Havaların ısınmasıyla birlikte, parklarda ve açık alanlarda köpeklerin ve çocukların koşuşturduğunu görmek oldukça yaygın bir manzara haline geliyor. Ancak, bu keyifli etkinlik, bazen beklenmedik sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Özellikle, büyük ırk köpeklerin, yemek sonrası aşırı koşuşturması, mide dönmesi riskini artırabiliyor.
Peki, mide dönmesi nedir? Köpek sahipleri bu durumu nasıl önleyebilir ve köpeklerini nasıl koruyabilirler?
“Köpeklerde mide dönmesi; tıbbi terimi ile "GDV- Gastrik Dilatasyon Volvulus" veya "mide torsiyonu" olarak bilinen, acil tıbbi müdahale gerektiren ciddi bir durumdur. Bu durumda, köpeğinizin midesi, anormal bir şekilde genişler ve ardından kendi ekseni etrafında dönmeye başlar” diyen Veteriner Hekim Uğur Selin Çelikten, “Mide dönmesi, mide ve bağırsakların kan akışını engelleyebilir ve ciddi sonuçlara yol açabilir” açıklamasında bulundu.
Mide dönmesinin genellikle büyük ırk köpeklerde görüldüğüne dikkat çeken Uğur Selin Çelikten konuşmasını şöyle sürdürdü: “Büyük ırk köpekler, derin göğüslüdürler ve mide, bu derin karın boşluğunun içinde bağlarla karın boşluğuna yapışıktır. Özellikle yemek yedikten sonra koşma veya egzersiz yapıldıktan sonra görülen bu durum, mide doluyken hasta hareket ettiğinde; mide karın boşluğunda adeta bir salıncak gibi sallanmaya başlar ve döner. Söz konusu dönmeye bağlı damarlar sıkışır, dolaşım bozulur ve mide şişerek diğer organlara baskı yapar. Hatta diyaframa ve akciğerlere de baskı olduğu için solunum bozulur. Köpeklerin şok organları mideleri olduğu için, hasta çok hızlı bir şekilde kötüleşir ve şoka girer. Ağızdan ve burundan salya ve köpükler gelir ve sevimli dostumuz öğürür, ama kusamaz. Genel durumu çok hızlı bir şekilde kötüleşir, halsizleşir, karın şişer, mide gazla ve sıvıyla dolmaya başlar. Mide dönmesi acil müdahale gerektiren hastalıklardandır ve günler değil saatlerle yarıştığımız türden bir vakadır. Eğer uzun süre tedavi edilmezse dalakta da dolaşım bozulur ve mide cerrahisi yapılırken dalakta nekroze olduysa dalağı da almak gerekebilir.
Köpeğinizin mide dönmesi olduğunu anlamanın bazı belirtileri şunlar olabilir:
Kusma: Hasta öğürür, ancak kusamaz. Ağzından, burnundan sıvılar gelebilir; bu sıvı mide içeriği gibi de olabilir, sarı safra veya köpüklü de olabilir.
Karında şişlik ve nefes düzensizliği: Midedeki dönmeye bağlı, midenin içindeki sıvılar ve gazların da etkisiyle dilatasyon dediğimiz şişme meydana gelir. Mide hemen diyaframın altında bulunduğundan; buradan kalp ritmini ve nefes alışverişini düzenleyen sinire baskı yapıp kalp ritminin hızlanmasını sağlar. Ayrıca şişen mide akciğerlere de baskı yaparak solunumu zorlaştırır.
Yemek yememe su içmeme: Hastanın midesi, dönmeye bağlı girişi ve çıkışı kapandığı için; yemek yemeyi ve su içmeyi reddeder.
Diş etlerinde soluklaşma hatta morarma: Midenin dönmesine bağlı bölgedeki damarlar boğulur ve dolaşım bozulur hasta hızla şoka girer ve mukozalar renk değiştirir.
Halsizlik: Sevimli dostumuz saatler, hatta dakikalar içinde kötüleşir ve gittikçe daha da halsiz olur.
Uğur Selin Çelikten’in verdiği bilgiye göre; mide dönmesi sorunu daha çok 40 kilo ve üstü köpeklerde görülüyor. “Çok yemek yedirmek ya da hastanın çok su içmesi mide dönmesine davetiye çıkartabiliyor” diyen Çelikten, “Mide su veya yemekle doldurulduktan sonra köpeklerinize egzersiz yaptırmayın. Derin göğüs kafesli büyük ırk bir köpeğiniz var ise, yemek yedikten sonra koşturmayın. Mama içeriğini çok dikkatli seçin, mide asidini yükseltici gıdalardan veya midenin şişmesine sebep olacak şişkinlik yapıcı gıdalardan uzak durun. Yemeğin hızlı bir şekilde yenmesine engel olun” uyarısında bulunuyor.
Uğur Selin Çelikten mide dönmesi vakalarına dair teşhis ve tedavi yöntemleri ile ilgili ise şu bilgileri veriyor: “Biz kliniğimizde can dostlarımıza mide dönmesi vakalarında ilk önce, belli pozlarda röntgen çekiyor ve tedavi sürecine başlıyoruz. Mide dönmesi vakaları, acil müdahale gerektirir evde tedavi mümkün değildir.”
GDV nüks edebilen bir hastalıktır!
Köpeğinizin midesi ileride yeniden dönebilir. Bu yüzden bu cerrahi, tecrübe ve bilgi gerektiren bir cerrahidir. Ben kliniğimde bu cerrahiyi yaparken; Viyana’daki cerrahi kampında öğrendiğim ameliyat süresini kısaltan teknikleri uygulamanın yanı sıra GASTROPEKSİ dediğimiz mide duvarını karın duvarına sabiteme yöntemiyle ameliyatı kombinleyerek midenin karın boşluğunda bir salıncak gibi sallanmasının önüne geçiyorum. Bu sayede GDV ameliyatı yaptığım bir hastada kesinlikle nüks gözlenmiyor.”
