CHP lideri Özgür Özel'in MİT Başkanı İbrahim Kalın'la görüşmesinde yurt dışındaki temsilciliklere üye alımında inceleme için yardım istemesi, CHP'nin eski ABD Temsilcisi Yurter Özcan'ın tepkisiyle karşılaşmıştı. Geçtiğimiz eki mayında bu görevinden alınan Özcan, Özel'in mesleğine göndermede bulunarak, 'DEniz Baykal'ın davetiyle girdiğim siyasette FETÖ'yle uğraşırken, sen Manisa'da eczanede kalfalık yapıyordun' göndermesinde bulunmuştu.
Yurter Özcan'ın sosyal medyadan parti yönetimine yönelik eleştirileri partili kurmayları harekete geçirdi. Yurter Özcan kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edildi.
Yurter Özcan: Sözlerimin arkasındayım...
Kesin ihraç istemiyle disiplin kuruluna sevk edilmesinin ardından Yurter Özcan sözlerinin arkasında olduğunu belirten bir paylaşım daha yaptı.
Özcan paylaşımında şunları söyledi.
KAMUOYUNA DUYURULUR:
15 senedir parçası olduğum, 12 senedir de ABD Temsilciliğini üstlendiğim, Cumhuriyet Halk Partisinden kesin ihraç talebi ile Yüksek Disiplin Kuruluna sevk edildiğimi öğrendim.
İhraç edilmem için gösterilen sebep, sosyal medyada yazdığım bir eleştiridir.
Bu mesajda CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in New York ziyaretinde orada yaşayan Türk toplumu ve CHP üyeleri ile bir araya gelmemesini ve ABD ile ilgili hatalı ifadelerini eleştirmiştim. Sözlerimin arkasındayım.
Hakaret ya da iftira içermeyen bir eleştiriye bile tahammül edemeyen bir siyasinin, Türkiye Cumhuriyeti için faydalı işler yapacağına inanmadığım gibi, gerçek anlamda AKP iktidarı ile mücadele edeceğine de inanmıyorum. Benim gördüğümü milyonlar da görüyor, bundan da adım gibi eminim.
Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisi olan Cumhuriyet Halk Partisinde ifade özgürlüğü, eleştiri kültürü veya itiraz etme hakkını korumazsak, ülke genelinde demokrasiyi nasıl sağlarız? AKP iktidarı eliyle kurulan Korku İmparatorluğu’nun, bir benzerini CHP’de kurmaya çalışmak büyük bir hatadır. CHP’nin onurlu üyeleri, buna asla izin vermez. Bunu da kimse unutmasın.
CHP’nin tarihsel varlık nedeni özgürlükleri sonuna kadar savunmasıdır. Bu özgürlüklerin başında parti içi demokrasi gelir. Bu partide Mustafa Kemal Atatürk de İsmet İnönü de yeri geldiğinde eleştirilmiştir. Gördügü yanlışı ya da eksiği dile getirmeyenlerin gerçek CHP’li olduğundan şüphe etmek lazımdır.
Tahammülsüzlük CHP’yi çürütür, yok eder, eleştirdiğine benzetir. CHP, sandıktan çıkan sonuçla iktidarı kimsenin burnu kanamadan devretme olgunluğuna sahip bir partidir ve bu mirası taşıyamayanların yönetmeye hem de parti içi demokrasi kanallarını kapatarak yönetmeye çalışmaları CHP tarihine yapılmış büyük bir saygısızlıktır.
Parti yönetimini ivedilikle bu çıkmazdan geri dönmeye ve kurucu iradeye dayalı demokratik yönetime davet ediyorum.
