ALPER TEMİZ - Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, Kaymaz Mahallesi'nde KOZA Altın İşletmeleri tarafından yürütülen madencilik faaliyetleriyle ilgili bir açıklama yayımladı. Mahkeme kararlarına rağmen faaliyetlerin devam ettiğini belirten Platform, duruma tepki gösterdi ve yetkilileri göreve çağırdı. Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu tarafından yapılan açıklamada, “Bilindiği gibi Sivrihisar ilçemize bağlı Kaymaz Mahallesi mevkiinde Koza Altın İşletmeleri A.Ş Üçüncü Kapasite Artışı ile İlave Maden Atık Depolama Tesisi Projesi için verilen ÇED Olumlu kararına karşı Eskişehir Büyükşehir Belediyesi tarafından dava açılmış, mahkemece projenin vahameti nedeniyle öncelikle yürütmeyi durdurma kararı verilmiş, yapılan incelemeler ve yargılama neticesinde ise dava haklı bulunarak ÇED Olumlu kararı iptal edilmişti" denildi.
"Kaymaz, bir maden çöplüğüne dönüştürülmek isteniyor"
Platform üyesi Sadık Yurtman, "Bu projenin çevremize ve ülkemize vereceği zararları daha önce kamuoyuyla paylaşmıştık. Kısaca hatırlamak gerekirse; Bu proje ile 490 km uzaklıktaki Çanakkale’den 2 milyon 700 bin ton cevherin, günde 149 kamyon ile Eskişehir Kaymaz Mahallesi’ne taşınarak zenginleştirilmesi planlanıyordu. Bu madencilik katliamı uğruna 5 milyon 500 bin metreküp kapasiteyle planlanan üçüncü zehir atık barajı 10 yılda dolacağından, dördüncü, beşinci ve devamı atık depoları yapılacak, on milyonlarca metreküp zehirli ve rehabilitasyonu teknik olarak mümkün olmayan zehirli atık, bölgenin doğasını tamamen yok edecek, tarım topraklarını, meraları kullanılmaz, bölgeyi yaşanmaz hale getirecekti" diye konuştu.
"Kanser vakalarındaki artış kaygı verici"
Yurtman, "490 km uzakta çıkarılan madenin her gün 149 kamyonla Kaymaz’a taşınıp işleneceği ve zehirli atıkların burada depolanacağı göz önüne alınırsa, bu projenin aslında bütün Kaymaz’ın bir şirkete maden çöplüğü olarak tahsis edilmesi projesi olduğu açıktı" diyen platform, "Kaymaz Mahallesi’nde yılda 60-70 kişinin kanserden yaşamını yitirdiği ve kanser vakalarındaki artışın Kaymaz’daki altın madenciliği döneminde bu sayılara ulaştığı dikkate alındığında, madenci şirketin kâr hırsının bırakın doğal hayatı, bölgede yaşayan insanların yaşamlarını dahi yok saydığı ortadaydı" dedi.
"Mahkeme kararı yok sayılıyor"
"İşte bu katliam projesine ilişkin ÇED Olumlu kararına karşı halkımızın ve kamuoyunun da haklı desteği ile hukuk mücadelemizi kazanmış ve bu projenin uygulanmasına mahkeme kararı ile engel olabilmiştik" diyen yurtman, "Maalesef ülkemizde daha önce de örneklerine defalarca şahit olunduğu gibi bugün de mahkeme kararına rağmen bu projenin uygulanmakta olduğu yönünde yörede yaşayan yurttaşlarımızdan birçok şikâyet almaktayız. Kaymaz’da 3. Atık maden depolama tesisine ilişkin projenin, Eskişehir 1. İdare Mahkemesi’nin 2023/858 E, 2024/651 K. Sayılı kararı ile yürütmesinin durdurulmasına ve iptaline karar verilmiş olmasına rağmen, 3. Atık depolama tesisinin inşa edilmesine kimler neden izin vermiştir? Yürütmeyi durdurma ve devamında iptal kararına karşın bu atık depolama tesisinin inşası mahkeme kararını uygulamakla yükümlü idari yetkililer tarafından neden mühürlenmemiş ve denetlenmemiştir? Bu konuda yetkili makamları derhal göreve ve halka açıklama yapmaya davet ediyoruz. Mahkeme kararı ile yürütmesi durdurulmuş olan projenin, karara aykırı şekilde uygulanmakta olup olmadığı denetlenmeli, ihlal söz konusu ise sorumlular hakkında yasal işlemler yapılmalıdır" açıklamasını yaptı.
"Yeni projeler de aynı tehdidi barındırıyor"
Yurtman, "Ayrıca yine Koza Altın İşletmeleri A.Ş'ye ait Sarıcakaya Altın ve Gümüş madeni projesinde de tıpkı Çanakkale’den Kaymaz’a cevher taşıma planında olduğu gibi Sarıcakaya’dan çıkartılan cevherin Kaymaz’a taşınması planlanıyor. Sarıcakaya Altın ve Gümüş madeni projesinde de Eskişehir 2. İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararı gereği proje kapsamındaki faaliyetin durdurulduğunu geçtiğimiz günlerde kamuoyuyla paylaşmıştık. Yine aynı şirkete ait Behçetiye Mahallesi mevkiindeki ruhsat alanına ait projeden de biliyoruz ki buradan çıkarılacak cevherin de Kaymaz’a taşınması şirketin planları dâhilinde" dedi.
"Eskişehir’in doğal kaynakları korumaya muhtaç"
Yurtman son olarak şunları söyledi, "Bütün bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, hukuksuz ve yargı kararlarına aykırı şekilde Kaymaz’daki 3. Atık maden depolama tesisini inşa etme cesaretini nereden almaktadır?Arkadaşlarımız hakkında Alpagut-Atalan Altın ve Gümüş madeni projesinin halkın katılımı toplantısı sonrası uydurma gerekçelerle Eskişehir Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü suç duyurusunda bulunmuştu. İptal edilmiş bir projenin, mahkemenin durdurma kararına rağmen uygulanmasına sessiz kalan il müdürlüğü, konu şirket menfaatleri olunca kendisine tevdi edilen kamusal yetkileri şirket yararına kullanmaktan geri durmadığını bir kez daha göstermiş oldu. Temel görevi Eskişehir’in doğal kaynaklarını korumak olan Eskişehir Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü’nün sürekli skandallarla, hukuksuzluklarla anılmasını platform olarak endişeyle takip ediyoruz. Şehrimizin, ülkemizin en değerli doğal varlıkları olan madenlerimizin ve doğal kaynaklarımızın, toplumsal çıkarlarımızı ve halkın iradesini hiçe sayan uygulamalarla sayısı iki elin parmaklarını geçmeyecek sermaye gruplarının kârları uğruna talan edilmesine, bu uğurda yeri geldiğinde mahkeme kararlarının dahi yok sayılmasına, bürokratik ve idari yetkilerin adeta bu sermaye grupları ve şirketlerin hizmetine sunulmasına karşı demokratik ve hukuki yollarla mücadelemize devam edeceğimizi bir kez daha yineliyoruz.”