ALPER TEMİZ - Dünya Sağlık Örgütü'nün Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus, "Maymun çiçeği virüsü uluslararası önem arz eden bir halk sağlığı acil durumu" diye konuştu ve tüm dünya endişeye kapıldı. Yüzde, ağız içinde ve el, ayak, göğüs, genital bölge veya anüste sivilce veya kabarcıklara benzeyen döküntü. Ateş, Lenf düğümlerinde şişme, halsizlik, kas ve sırt ağrısı, baş ağrısı, solunum yolları problemleri (öksürük, burun tıkanıklığı), üşüme ve titreme gibi belirtileri olan vakanın, henüz Türkiye'de görünmediği ise Sağlık Bakanlığı tarafından açıklandı. Bakan Kemal Memişoğlu, "Şu anda herhangi bir alarm durumumuz söz konusu değil" diye konuştu. Bu küresel uyarıdan önce de birçok ülke, vakanın çıkış noktası olan Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve sınır bölgelerine yapılacak seyahatlere karşı önlem almıştı. 2024’ün başından bu yana Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde 13 bin 700’den fazla vaka ve 450 ölüm kaydedildi. DSÖ'nün uyarısından sonra ise Kongo ve yakın bölgelere seyahat anlamında önlem alan ülke sayısının da artacağı tahmin ediliyor.

Ancak, yurtdışı seyehatlerde aşılama ve salgın hastalıkların Türkiye'de yayılımını önlemekle görevli Sağlık Bakanlığı Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü'nün Kongo gibi Orta Afrika ülkelerine yapılan seyahatlere karşı hiçbir önlem almadığı öğrenildi. Müdürlük'ten edinilen bilgilerde şu ifadeler kullanıldı, "Vakanın bulunduğu bölgelere karşı herhangi bir seyahat kısıtlaması ya da maymun çiçeği vakasına karşı önlem alıcı aşı uygulamamız bulunmuyor." Mevcut koşullara dair konuşan İzmir Tabip Odası YK Üyesi Uzm.Dr. Yüce Ayhan ise şöyle söylüyor, "DSÖ'nün önerdiği koruyucu aşılar var."

Maymun Cicegi

"Salgın bölgesine seyahatler engellenmeli"
Dr. Ayhan, "Uganda ve Demokratik Kongo Cumhuriyeti ve sınır bölgelerinde yaşanan iç savaş benzeri çatışmalar ve temel sağlık hizmetlerinin bu tip ortamlarda tam anlamıyla uygulanmaması... Maymun çiçeğinin ortaya çıkmasındaki en önemli etken bu gibi ortamlar oldu. Bu tür savaşlar ve sağlık hizmetlerinin yetersizliği; ağır yaralanmalar, açlık nedeniyle tüketilmemesi gereken etlerin tüketilmesi (hastalıkla direkt temas) v.b. bir çok bu gibi etken, vakanın parametrelerindendir. En nihayetinde bu bölge, bir salgın bölgesi olmuştur. DSÖ, bir uyarıcı mesaj yayınladı. Şu anda vaka yoğunluğu Kongo'nun batısında bulunuyor. Sınır bölgelerinde de sıklıkla rastlanıyor. Bu bölgede aslında ebola da vardı. Bizim yapmamız gereken şey şu, bu bölgeye yapılan seyahatlerin engellenmesi gerek. Zorunlu seyahatler için ise DSÖ'nün önerdiği aşı uygulaması faaliyete geçirilmeli. Hudutlar ve Sahiller Genel Müdürlüğü bu önlemleri tam kapasite almalıdır" diye konuştu.

Muhabir: Alper Temiz