DC Group Kurucusu Didem Çelen, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Sosyal sorumluluk projelerinde de aktif rol aldıklarını söyleyen Çelen; “1 Eylül’de İstanbul Yenikapı’da ‘Katliam Yasası’ olarak adlandırdığımız bu yasanın geri çekilmesi adına bütün yaşam hakkı savunucuları ile orada olacağız. Ünlü isimler de mitinge katılacaklar. Umarım Türkiye'de güzel bir katılım sağlanır ve yasa geri çekilir” dedi. Ayrıca Çelen, Ege Fikir Ortaklığı Derneği’nin, önceki mitinglerde olduğu gibi, ücretsiz otobüs hizmeti sunduğunu da belirtti.
DC Group'un başarı hikayesi
Artistik buz pateninde eski milli sporcu ve milli antrenörlük yapan Çelen, kariyerindeki dönüm noktasını ve DC Group'u kurma hikayesini anlattı. Küçüklüğünden beri kültür ve sanatın içinde büyüdüğünü belirten Çelen, buz pateni kariyerinin ardından sektör değişikliğine gitmeye karar verdi. “Sosyal bir insan olduğum için o meslekte bunu çok hayata geçiremiyordum ve bir süre sonra keskin bir geçiş yaptım” diyen Çelen, bu değişimin sonucunda bir ajans kurduğunu belirtti. DC Group çatısı altında Sann Ajans’ı kuran Çelen, kültür ve sanat alanında önemli projelere imza attıklarını vurguladı. Sann Ajans olarak daha çok belediyelerle iş birliği içinde olduklarını belirten Çelen, festivaller, kurtuluş günleri, özel günler ve açılışlar gibi etkinliklerin düzenlenmesinde aktif rol aldıklarını ifade etti. Çelen; "Sadece İzmir değil, Ege, Akdeniz ve Marmara’da da aktif olarak çalışıyoruz. Kortej, fener alayı, performans sanatlarımız ve bando ekiplerimiz geniş bir yelpazede hizmet veriyor. Sanatçıların gelmesi, konaklaması, ağırlanması, transferi, ses ve reji kurulumları gibi alanlarda titizlikle çalışıyoruz. Bugüne kadar da çok şükür çok güzel etkinliklerimiz oldu” dedi. Çelen, tiyatro alanında da aktif olduklarını belirterek, Ege Bölgesi’nde tek yetkili oldukları çok değerli sanatçıların ve hocaların oyunlarını sahnelediklerini ifade etti. Ayrıca Büyük Türkiye Orkestrası’nın sanat yönetmenliğini yapan Tarkan Arkan'ın da menajerliğini yaptığını söyledi. Çelen; “Olabildiğince her yerde olmaya çalışıyoruz ve farklı projeler hayata geçirmeye gayret ediyoruz. Mutlu bir şekilde güzel bir ekibimiz var” diye konuştu.
“Konserlerimizi seviyorum ama tiyatro bambaşka”
Tiyatronun kendisi için önemli bir yere sahip olduğunu belirten Çelen; "Tiyatro, benim için önemli. Konserlerimizi seviyorum ama tiyatro bambaşka. Ancak, son zamanlarda tiyatroya olan talepte belirgin bir düşüş var” dedi. Alınan tasarruf tedbirlerinin kültür-sanat etkinliklerini etkilediğini ifade eden Çelen; "Bir tasarruf tedbiri genelgesi yayınlandı ve bu noktada ister istemez azalmak durumunda kaldı. Başkanlar, etkinlikler, kültür sanat anlamında çok istedikleri gibi hareket edemiyorlar" dedi. Buna rağmen, Çelen gelecekte bu durumun düzeleceğine inandığını ve tiyatronun hak ettiği önemin verilmesi gerektiğini düşündüğünü belirtti. Çocukların spor ve sanatla ilgilenmesinin önemine de değinen Çelen; "Çocuklarınızın mutlaka bir sanat ya da bir sporla ilgilenmesini sağlayın. Bırakın seçimleri onlar yapsın. Birkaç seçenek gösterin. Hangisinde daha mutluysa o alanda devam etsin" dedi. Çelen, sanat ve sporla uğraşan çocukların topluma daha yararlı bireyler olduklarını ve kendileriyle ilgili olumlu gelişmeler kaydettiklerini sözlerine ekledi. Çelen ayrıca, hem yurtdışında hem de yurtiçinde ülkeyi başarıyla temsil eden çok sayıda sporcunun bulunduğunu ve bu başarıların çocuklar için teşvik edici olduğunu belirterek, "Kültür, sanat ve spor gerçekten önemli" ifadelerini kullandı.
“1 Eylül’de Yenikapı’da olacağız"
Hayvan hakları ile ilgili bizim sürekli işbirliğinde olduğumuz dernekler var diyen Çelen; “"Maalesef bir katliam yasası geçti. Bu yasa ile ilgili şu anda bir mücadelemiz var. Hatta 1 Eylül’de İstanbul Yenikapı’da bir miting gerçekleşecek. Yasanın geri çekilmesi adına bütün yaşam hakkı savunucuları da orada bulunacak ve birçok ünlü isim de yine orada yer alacak. Umarım Türkiye'de güzel bir katılım sağlanır ve yasa geri çekilir diye ümit ederek katılacağız. Ben de orada olacağım olabildiğince" ifadelerini kullandı. Ayrıca, Ege Fikir Ortaklığı Derneği ile birlikte, önceki mitinglerde olduğu gibi, Ankara ve İstanbul’a ücretsiz otobüs imkânı sağladıklarını ve 1 Eylül için mitinge katılmak isteyenlerin kendilerine ulaşabileceğini belirtti. Hayvan hakları konusunun yanı sıra, çocuklara yönelik sosyal sorumluluk projeleri de yaptıklarını söyleyen Çelen, çocuklar ve hayvanlar arasındaki ilişkinin önemine vurgu yaptı. Çelen; “Köpeklerden korkan yetişkinlere baktığınızda, çocukken bir travmaları oluyor genelde. Bizde maalesef sokaktaki canlara nasıl yaklaşacağımızın eğitimi yok. Bu nedenle, çocuklar için bir proje hazırladık ve Valilikle işbirliği içerisinde, pedagoglarla birlikte sokak hayvanlarıyla nasıl arkadaş olunabileceğini anlatan kitap projeleri hazırladık. Bu projeyle 35 bin çocuğumuza ulaştık” dedi. Çelen, bazı belediyelerin hayvan hakları konusundaki olumlu çalışmalarına da dikkat çekti. Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel'in örnek projeler yürüttüğünü belirterek, “Kuşadası’nda çok güzel bir çalışma başlattı. Belediyenin web sitesine girerek 24 saat canlı izleyebiliyoruz. Bu tarz çalışmalara önem veren bir insan ve şeffaflıkla istediğiniz zaman girip bakabilirsiniz diyor. Hayvanların bakımları ve kısırlaştırmaları ile ilgili çok güzel çalışmaları mevcut. Her yer keşke böyle olsa. Umarım diğer belediye başkanlarımız da örnek alır” şeklinde konuştu.
Özel baskılı materyallerden kokulu mumlara…
Çelen, promosyon ürünlerinde fark yaratma misyonuyla özel projelere imza attıklarını belirterek, “Şu anda baskılı materyallerimiz ve promosyon ürünlerimizle dikkat çekiyoruz. Hem özel sektöre hem de belediyelere yönelik hizmet veriyoruz. Bu alanda fark yaratmaya her zaman özen gösteriyoruz. Promosyon ürünleri, bizim için önemli bir proje ve bu projede çok başarılı bir satış ekibimiz var. Ekip arkadaşlarımız, harika işlere imza atıyorlar ve geniş bir portföy ile müşterilerimize hizmet sunuyoruz. Güzel çalışmalarımız hız kesmeden devam ediyor” ifadelerini kullandı. Çelen, yeni bir alana da adım attıklarını ve oda kokuları ile kokulu mum üretimine başladıklarını belirtti. Çelen; “Kokuları çok seven bir insanım. Kokular beni büyüler. Kendi markamızı yaratmadan önce evimin her katında ve her odasında mutlaka bir oda kokusu veya mum bulunurdu. Daha sonra düşündüm ki, neden kendi kokularımı üretmeyeyim? Bu fikirle yola çıkarak çeşitli çalışmalar yaptık ve esanslarla özel kokular oluşturduk” dedi. Kendi markalarına özgü lavanta ve vanilya kokularının yanı sıra, özel tasarımlara da imza attıklarını ifade eden Çelen; “Lavantamız bize özgü bir lavanta ve vanilyamız da yine kendi oranlarımızda oluşturduğumuz bir vanilya. Tasarım aşamasında, ürünlerimizin çok amaçlı kullanılabilmesi fikrini benimsedik. Özel olarak tasarlanan bu ürünler, mum bittikten sonra atılmıyor; baharatlık veya su bardağı gibi farklı alanlarda kullanılmaya devam edilebiliyor. Bu projeye henüz iki ay önce başladık ama çok olumlu geri dönüşler alıyoruz. Bu da bizi çok mutlu ediyor” diye konuştu. Çelen ayrıca, lansmanını henüz yapmadıklarını ancak bu programda ilk kez tanıtma fırsatı bulduklarını. Çelen; “Amblemimizin de bir hikayesi var. İlk Türkiye birincisi olan öğrencimin bana hediye ettiği peri kızı kolyesinden ilham aldık. Ben öğrencilerime hep perilerim derim, bu yüzden logomuzu da peri olarak tasarladık” dedi.
