Fransızca’dan dilimize yerleşen sömestre başladı. Bu garip kelime yerine yarıyıl tatili, Onbeş günlük ayrılık, uzun ara tatil falan denilebilir. Ben küçükken Şubat ayına denk geldiği için Şubat tatili de denirdi. Neyse bir şekilde tatile girdik deyip, giriş kısmını bitirerek gelişme kısmına gecelim.

Yarıyıl tatili süresince trafik daha rahat olacak, otobüs ve metro sakin, sokaklar cıvıl cıvıl... Bir de kar yağsa ne güzel olur değil mi? Kardan adam yaparız burnuna havuç takarız. Güzelde bir atkı... Geçen gün Netflix de güzel bir film vardı kardan adam canlanıyor ve kasabaya eğlence katıyordu. İzleyin.

Evet kar neşe demek... Tahtanın üstüne oturup, kaymak demek... Kartopu, kardan adam, Penguen gibi yürümek... Aman kaymadan gideyim derken kendini yerde oturur bulmak... İzmir maalesef kara hasret... En son 2017’de yağmıştı. Herkes İçin Acil Sağlık Derneği Başkanı Dr. Ülkümen Rodoplu nasıl yürümek gerektiğini Ege Tv stüdyolarında anlatmıştı. İnsanlarda kayıp bir taraflarını kırmamak için paytak paytak yürüdü.

MBA OKULLARI’NDA PARTİLEDİK...

MBA OKULLARI’NDA PARTİLEDİK...

Geçen gün MBA Okulları kampüsünde yarı yıl tatiline merhaba partisine katıldık. Kar yağdırıldı. Çocukları ve ebeveynlerini görmeliydiniz. Sucuk Ekmek tadı damağımızda kaldı. Marshmallow denen plastikten hallice şekerlemeyi variller içinde yanan ateşte pişirdik. Patlamış mısırın keyfini çıkarıp, pamuk şeker ile çocukluğumuza döndük.

Dj’nin çaldığı şarkılara eşlik ettik. Oynadık, eğlendik. Bu arada bu atmosfer Radyo Ege frekanslarından dinleyicilere yayıldı. Yıldızlarımız Mustafa Karslıoğlu ve Balamir Yıldız canlı yayında okulun yöneticileri ile esprili bir program yaptılar. Bir ara kampüste birbirimizi kaybettik. Dışarda dondurucu bir soğuk varken bazı öğrenciler olimpik yüzme havuzunda yüzüyordu. Fenerbahçe Yüzme Takımı da antremanlarını burada yapıyor.

40 bin m2 bir alan... Velilerde bahçede spor yapıyormuş. Survivor parkuru, 2 futbol sahası ve birçok alternatif alan var. Bazı öğrenciler okulda kalmayı sevdikleri için bahçeye çadır kurmuş kamp yapıyor. Ben de emeklilik günlerimde öğrencilik hayatıma geri mi dönsem acaba?

KALİTELİ ZAMAN GEÇİRELİM...

KALİTELİ ZAMAN GEÇİRELİM...

15 gün çocuklarla yan yana güzel saatler geçireceğiz. Onlar odalarında bilgisayarın başında, biz elimizde telefon mesajlarda, televizyon karşımızda... Arada bağıracağız. “Aleyna yeter artık oyun oynadığın hadi biraz da kitap oku!” Biz elimizden kitabı düşürmediğimiz için Aleyna kitap okumuyor. Ah şu kuşak farkı olmasa ne güzel yaşayacağız. Yaşlanınca aksi bir ihtiyar olacak mıyım acaba? Neyse ki bizim çocuklar büyüdü. Tunca 27, Arda 19... Bu 15 gün cep telefonu kenara bırakıp, hatta televizyonu kapatıp sohbet etsek fena mı olur.

“Ama Uzak Şehir yeni bölüm bugün” Çocuklar uyuyunca tekrarını izleyebiliriz. Ancak zaman geri gelmiyor ve çok hızlı akıp gidiyor. Çocuklarımızla kaliteli zaman geçirelim. İş stresinden sonra evde iletişim bozukluğu yüzünden doğan tartışmalar hayatımızı daha da karartacak. Onun yerine içimizi birbirimize dökelim. Konuşarak çözülemeyecek hiçbir problem yoktur.

BİZİM EVİN HALLERİ...

karne heyecanı

Bizim evde öğrenci kalmadı desem yalan olur. Arda üniversitede... İstanbul’da dedoş ve babaanne ile mutlu mesut yaşıyor. Amcası ile arkadaş modunda... Sınavları Çarşamba bitecekmiş. Gelecek 15 gün beraber olacağız.

Annemin ve kardeşimin Pazartesi doğum günü anne kendi doğum gününde kardeşimi doğum günü hediyesi olarak doğurarak bana hayatımın kazığını attı. Babam da bir günde iki doğum gününü aradan çıkaracak. Annem ve kardeşime biz de hediye olarak Arda’yı gönderdik daha güzel bir hediye mümkün mü?

SEVGİLİLER GÜNÜ YAKLAŞIYOR.

Sevgililer Günü’ne bir ay gibi bir zaman kaldı sevdiceğinize ne alacaksınız? Nerede bu kutsal günü kutlamayı düşünüyorsunuz? En Gurme mekan nerede? Sürprizli, konaklamalı alternatifler neler? Araştırmaya başlatalım. Bir daha ki yazımda birkaç ipucu veririm.

YAZAR EVİ...

En sevdiğim olay yazdığım yazılar sonrası gelen yorumlar. Çarşamba günü yazımda Merhaba Sohbetleri’nde Konak eski Başkanı Dr. Hakan Tartan ve Gülşah Elikbank ile geçirdiğim değerli saniyeleri yazmıştım. Tartan Yazar Evi projesinden bahsetmiş. Yok olduğunu söylemişti. Çok sevdiğim ve birçok başkan ile birlikte Başkan Yardımcısı, Özel Kalem Müdürü görevlerinde bulunan ama son dönemde belediyeden ayrılan Mehmet Yunak aradı.

Sema Pektaş Başkan zamanında Tarık Dursun K. Evi olarak açılan yazarevi pandemi nedeni ile hizmet verememiş. Abdül Batur başkanım da Kadın Sığınma Evine döndürmüş. Asansör’ün oradaydı yanlış hatırlamıyorsam o sokak ne kadar hareketlidir. 39 Derecede Aşk Kumru ile Fatih dans ediyordu.

İzlemediyseniz izleyin... Bu arada Yazar Evi Basmane’de Semt Evinde duruyormuş. Sömestre zamanı çocuklarla şöyle ufak bir İzmir turu yapmaya ne dersiniz? Altın Üçgenden başlayın. Agora, Kemeraltı, Basmane, Kadifekale... Oyuncak, Radyo, Kadın, Karikatür Müzelerini de ihmal etmeyin.

AÇIN RADYONUZUN SESİNİ...

Evet sonuç bölümüne geldik. Kısa bir köşe oldu. Bu kez tadımlık... Az ve sık ye diyor diyetisyenim. Üstadlarım da az yaz sık yaz diyor. Neyse... Yarın Manisa’dayız. İzmir Ege Medya Platformu üyeleri ile yoğun bir programımız var. Akşam evin yolunu bulabilecek miyiz? Bakacağız... Yunus Emre Belediye Başkanı Semih Balaban da ziyaret listemizde... Başkanı özlemiştim. Ayrıntıları Pazartesi yazarım. RADYO EGE’de Yalın söylüyor.  

“Eski fotoğraflar
Mutlu gülen iki yüz
Merdivende sarılmışız
Hiç bırakmayacak gibi
Adım adım eksildik
Nedenini ben anlamadım
Sormaya korkar oldum
Yıllandık diye mi yıprandık
Yaşlandık diye mi paslandık
Güvenme bu kadar aşkıma
Hiç öyle sağlam da değilsin...”
 

DAİMA GÜLÜMSEYİN...