Genç MÜSİAD Başkanı Cahit Ertemel, Türkiye’nin döviz rezervlerinin önemli bir artış gösterdiğine dikkat çekti. Özellikle Merkez Bankası'nın aldığı doğru adımlar ve uygulanan reformlar sayesinde yabancı yatırımcıların Türkiye’ye yeniden ilgi göstermeye başladığını ifade etti. “Son yıllarda piyasayı terk eden yabancı yatırımcılar, Merkez Bankası’nın doğru adımları sonucu yeniden dönmeye başladı. Bir dizi reform, Türkiye’yi yatırım yapılabilir yerel para birimi varlıklarına sahip ülkeler evrenine geri yerleştirdi. Hedge fonları ve diğer yatırımcılar son aylarda Türk lirasına milyarlarca dolar yatırım yapmaya başladı” diyen Ertemel, fon yöneticilerinin ekim ayından bu yana Türkiye’ye yaklaşık 24 milyar dolar yatırım yaptığını belirtti.
Döviz rezervlerinde kayda değer artış
Ertemel, döviz rezervlerinin bir göstergesi olan net dış varlıkların Mayıs 2023 seçimlerinden hemen sonra eksi 21 milyar dolardan yaklaşık 38 milyar dolara çıktığını vurguladı. “Net dış varlıklar, Mayıs 2023 seçimlerinden hemen sonra eksi 21 milyar dolardan yaklaşık 38 milyar dolara çıktı” diyen Ertemel, uluslararası para girişlerinin Türkiye’nin azalan döviz rezervlerini yeniden inşa etme çabalarına büyük katkı sağladığını belirtti.
Suudi mevduatının iadesi ekonomik güveni artırdı
Türkiye’nin ekonomik güven göstergelerinden biri olarak 5 milyar dolarlık Suudi mevduatını geri iade ettiğini açıklayan Ertemel, bu hamlenin daha geleneksel para politikasına geçişten bu yana kaydedilen ilerlemeyi vurguladığını ifade etti. “Türkiye, en son ekonomik güvenin göstergesi olarak 5 milyar dolarlık Suudi mevduatını iade etti. Bu hamle, daha geleneksel para politikasına geçişten bu yana kaydedilen ilerlemeyi vurguluyor” diyen Ertemel, Suudi Kalkınma Fonu ile Mart 2023’te imzalanan mevduat anlaşmasının karşılıklı mutabakatla feshedildiğini belirtti. Bu kararın, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Mayıs 2023’te yeniden seçilmesinin ardından ülkenin daha geleneksel politikalara yönelmesinin bir işareti olduğunu ifade etti.
Kalıcı refah artışı beklentisi
Ekonomik büyüme konusunda geçmiş başarılarına da atıfta bulunan Ertemel, 2002’den 2012'ye kadar olan dönemde Türkiye ekonomisinin yüzde 64 büyüdüğünü ve kişi başına düşen GSYİH’nın yüzde 43 arttığını hatırlattı. “2002’den 2012'ye kadar olan dönemde ekonomi gerçek anlamda yüzde 64 büyümüş ve kişi başına düşen GSYİH yüzde 43 artmıştı. Ekonomi programını kararlılıkla uygulayarak yeniden kalıcı bir refah artışı sağlanacağına olan inancımız tamdır” şeklinde konuşan Ertemel, mevcut ekonomik programın Türkiye’nin refah seviyesini artıracağına olan inancını yineledi.