Uzman Psikolojik Danışman ve Uzman Aile Danışmanı Ferhat Yılmaz, Son Mühür TV’de yayınlanan Sıcak Bakış programında Ayşegül Koç’un sorularını yanıtladı. Sadakatsizliğin evliliklerin sonlanmasındaki temel sebep olmadığını vurgulayan Yılmaz; “Asıl sebep duyguların bitmesi ve sadakatsizliğin bu duygusal kopuştan sonra ortaya çıkması” dedi. Sadakatsizlik acısının, sevilen birinin ölüm acısıyla eşdeğer olduğuna dikkat çeken Yılmaz, sağlıklı bir onarma süreciyle evliliklerin bu noktadan geri dönebileceğini belirtti.
“Mahşerin dört atlısı varsa ilişki bitmiştir”
Boşanma oranlarının arttığını söyleyen Yılmaz; “Şöyle ki batıda boşanma istatistikleri her üç evlilikten ikisi, ülkemizde de üçte biri. Yani doğru koşar adımlarla gidiyoruz. Avrupa’ya yaklaşacağız. Boşanmalar ülke ekonomisine çok büyük zarar veriyor. En büyük boşanma istatistiği Amerika’da. Batı, sağlıklı evlilik ve sağlıklı ilişkiler için ciddi yatırımlar yapıyor. Bizim bunu çözmemiz lazım diyor. Bir karı koca çifte diyor ki siz bunu araştırın. Kabul ediyorlar. Biz bunlara Gottman çifti diyoruz. Çift bir artman kiralıyor, aileleri yerleştiriyor. Mahrem yerler dışındaki her yere kamera yerleştiriliyor. Ama bunlar bilgilendiriliyor. Lütfen normal hayatınızı yaşayın, işinize gidin. Akşam gelin yemeğinizi yapın, oturun maçınızı televizyonunuzu dizinizi izleyin, spontan davranın. Aylarca izliyorlar bunlar. Hala araştırmalar devam eder. Şimdi seksen küsur yaşındalar kendileri. Sonrasında da sadece diyorlar ki en son tartıştığınız konuyu buyurun lütfen bizim gözetimimizde bir on beş dakika tartışın diyorlar ve orada on beş dakikada bir istatistik tutuyorlar. Ve diyorlar ki sizin ilişkiniz yüzde 91 oranında boşanmayla biter. Sonucu yüz 91 tutturuyorlar. Yüzde dokuzluk kısmı şunun için tutmuyor. Elalem ne der, annem, babam ne der? Ekonomik koşullar vesaire gibi nedenlerden dolayı boşanamadığı ortaya çıkıyor. Bu yüzde 91’lik oranı tespit etmelerindeki maddeleri biz mahşerin dört atlısı olarak nitelendiriyoruz. Bir ilişkide; eleştiri varsa, karşı taraftan herhangi biri savunmaya geçiyorsa, diğer taraf küçük düşürülüyorsa ve küsme varsa ilişki yüzde 91 oranında bitmiştir diyor. Bunlar mahşerin dört atlısı olarak nitelendiriliyor” diye konuştu.
“Sadakatsizlik, ölüm acısıyla eşit derecede can yakıyor”
Yılmaz, “Aslında, sadakatsizlik yapıldığı için boşanılmıyor, biliyor musunuz? Duygu bittiği için sadakatsizlik yapılıyor ve sonrasında boşanılıyor. Temelde duygunun bitmesi var. Duygu bitmezse sadakatsizlik olmuyor. Peki, buralardan evlilikler döner mi? Dönüyor. Peki, onu vazgeçiren ne oluyor? Önemli nokta bu. Burada da karşı tarafın, yani kabahatli diyeceğimiz kişinin, onarma girişimleri devreye giriyor. Şayet sağlıklı bir onarma girişimi ve telafi girişimi mevcutsa, o zaman karşı taraf geri dönüyor. Çünkü sadakatsizlik acısı, sevdiğiniz birinin öldüğü haberini alma acısıyla eşit derecede can yakıyor. Kan tahlilleri bize bunu gösteriyor. Ölüm acısı, sadakatsizlik acısıyla eşit derecede hormon salgılatıyor, acı veriyor” dedi.
“Zekayla güvende hissetmek arasında bağlantı var”
Yılmaz, çocukların isteklerini gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceğini ebeveynlerinden hızlıca anladıklarını belirtti. Yılmaz; “Çocuklar, ebeveyninin gözlerine baktığında, saniyenin onda biri hızında bir isteğinin olup olmadığını algılıyor. Örneğin, çocuğunuz bir oyuncakçıdan geçerken o oyuncağı alıp almayacağınızı hemen anlıyor ve gerekli müdahaleleri yapıyor. Temelde, çocuğun getirdiği bir ağlama davranışı var, bu bilinç dışıdır. Ailelere şu önerilerde bulunabiliriz; yüz ifadesi olarak net ve tutarlı olun. Aile adınızı kullanarak, 'Bizim ailemizin kuralları' diyebilirsiniz. Örneğin, okula gideceğiz, yemekler yenecek, yere çöp atmayacağız, hayvanları seveceğiz, dişimizi fırçalayacağız gibi kurallar belirleyin. Böyle tutarlı davrandığınızda çocuk, 'Benim sınırlarım çitlerle çevrili, güvenli bir alanım var' hissine kapılır. Güvende hissettiğinde ise öğrenme sürecine geçer. Zeka ile güvende olma arasında ciddi bir ilişki ve paralel bir korelasyon vardır” ifadelerini kullandı.
