İzmir’de türüne rastlanmayan bir dolandırıcılık vakası yaşandı. Sigorta şirketinin yönetim kurulu başkanı K.G. tarafından gerçekleştirilen yasa dışı işlemler, sadece şirketin değil, kamu kaynaklarının da büyük bir zarara uğramasına yol açtı.
K.G.'nin, batık durumda olan şirketin çoğunluk hisselerini hukuka aykırı şekilde devralıp, şirket sermayesini zimmetine geçirerek ve sahte işlemlerle paraları kendi hesabına aktararak 100 milyon TL'lik kamu zararına neden olduğu belirlendi. İşte detaylar...
100 Milyon TL’lik Kamu Zararına Neden Olundu!
İzmir'de İzmir Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin yürüttüğü soruşturmada, borçları nedeniyle batık durumda olan bir sigorta şirketinin çoğunluk hisselerini hukuka aykırı şekilde devralan ve şirketin sermayesini zimmetine geçiren K.G. isimli yönetim kurulu başkanının, 100 milyon TL'lik kamu zararına neden olduğu tespit edildi. Ekipler, 11 şüpheliyi gözaltına aldı.
Yürütülen soruşturma kapsamında, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun denetiminden kaçmak amacıyla, denetim sınırının altında yapılan birçok havale ile şirket sermayesinin belli başlı firmalara mal ve hizmet alımı bahanesiyle aktarıldığı belirlendi.
Hortumlanan bu meblağların daha sonra K.G.'nin özel hesaplarına aktarıldığı tespit edildi. Şirket adına düzenlenen faturalar incelenirken, K.G. ve yönetim kurulu üyesi T.E. ile ailelerinin otel konaklama, hastane masrafları, kıyafet, plaj hizmetleri ve ev tadilat giderleri gibi kişisel harcamalarını şirketin parasından ödedikleri de ortaya çıktı.
K.G., şirketin bütçesinden yaklaşık 180 bin TL harcayarak kendisine 'Yılın İş Adamı' ödülü aldırdığı da yapılan incelemeler sonucu ortaya çıktı. Şirket çalışanlarının IP telefonları üzerinden gerçekleştirdikleri görüşmelerde, bu ödemelerin ardından "O yiyor, stresini biz çekiyoruz" şeklinde ifadeler kullandıkları tespit edildi.
Sigorta şirketi yöneticilerinin yaklaşık 15 milyon TL’yi doğrudan zimmetlerine geçirdikleri ve kendilerine yakın şirketlere 'yol yardım', 'yedek parça' ve 'acente masrafı' gibi gerekçelerle piyasa fiyatlarının çok üzerinde ödeme yaptıkları belirlendi.
