CHP lideri Özgür Özel, Romanya’nın başkenti Bükreş’te düzenlenen Sosyalist Enternasyonal Avrupa Komitesi toplantısına katıldı. Özgür Özel'e Selin Sayek Böke ve İlhan Uzgel de eşlik etti. Özel, burada yaptığı konuşmada, “Sayın Başbakanlar, sevgili Pedro, sevgili Marcel, kıymetli başkan yardımcıları, değerli katılımcılar ve sevgili yoldaşlar. Anlamlı bir zamana denk gelen bu toplantıda sizlerle bir araya gelmekten büyük mutluluk duyuyorum. Organizasyonda emeği geçen herkese ve Romanya Sosyal Demokrat Partisine teşekkürlerimi sunuyorum. Bu vesile ile daha iki gün önceki seçimlerde büyük başarı elde eden kardeş partimiz İngiltere İşçi Partisi’ni de kutluyorum. Yine geçen yıl Başbakanlık görevini üstlenen sevgili Marcel’i de bir kez daha buradan tebrik ediyorum ve kıymetli ev sahipliği için teşekkür ediyorum” dedi.

Tarihsel birikimimiz yeter...

“Böyle bir zamanda Sosyalist Enternasyonal Avrupa Komitesi girişimini başlatmanın çok yerinde ve zamanında yapılmış bir girişim olduğunu belirtmem gerekiyor” diyen Özel, “Avrupa’da ve dünyada aşırı sağ yükseliyor ancak bu, solun ve sosyal demokrasinin gerileyeceği anlamına gelmemeli. Sosyalist Enternasyonal üyesi partiler olarak vatandaşlarımızın sorunlarına çözüm getirecek politikaları üretebilecek kapasiteye ve tarihsel birikime sahibiz. İnsanlarımıza bunu daha iyi anlatıp onları aşırı sağın yanıltıcı ve akıl çelici söylemlerine karşı uyarmak ve uyandırmak hepimizin elimizde. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak 31 Mart seçimlerinde bunu başarabildik. Solun en önemli ve değişmez ilkelerinden birisi olan ‘değişim’ prensibi ile vatandaşlarımıza sosyal demokrasinin çağın şartlarına ayak uydurabileceğini ve gerçek sorunlarına kalıcı çözümler üretebileceğini gösterdik” ifadelerini kullandı. Özel, şunları söyledi:

Sorunları tek tek tespit ettik...

“Seçimden bu yana geçen sürede yapılan tüm anketlerde partimiz Türkiye’nin birinci partisi olarak ölçülmektedir. Önümüzdeki hafta bir parlamento seçimi yapılsa oyunuzu hangi partiye verirsiniz sorusuna verilen cevaplarda Cumhuriyet Halk Partisi parlamentoda da yerel seçimlerdeki başarıyı tekrarlayabilecek güçte ölçülmektedir. Partimiz, mevcut hükümete sadece muhalefet etmemekte, sorunları doğru tespit edip doğru çözümler üreterek halkın faydasına olan ve takdir gören bir tutumu da sürdürmektedir.”


Beş şehirde beş miting yaptık...

“Ülke çapında işçinin, çiftçinin, emeklinin, gençlerin yaşadığı ekonomik ve sosyal sorunları yakından takip ediyoruz. Seçimlerin üzerinden geçen 3 ayda, halkın sorunlarının çözümü için hükümetle ve diğer partilerle sürekli görüşme ve müzakere halindeyiz. Sorunları anlattık, çözüm önerilerimizi sunduk. Ancak bunlardan bir sonuç almadığımızda, üç ay içerisinde Türkiye’nin beş büyük şehrinde beş önemli konuda beş büyük miting yaptık. Her mitinge artan katılım, Türkiye’de şimdiden ki henüz genel seçimlerin üzerinden sadece bir yıl geçti ve dört yıllık bir süresi olmasına rağmen iktidarın, erken seçim tartışmalarını başlatmış durumda.”

Neoliberalizmin yarattığı eşitsizlik...

“Bir yandan da yerel yönetimlerimizde, vatandaşlarımıza, ucuz, erişilebilir, etkin ve sürdürülebilir hizmetleri sunmak için yoğun bir çalışma yürütüyoruz. Sosyalist Enternasyonal Avrupa Komitesi olarak yeni bir ekonomik düzeni kurmanın liderliğini yapmalıyız. Neoliberalizmin yarattığı eşitsizlikleri ortadan kaldırmak, yeni istihdam alanları yaratmak ve yeni iş alanlarının gerektirdiği yeşil, dijital, kapsayıcı becerileri yenilenmiş eğitim ve fırsat eşitliği ile sağlamak… Bizlerin parçası olduğu Avrupa’nın liderliğini yaptığı sosyal devlet anlayışını bir kez daha çağa uyumlayarak ayağa kaldırmanın reçetesini yazmak bizlerin öncülüğünde olmalıdır.”

Çok önemli bir kilometre taşı...

“Partimiz, dış politikada da etkinliğini her geçen gün artırmaktadır. Partimizin sahip olduğu 1,5 milyon üye, aldığı 17,5 milyon oy ile Avrupa’nın hem en köklü hem de en büyük sosyal demokrat partilerinden birisi konumundadır. Avrupa kıtasının en doğu ucunda, Cumhuriyet Halk Partisi’nin bu seçim başarısı, Avrupa’nın en batısındaki İngiltere’deki seçim başarısıyla birlikte hepimiz açısından çok önemli bir kilometre taşı olmuştur. Cumhuriyet Halk Partisi, yükselen sağ popülizm karşısında daha dirençli, daha dayanışmacı ve örgütlü bir siyaseti önermekte, Avrupa’daki sol, sosyal demokrat ve sosyalist partilerle iş birliğini güçlendirmeyi hedeflemektedir.”

Kardeş partilerimize anlatırız...

“Ortak sorunlarımıza, sosyal adaletsizlik, iklim krizi, savaşlar ve kitlesel ve düzensiz göçe ortak çözümler üretmek için ilerici, demokrat tüm siyasi partilerin arasındaki dayanışmanın artırılması ve güçlendirilmesi gereklidir. Komitemize düşen görevlerin birisi de bu olacaktır.  Bu noktada Cumhuriyet Halk Partisi olarak yerel yönetimlerdeki tecrübelerimizi ve başarılarımızı kardeş partilerimizle paylaşmaya, bu konularda iş birliği yapmaya hazır olduğumuzu dile getirmek isterim. Cumhuriyet Halk Partisi, Avrupa’nın bir parçası olan Türkiye’yi ortak değerlerimiz olan demokrasinin, insan haklarının, hukukun üstünlüğünün öncüsü yapmak iddiasındadır. Bu iddianın sahipleri olarak Türkiye’nin Avrupa Birliği tam üyelik hedefinin kağıt üzerinde bırakılmasını kabul edemeyiz. İktidar yolculuğumuz bu hedefimizin de yolculuğunun ta kendisidir.”

Filistin'de yaşananlara dikkat... 

“Dünya her geçen gün daha da belirsiz ve istikrarsız bir hale gelmekte. Özellikle Ortadoğu ve Karadeniz gibi Türkiye’nin komşu olduğu bölgelerde artan çatışmalar, toplumlarımızı önemli oranda kaygılandırmaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak yoldaşlarımızla Ukrayna’daki savaş ve Filistin’deki katliama daha yakın bir iş birliği ve ortak zeminde hareket etmek için elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu bir kez daha bildirmek isteriz. Bu vesileyle İspanya, İrlanda ve Norveç’in Filistin devletini tanımalarından dolayı duyduğum memnuniyeti bir kez daha belirtmek isterim.  Yolumuz zor, mücadelemiz çetin ve yapmamız gereken çok iş var. Bizim sosyal demokratlar olarak bu çetin yolda mücadeleye ara vermek ve dinlenmek gibi bir lüksümüz yoktur ve olmayacaktır. Ben şahsen ve partim adına Türkiye’de bu mücadeleyi başaracağımıza inanıyorum ve diğer bütün kardeş partilerin de benzer başarılara imza atmasını gönülden temenni ediyorum. Yarın Fransa’da oy kullanacak olan ve sözümüze değer veren tüm Fransız vatandaşı olan Türkleri bir kez daha aşırı sağa karşı sandık başına gitmeye ve oylarını demokrasiden yana kullanmaya davet ediyorum. Biz dinlenmeden bu yolda yürümeye devam edeceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, partimiz ve ülkemizin kurucusu liderimizin dediği gibi ‘Dinlenmemek üzere yola çıkanlar asla ve asla yorulmazlar.’”
 

Muhabir: Bünyamin Dobrucalı