Radyo Ege'de büyük bir merakla takip edilen 90 Saniye programında İzmir'in deneyimli kalemi Hasan Tahsin Kocabaş yine dikkat çeken tespitlerde bulundu. Yaklaşan 10 Kasım'a dikkat çeken Kocabaş,  Cumhuriyet’in 100. Yılı gibi Ata’nın ölümünün 85. Yılı da içerik ve ruhtan yoksun hale getirildi' hatırlatmasında bulundu.

İşte Hasan Tahsin Kocabaş'ın açıklamaları...

43 YILDIR GERÇEK VEFASIZLIK

İsrail’in yanına aldığı evrensel emperyalistlerle birlikte vahşi saldırıları, CHP’nin muhteşem bir senaryoyla gerçekleşen kurultayı ve sonucu derken Atatürk’ün sonsuzluğa göçüşünün yıldönümü yine unutulacak cinsten günlük anmalarla geçiştirileceğe benziyor. Cumhuriyet’in 100. Yılı gibi Ata’nın ölümünün 85. Yılı da içerik ve ruhtan yoksun hale getirildi. Arada üç beş farklı etkinlik olsa da 100. Yılda kaçıncı cumhuriyeti ve cumhuriyetten meşrutiyete geçişi fark etmemekte ısrar ediyoruz. Neyse, hep diyorum ya kendi çapımda gönlüm razı gelmiyor işte... Kurultayta Kemal Kılıçdaroğlu vefadan bahsetmişti ya? Oysa biz tam 43 yıldır en büyük vefasızlığı, bize yurttaşlık haklarımızı veren Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e yapıyoruz.

Bakın bugün 8 Kasım... 85 yıl önce tam da bugün 8 Kasım 1938’de Ebedi Şef Atatürk, son ve ağır komasına girip ölüme yatmıştı...

85 yıl sonra biricik sevgili milleti ve kurduğu devlet bir sonbahar yaprağı gibi savrulup duruyor her alanda. Milleti bayat ekmekleri ucuzu alabilmek için fırın fırın dolaşıyor, mültecilerin ekonomik avandaşları milletinin eknomik haklarının önüne geçti, gücü ve parası olan her şey olabildiği gibi güçsüz, parasız ve sahipsiz yurttaşları Atatürk’ün, emekliliklerinde bir ev alma amaçlarının mutlu ama gerçekleşmeyecek hayal olduğunu yaşıyor.

Söyler misiniz 10 Kasım Cuma günü Atatürk’ün manevi şahsı huzurunda gerçekten ne hissedeceğiz? Mahcubiyet ve utanma olabilir mi?

 

 

 

 

Editör: Bünyamin Dobrucalı