ALPER TEMİZ - Son bir yıl içerisinde 17 asistan hekim ve 2 öğretim üyesinin istifa ettiği Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı'nda uzun süredir hekim krizi yaşanıyordu. Dönemin İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Süleyman Kaynak istifaların, yönetimsel baskılar sonucu olduğunu belirtmiş ve istifalar üzerine acil servise atanan klinik dışı hekimlerin, zor duruma düşürüldüğünü aktarmıştı. Üstelik mevcut koşulların yasal olmadığı ve tedavide büyük teknik sorunlara gebe olunduğunun da altı çizilmiş, Hekimler Birliği Sendikası da bu usulsüzlük nedeniyle atamalara, yürütmenin durdurulması davası açmıştı. Ancak mahkeme açılan davaya red ver kararı verdi. Mahkeme süreci devam ederken, Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi'nde görevli ve isminin paylaşılmasını istemeyen bazı hekimler, acil servisin artık tümüyle işlevini yitirdiğini söyledi.
"İstifalar domino etkisi gösterdi"
Son Mühür'e konuşan bazı hekimler şu bilgileri aktardı; "Bu istifalar zaten, yönetimsel baskılardan sonra domino etkisi göstererek yayılmıştı. O dönemlerde yine aynı baskılar ve mevcut iş yükü nedeniyle ortaya çıkan iş ve hayat doyumsuzluğu, serviste de huzur bırakmamıştı. Zaten yönetim klinik dışı bambaşka alanlardan hekim arkadaşlarımızı acil servise atadığında, hem hekimleri hem hastaları çok zor ve usulsüz bir sürecin içerisine soktu. Davalar açıldı, absürt yöntemlerle çözüm üretilmeye çalışıldı ancak olmadı. Zaten ülkemizde genel olarak hekimsizlik sorunu yaşanıyor. Özellikle yeni mezun arkadaşlarımız bir anda kocaman bir iş yükü ile yüz yüze gelince, buna baskı ve çeşitli hastanelerde yaşanan mobbingler de eklendiğinde, haliyle hekimsizlik sorunu yaşamanız kaçınılmaz. Şimdi ise bu sorun Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi acil serviste karşımıza çıktı. Bizim elde ettiğimiz bilgilere göre acil servis maalesef kapanacağı yönünde. Tabii ki yasal olarak kapanması mümkün değil ve bu nedenle biz, işlevini kaybetti şeklinde ifade etmek durumundayız. Kapıya kilit vurulmasa da, servisin lambaları yanıkken işlevsiz, hastasız ve hekimsiz bir şekilde faaliyete devam etmesi söz konusu. Kaldı ki bu da 'kapanma' anlamı taşır."
Ne Olmuştu?
Prof. Dr. Nükhet Hotar'ın rektörlüğü döneminde Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Acil Tıp Anabilim Dalı'nda görevli 17 asistan hekim ve 2 öğretim üyesi, yaşadıklarını dile getirdikleri ağır iş yükü ve yönetimsel baskı neticesinde istifa etmişti. İstifalardan sonra hekimsiz kalan acil servise Dekanlık tarafından histoloji ve dermatoloji gibi alanlardan klinik dışı hekim ataması yapılmıştı. Dekanlığın attığı bu adım bilimsel ve yasal zemine taban tabana aykırı bulunarak, Hekimler Birliği Sendikası tarafından hukuk mahkemesinde yürütmenin durdurulması davası açılmış, ancak mahkeme bu itirazı reddetmişti. Mahkemenin, 'Acil servisin usulen ve hizmet noktasında devam etmesi gerektiği' noktasına dayanarak böyle bir karar aldığına dair yorumlar yapılmıştı. Ancak klinik dışı hekimlerin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası'nın alanı dışında maruz kalabileceği herhangi teknik sorunu karşılamaması önemli bir sorun olarak mahkemeye sunulmuştu.
