Bugün bu sezonun son 90saniyesini yapıyorum. 2 Eylül’e dek ortadan kaybolup, kendimi yenilemeye çalışacağım. Ama inanın, Radyo Ege’de 90saniyeleri çok seviyorum. Hele sokakta, pazarda rastlaşıp “90dakikalar harika” diyorsunuz ya, öylesine güç alıyorum ki sizden, umurumda değil kendini güçlü sanan gafiller. Ben halkımın çocuğuyum ve gurur duyuyorum. Son Mühür de Radyo Ege’de, bir aksilik olmazsa benim galiba son limanım. 


Neyse, sezonun son 90saniyesini, yanlışa değişen CHP’ne ayırdım. 31 Mart’tan bu yana geçen sürede ne yazık ki belediye başkanlarımız bana güven veremedi. Gerek başkan adayı oluşlarındaki gizemler ve nepotizm kokusu, gerekse donanım eksiklikleri 1989 yerel seçimlerinden bu yana ilk kez İzmir’de, iletişimsizlikleri zirvede kişiler başkan oldu. 


Açık söyleyim, eylülden itibaren belediye başkanlarına karşı oldukça sert basın muhalefeti yapacağım. Onlara selam nedir, söz nedir, kin ve intikam nedir ve nasıl sonuçlar verir anlatacağım. Zira bu dönemin başkanlarının özgür iradeleriyle başkan olduklarına çok da inanmıyorum. İstanbul, Manisa, Malatya, Diyarbakır, Muğla, Afyon, Batman gibi kentlerden İzmir’e CHP’de “ağalık” edenlerin dayatmalarına 4. Kuşak bir İzmirli kuvvai milliyeci gazeteci olarak asla sessiz kalmam. CHP’nin içi boş değişim safsatalarıyla İzmir’i istismar etmesi inanın çok kırıcı. Malatya’da seçim kaybetmiş bir şahsın, İzmir belediye başkanlarına özel kalem dayatmasını kabul edenleri de ben kabul etmeyeceğim. 


Velhasıl Eylül’den itibaren İzmir kazanını kaynatmaya başlıyorum. İzmir’in yerel hassasiyetlerini, kültür ve sanatını İzmirli olmayanlara vermek öncelikle oy veren seçmene saygısızlıktır. Nokta! 


Haydi eyvallah canlar, 2 Eylül’e dek sizleri özleyeceğim. 

Kaynak: Haber Merkezi