Gündemdeki ‘’Yenidoğan Çetesi’’ yle ilgili yaşanan bebek ölümlerinin yetersiz denetimden kaynaklandığını söyleyen Özyurt, ‘’Sağlıkta özelleştirmenin nihai sonucu bu yaşananlar, insani değerlerini kaybetmiş kişilerin aç gözlüklerinden gelinen nokta yaşadıklarımız. Denetimlerin yetersiz olması da olayların boyutunu vahimleştiriyor’’ dedi.
Sağlık hizmeti almak anayasal bir haktır
Türk Tabipler Birliği bünyesinde hafta sonu Aydın’da bir toplantı yaptıklarının belirten Özyurt; ‘’Hepimizi üzen, yaralayan bebek ölümleriyle ilgili ayrıntılı konuşuldu. Doğal olarak yasal bir süreç var. Tam olarak nasıl bir yöntemle olayı gerçekleştirmişler, tıbbı anlamda neler yanlış yapılmış, bebeklerin ölümü neden ve nasıl gerçekleşmiş. Bunların hepsinin takipçisi olacağız. Olayda suçu olanlarında en ağır ceza almaları için çaba sarf edeceğiz. Bununla ilgili basın açıklamasını da yaptık’’ diye konuştu.
Yaşananlar sağlıkta özelleştirmenin sonuçları
Sağlıkta özelleştirmenin bu kadar teşvik edilmesinin daha fazla para kazanmak isteyen ve bunun için etik değerleri gözetmeyenlerin de sektörde yer almasının önünü açtığını ifade den Özyurt, ‘’Özel hastaneler tabii ki olmalı ancak bu sağlıkta olması gereken başvuru basamaklarını yok ederek, kamu hastanelerini hem ekipman hem kadro açısından eksik bırakarak yapılırsa bir de üstüne üstlük yeterli denetim yapılmazsa bu ve buna benzer olaylarla daha çok karşılaşırız. Sağlıkta son yıllarda izlenen politika yanlış. Sadece özel hastaneler açısından değil, kamu hastanelerinin ihmal edilmesi başlı başına sorun. Devasa şehir hastaneleri onlara ödenen kiralar, onların giderleri hepsi sorun. Bir şey ne kadar büyük olursa giderde o kadar büyük olur. Oysa sağlıkta asıl yapılması gereken basamak sisteminin doğru işlemesi. Başı ağrıyan, ya da soğuk algınlığı olan ve Aile Hekimi^’nin ya da poliklinik hizmetiyle halledilecek bu işin bu basamaklar atlanarak yürütülmeye çalışılması hem yükü arttırıyor, hem de özel hastane tarafında gereksiz test ya da tedavilerin yapılarak SGK’nın yükü artırılıyor’’ dedi
Yurt dışı için her gün 2-3 doktor odaya başvuruyor
Sağlık çalışanlarının yurt dışına gitmesinin önüne geçilecek tedbirlerin alınması gerektiğini kaydeden Özyurt; sözlerini şöyle sürdürdü; ‘’Dünyada en pahalı eğitim Tıp eğitimi bir doktoru yetiştirmek için büyük yatırım yapıyorsunuz. Sonra o doktora yeterli maaş ve sosyal hakları sağlamazsanız, bir de işin içine gelecek kaygısı girerse bugün yaşadığımız beyin göçü kaçınılmaz. Birde sizin Tıp eğitiminizin dünya standartına yakın olduğu kabul görmüşse tabii ki Türk doktorlarını aynı şekilde diğer sağlık çalışanlarını herkes ister. Bir uzman doktorun maaşı lise mezunu olmanın yeterli olduğu diğer mesleklerdeki memurlarla aynı düzeyde olması bir handikap. Hemen hemen her gün odaya 2-3 doktor arkadaş ‘’İyi hal kağıdı’’ almak için başvuruyor. Bu kan kaybı durdurulmalı. Oluşan açık Suriyeli ya da başka milletten sağlıkçılarla kapatılamaz. Mesela Aile Hekimlerinin gelirlerini azaltacak bir düzenleme hazırlanıyor, daha tam içeriğini bilmiyoruz. Mevcutta Aile Hekimlerinin üzerinde zaten vergi yükü sorunu var. Şimdi primlerin azalması, performans değerlendirme kriterlerinin değişmesi söz konusu bu da ilk basamak sağlıkta yeni sorunlara yol açacaktır.’’
