Otel çalışanlarından biri olan ve babasıyla birlikte otelde bulunan Tuni Urhan, yangının belirtilen saatten daha erken çıktığını iddia etti. Urhan, “Yangının saat 03.30’da çıktığını söylüyorlar ama ben babamı sürekli aradığımdan dolayı hatırlıyorum. Saat 03.00’e geliyordu. Yani yangın daha erken başladı” dedi.
Patlamalar ve Alevler Kısa Sürede Yükseldi
Mutfakla restoran arasında bir geçiş olduğunu söyleyen Urhan, yangının hızla büyüdüğünü ve patlamaların yaşandığını belirtti. “Kapıdan çıktığımda zaten bir patlama oldu. Biz alevlerin çıktığı yerin hemen karşısındaydık. Aramızda çok az bir mesafe vardı. Arkamızda uçurum olduğu için fazla uzaklaşma şansımız yoktu.
O an bir patlama daha yaşandı ve yangın 4’üncü kattan 6’ncı kata kadar yükseldi. İkinci katta personel kalıyordu. Üst katlarda ise müşteriler bulunuyordu. O an insanlar panikle bağırmaya başladı. ‘Yardım edin’, ‘Kimse yok mu?’, ‘Yangın var bizi kurtarın’ diye çığlık atanlar vardı” ifadelerini kullandı.
"Babamı Arayıp 'Yanıyoruz Çıkın' Dedim"
Yangının hızla yayılması üzerine dışarı çıkmayı başaran Urhan, otelde bulunan babasını telefonla aradığını söyledi. “Babama ulaştım ve ‘Yanıyoruz, hemen çıkın’ dedim. Babam ve birkaç kişi 3’üncü katta kalıyordu. Ancak yangından haberleri yoktu.
Beş dakika sonra babamı tekrar aradım, pantolonunu giydiğini söyledi. Ona ‘Ne pantolonu, hemen çıkın’ diye bağırdım. Babam odada beş kişiyle birlikte kalıyordu. İçlerinden biri çamaşırhane şefiydi. Gürültü duymuşlar ama kavga zannetmişler. Ben aramasam kimsenin haberi olmayacaktı” diye konuştu.
"Yangın Alarmları Kapalıydı, Duman Sensörü Yoktu"
Yangının çıkış nedeni hakkında da bilgi veren Urhan, kızgın yağın tutuştuğunu ve yanlış söndürme yöntemlerinin yangını büyüttüğünü söyledi. “Suyla söndürmeye çalışıyorlar. Bacalar tıkalı olduğu için donmuş yağlar bir anda alev alıyor” dedi.
Urhan, otelde yangın güvenlik sistemlerinin yetersiz olduğunu da vurguladı: “Otel müdürü ‘Kimseyi uyandırmayın, yangın alarmlarını kapatın’ dedi. Zaten genelde yangın alarmları, odalarda müşteriler sigara içtiği için kapalı oluyordu. Ayrıca otelde duman sensörü de yoktu. Müdür, ‘Sadece personelleri uyandırın, yarısı mutfağa gelsin, yarısı otoparka gidip müşteri arabalarını çeksin’ diye talimat verdi” ifadelerini kullandı.
