Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, katıldığı bir televizyon programında Mart ayında Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ile yapılan "Türkiye Yaşlı Profili" araştırmasının sonuçlarını paylaştı. Araştırmaya göre, Türkiye’nin yaşlı nüfusu son beş yılda yüzde 21,4 oranında artmış durumda. Göktaş, bu artışın demografik yapının önemli bir değişimi yansıttığını belirtti.
Doğurganlık oranlarının kritik seviyenin altında olduğunu vurgulayan Göktaş, TÜİK verilerine göre Türkiye’de doğurganlık oranının nüfusun kendini yenilemede gerekli olan 2,1 seviyesinin çok altında, yüzde 1,51 olduğunu açıkladı. Göktaş, bu oranın tüm dünyada gözlemlenen bir trendi yansıttığını ifade ederken, Türkiye’nin genç nüfus yapısının Avrupa’ya göre daha genç olduğunu da belirtti. Ancak, bu durumun bile bir alarm durumu oluşturduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanının bu durumu "varoluşsal bir tehdit" olarak nitelendirdiğini hatırlatan Göktaş, birçok Avrupa ülkesinin bu konuya özel meclis oturumları düzenlediğini söyledi.
"Eğer bu trend bu şekilde devam ederse..."
Göktaş, doğurganlık oranlarının bu şekilde devam etmesi halinde, "Eğer bu trend bu şekilde devam ederse 20-25 sene sonra biz yeterince askere gönderecek genç bulamayacağız" dedi. Bakan Göktaş, genç nüfusun artması ve doğurganlık oranlarının yükselmesi için geniş kapsamlı çalışmalar yaptıklarını belirtti. "Bunu sadece bizim Bakanlığımız üzerinden değil çok yönlü olarak, tüm paydaşlarla işbirliği içinde, bir devlet politikası olarak ele almak zorundayız" ifadesini kullandı. Bu amaçla, Çalışma ve Sosyal Güvenlik, Sağlık, Hazine ve Maliye bakanlıklarıyla birlikte bir çalışma grubu oluşturacaklarını duyurdu.
Göktaş, bu konuda akademik anlamda geniş çaplı saha çalışmaları yapacaklarını ve çalışma grubunun sahadan gelecek verileri, mevcut politikaları kullanarak kısa, orta ve uzun vadeli politikaları ortaya koyacağını belirtti. Ekonomik kaygıların çocuk yapma davranışını ertelediği yönündeki görüşlerin bazı ülke örnekleriyle çeliştiğini ifade eden Göktaş, "Bazı ülkeler maddi teşviklere rağmen doğurganlık oranlarını artırmakta zorlanıyor, bazı ülkeler ise demografik acil durum ilan ediyor" dedi.
"Tüm paydaşları dinlemeye devam ediyoruz"
Göktaş, popüler veya kulağa hoş gelen ithal politikalarla çözüm aramanın zaman ve kaynak israfına yol açabileceğinin altını çizdi. "Tüm paydaşları dinlemeye devam ediyoruz, ülke örneklerini ve politikaları detaylı inceledik" diyerek, Aile ve Nüfus Politikaları Daire Başkanlığı’nı haziran ayında kurduklarını hatırlattı. Bu birimin önleyici tedbirlerle sağlıklı aileleri koruma anlayışını benimseyeceğini belirtti.
Göktaş, her ailenin bir aile hekimi gibi her hanenin bir aile danışmanına sahip olmasını hedeflediklerini ve bu yönde bir çalışma başlattıklarını açıkladı. "Bununla ilgili çalışmamızı başlattık. Bu sayede mahalle mahalle ülkemizin sosyal risk haritasını çıkaracağız. Olası riskleri önceden görüp ona göre hareket edeceğiz. Böylece önleyici tedbirlerimizi de almış olacağız" dedi.
"Bugüne kadar 11 bin 257 çift başvurdu"
Aile ve Gençlik Fonu’na yapılan başvurular hakkında da bilgi veren Göktaş, "Bugüne kadar 11 bin 257 çift başvurdu. Gereken kriterleri sağlayan, eğitim, danışmanlık hizmetlerine katılan ve resmi nikahı gerçekleşen 2 bin 386 çifte toplam 357 milyon 900 bin lira ödeme gerçekleştirdik" şeklinde konuştu. Ayrıca, deprem bölgesinde başlatılan projeye doğum oranlarının en düşük olduğu Zonguldak, Bartın ve Karabük’ün de ekleneceğini duyurdu.