sosyal medya ve flört uygulamalarında sahte hesaplar oluşturup karşı cins mağdurları dolandırmak. 

İnternet aşkları can yakıyor...


Burada açılan hesaplar üzerinden hedef kurbanlarla romantik ilişkiler kuruyor ve sonunda onları var gerçekte olmayan kripto para şirketlerine yatırım yapmaya ikna ederek paralarını zimmete geçiriyorlar. 
Bu şekilde dolandırılan çok mağdur var.
Sonra aşama aşama yatırım tavsiyesi olarak bir hisse, fon ya da kripto para tanıtılıyor. 
İlk yatırımdan sonra hedef kişiye güven kazanma amaçlı vadedilen para ödeniyor. 
Ancak sonra yatırım miktarı büyüyor ve ortalama üç dört ayın sonunda kurbanın bütün paraları çalınıp tüm iletişimi kesiyorlar.
Mağdur sayısı ve maddi kayıp tahminimden de fazla. Sadece bir vatandaşımız tam 25 Milyon (Yirmi Beş Milyon) TL kaybetmiş! Tüm birikimi yok olmuş. İnanamadım. Ama gerçekten olmuş. Tipik love story hikayesi…