Türkiye 8 yaşındaki Narin'in öldürülmesiyle sarsılmış ve cinayetin yankıları hala devam ederken, çocukların korunması için CHP'den yeni bir öneri geldi. CHP Grup Başkanvekilleri Ali Mahir Başarır, Gökhan Günaydın ve Murat Emir'in ortak imzasıyla TBMM "Çocuk Hakkı İzleme Komisyonu" adı altında daimi bir ihtisas komisyonu kurulmasına iliykin kanun teklifi verdi. Kanunun gerekçesi, şöyle ifade edildi:
"Her çocuk yetişkinlerin hazırladığı ve kurallarını koyduğu bir dünyaya doğar. Çocuğun doğduğu andan itibaren karşı karşıya kaldığı dünyada, toplumsal yaşamda, hukuk sisteminde ve aile içinde çocuğun üstün yararına ve lehine anlayış geliştirmek gereklidir. Çocukların çocukluğunu ortadan kaldırmak veya onların çocukluğunu değersizleştirmek yerine çocukların çocuk olma hakkını veren bir bakış açısına sahip olmak yaşamı daha değerli kılmak adına gereklidir. Bu nedenle çocuğun üstün yararına odaklanan sözleşmelere, düzenlemelere, kurum ve kuruluşlara ihtiyaç vardır. Tam da bu nedenle; 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 54 maddelik BM Çocuk Hakları Sözleşmesi kabul edilmiştir. Bu sözleşmede; 'Ana–babanın rolü ve sorumluluğu ve bunun ihmal edildiği durumlarda ise devletin rolü ve sorumluluğu, Bir isme ve vatandaşlığa sahip olma ve bunu koruma hakkı, Yaşama ve gelişme hakkı, Sağlık hizmetlerine erişim hakkı, Eğitime erişim hakkı, İnsana yakışır bir yaşam standardına erişim hakkı, Eğlence-dinlenme ve kültürel etkinlikler için zamana sahip olma hakkı, İstismar ve ihmalden korunma hakkı, Uyuşturucu bağımlılığından korunma hakkı, Ekonomik sömürüden korunma hakkı, İfade özgürlüğü hakkı, Düşünce özgürlüğü hakkı, Dernek kurma özgürlükleri hakkı, Çocukların kendileriyle ilgili konularda görüşlerini dile getirme hakkı, Özel gereksinimleri olan çocukların hakları, Özürlü çocukların hakları' detaylandırılmıştır."
"Anayasa da ayrıntıya girilmyor"
Anayasada tanınan hakların çocuklar için detaylı olmadığının belirtildiği açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Anayasa temel hakların ve özgürlüklerin çoğunu içermektedir. Ancak, bu hak ve özgürlüklerin çocuklar için de tanınmış olduğu yeterince açık olmadığı gibi bu hakların istismar edilmesine ilişkin uyarılarda bulunulmakta, aynı hakların yasalarla nasıl sınırlanabileceği belirtilmektedir. Her ne kadar 2010’daki Anayasa değişiklikleri, 'çocuk hakları' terimini ilk kez getirmiş, çocuklara yönelik anayasal güvenceleri pekiştirmiş olsa da; çocuk hukuk sistemi tarafından ailenin bir elemanı olarak görülmekte, ailenin dışında çocuğun kendine has bir varlığı olduğu olgusu anılmamaktadır. Kısacası, Anayasa ailenin ve toplumun iyiliğine odaklanırken çocuğun korunma ve ebeveynleriyle temas hakkını vurgulamakta, ancak çocukların diğer hakları konusunda ayrıntıya girmemektedir"
Siyasi partilerin eşit temsili olan bir komisyon önerisi
TBMM'ye çağrı yapılan açıklamada "Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde çocuk haklarının geliştirilmesi, çocukların korunması alanında profesyoneller ve sivil toplum kuruluşları ile iletişimi sağlayacak, her yasa tasarısını çocuk haklarına uygunluk açısından inceleyecek, yıllık bütçelerde çocuklara yeterli kaynak ayrılmasını sağlamayı önceleyecek daimi bir ihtisas komisyonunun kurulmasına ihtiyaç vardır. Bu kanun ile ‘Çocuk Hakkı İzleme Komisyonu’ adıyla daimi bir ihtisas komisyonu oluşturulması ve bu komisyonun çocuğun yüksek yararı düşüncesi doğrultusunda diğer ihtisas komisyonlarından farklı olarak siyasi partilerin eşit temsili ile kurulması, ayrıca çalışmalarını çocuk hakları konusunda uzman isimlerin komisyon toplantılarına devamlı katılımının sağlanarak görüş ve önerileri ile yürütmesi teklif edilmiştir." ifadelerine yer verrildi.