SON MÜHÜR - ALPER TEMİZ / Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri'nin İzmir Buca'daki şubesinde hırsızlıkla suçlanarak işten çıkartılan Gülsen Genç, mahkemeyi kazanmasına, aklanmasına ve işe iade kararı çıkmasına rağmen kooperatif yönetimi tarafından işe geri alınmadı. Yaşananların merkezinde ise hala görevine devam eden isimler var. Gülsen Genç, Tarım Kredi Kooperatifleri’nde yaşanan 120 büyük teneke kayıp yağa ilişkin suçlandığını ancak açtığı davayı kazandığını dile getirdi. Genç, yaşadıklarını şöyle anlattı:
"Mahkemeyi kazandım ama hiçbir sonuç alamadım. İşe geri alınmadım. Kooperatifte çalınan teneke yağların toplu satışı yapıldı ama suçu bana yıktılar. Dolaptaki ürünlerin bozulması nedeniyle de beni sorumlu tuttular ve işimden oldum. Oysa ben hiçbir şey satmadım ve bunlara karşı açtığım davaları kazandım. Ortada kayıp ve toptan satılan bir yağ konusu var. Birileri hırsızlık yapıyor ama hâlâ işlerinin başındalar. Ben ise kapının önüne konulup davayı kazansam da, işime geri alınmadım."
"Hamza Dağ referans olmuştu"
Genç, pandemi döneminde eşi ve iki çocuğunu kaybettikten sonra AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Hamza Dağ’ın referansıyla işe girdiğini söyledi. Genç, "Tarım Kredi Kooperatifleri mahkeme kararını uygulamamakta direniyor ve bürokrasinin sessizliği nedeniyle hiçbir yaptırım uygulanmıyor. Adalet yerini buldu sanmıştım ama kazandığım dava bile bana bir şey kazandırmadı. Mahkemeye rağmen beni işe geri almadılar. Birileri hırsızlık yapıyor ama suçu garibanın üzerine yıkıyorlar. Mahkemeyi kazansak bile hiçbir sonuç elde edemiyoruz" dedi.
"Adalet ne zaman işleyecek?"
Tarım Kredi Kooperatifleri’nde yaşanan olaylara, işçi haklarına ve mahkeme kararlarına uyulmamasına Genç, şöyle tepki gösterdi:
"Ben sadece hakkımı istiyorum. Hırsızlık yapanlar işlerine devam ederken, ben adalet aramak zorunda kaldım. Eşim öldüğünde bu işe girdim, çocuklarıma bakmak için çalışıyordum. Şimdi ortada kaldım. Mahkemeler bile bir işe yaramıyorsa, adalet kimler için var ve ne zaman işleyecek? Mahkemelerin verdiği kararları bile uygulamayan bir sistemde, adalet gerçekten var mı?"