SON MÜHÜR - GAMZE ESKİKÖY Tüm Bel Sen İzmir Şubesi ve 2 No’lu Şube Kadın Komisyonları, Bayraklı’daki kadın sığınma evinin kapatılmasına tepki gösterdi. Kadın Komisyonları tarafından yapılan açıklamada, kadınların maruz kaldığı şiddet ve cinayetler karşısında yerel yönetimlerin sorumluluklarını yerine getirmediği vurgulandı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Hemen her gün en az bir kadının öldürüldüğü, binlercesinin şiddete uğradığı koşullarda, Bayraklı Belediyesi Kadın Müdürlüğü ve sığınma evinin kapatıldığını öğrendik. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Çiğli Belediyesi’nde de kadın, çocuk ve engelli müdürlüklerinde çalışanların görev yerlerinin değiştirildiği bilgisi tarafımıza ulaşmıştır. Bu durum, kentimizde hak temelli politikalarda güç kaybına yol açmaktadır.”
Açıklamanın devamında, kadın, çocuk ve engelli bireylerin ihtiyaçlarının görmezden gelindiği bir süreçte, sosyal belediyecilik anlayışından uzaklaşıldığı ifade edilerek şu değerlendirmede bulunuldu:
“Kadınların, çocukların, engelli bireylerin ve diğer tüm ezilen kesimlerin devlet politikaları tarafından görmezden gelindiği bu dönemde, yerel yönetimlerin sosyal belediyecilik kavramının içinin boşaltıldığı hiçbir politika kabul edilemez.”
“Deprem gerekçesiyle kapatıldı, ancak tadilat yapılmadı”
Tüm Bel Sen 1 No’lu Kadın Sekreteri Şükrüye Ertan Yavuz ise sığınma evinin kapatılma sürecine ilişkin şu bilgileri paylaştı:
“Depremden sonra, Mayıs ayında binanın sağlıksız olduğu gerekçesiyle kapatıldığı söylendi. Başka bir yere taşınacağı ve tadilat yapılacağı ifade edilmişti. Ancak tadilat yapılmayınca sığınma evi tamamen kapatıldı. İki hafta önce ise bu süreç sona erdirildi.”
Yavuz, Bayraklı Belediyesi’yle sınırlı olmayan bir sorun olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Sadece Bayraklı Belediyesi değil, Çiğli Belediyesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nde de benzer problemler yaşanıyor. Yapılanlar hem kadın çalışmalarını engelliyor hem de çeşitli sorunlara yol açıyor. Kadın, çocuk ve engelli birimlerinde çalışanların yer değişiklikleriyle işlevsizleştirilmesi kabul edilemez.”
Yerel yönetimlerin sosyal belediyecilik anlayışını koruması gerektiğini vurgulayan Yavuz, kadın çalışmalarının önceliklendirilmesi gerektiğini belirterek sözlerini şu sorularla tamamladı:
“Neden ilk olarak kadınlar, çocuklar ve diğer sosyal hizmet uzmanlarından başlanıyor? Psikolog ve sosyolog arkadaşların yer değişikliklerinin amacı nedir?”
