Yer bilimci Prof. Dr. Naci Görür, katıldığı Habertürk yayını sırasında beklenen İstanbul depremiyle ilgili çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Görür, İstanbul'daki her üç konuttan ikisinin yıkılacağını ve en az 16 milyon kişiden yüzde 20’sinin risk altında olduğunu belirtti. Ayrıca, "İstanbul depreme yeterince hazırlanmıyor, bir hazırlık varsa da bu raporlama dışında halka sunulmuyor, görünen bir şey yok" dedi.

Deprem-16

''Gençlere eğitim verilmeli''

"Depreme karşı bilinçlendirmek için 24 saat halka yayın yapılmalı, anaokulundan liseye kadar gençlere eğitim verilmeli" diyen Görür " Türkiye'yi depreme hazırlayacak bir bakanlık kurulmalı, bazı şeylerden kısılıp buraya bütçe ayrılmalı, hükümetler değişse de önemi değişmemeli. Deprem olacak mı olmayacak mı diye uğraşmayın, 13 milyon yıldır oluyor, buraları depreme dirençli yapın, rahat edin" şeklinde konuştu.

''Yakınlarında deprem olacak''

Öte yandan, İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi'nde görevli öğretim görevlisi Prof. Dr. Himmet Karaman, olası İstanbul depremi hakkında dikkat çekici bir açıklama yapmıştı. Karaman, "Fay hatlarının tür, uzunluk ve derinliklerine göre bu değişebilir. İstanbul'u etkileyecek Marmara'da bulunan fay hatlarının iki farklı kırılma senaryosu var. Bunlardan bir tanesi 100 yılda bir olması, bir tanesi 250 yılda bir olması. İki senaryoda da bizi yakınlarda deprem bekliyor diyebiliriz. Ne yazık ki bunu şu tarihte olacak demek şu an için mümkün ve doğru değil. Ama 30, 25, 10 yıllık periyotlarla bunların tahminleri yapılıyor. Bizler de yakın zaman içerisinde olmasını bekliyoruz. Ama net bir tarih vermek doğru değil" demişti.

''Yapıları sabitlemek gerekiyor''

Prof. Dr. Karaman, vatandaşlardan belediyelere, belediyelerden bakanlıklara ve hükümetlere kadar herkesin belirli sorumlulukları olduğunu vurgulayarak şu değerlendirmeyi yapmıştı: "Vatandaşlar olarak ilk önce evimizi risk alanına çıkıp evimizde deprem anında düşebilecek, yıkılabilecek, devrilebilecek yapılar, eşyalar varsa kontrol etmemiz ve bunları sabitlememiz gerekiyor. Kendi yanımızda bina yıkılırsa, içerisinde 3 günden fazla yaşayabilmemiz için su, yiyecek gibi malzemeleri bulundurmalıyız. Bir afet çantası bulundurmamız gerekiyor ki bina hasar görürse altında enkaz altında kaldığımız süre boyunca bunları kullanabilelim. Bir diğeri de eğer bina yıkılmazsa dışarı çıktığımızda da yanımıza ekstra malzeme olarak kullanabilelim. Vatandaşlar için bunlar en önemli sorumluluklar."

Kaynak: Haber Merkezi