İster yerel iktidar olsun ister merkezi iktidar olsun değişmez…
İl başkanlığı koltuğu ateşten gömlek giymek demektir.
Bütün gözler üzerinizdedir, altınızda güçlü bir örgüt, üzerinizde Genel Merkez baskısı, medyanın ilgisi hiç bitmez.
İzmir siyasetine yön vermek için bu ateşten gömleği hemen hemen aynı dönemde giyen iki isim çıkıyor karşımıza.
Bir tarafta AK Parti adına Bilal Saygılı, diğer tarafta CHP adına Şenol Aslanoğlu.
Bilal Saygılı ve Şenol Aslanoğlu arasındaki rekabette açık ara Saygılı ismi öne çıkıyor diye düşünüyorum…
Kerem Ali Sürekli gibi çalışkan bir siyasetçinin ardından o koltuğu bu kadar başarıyla doldurmak her babayiğidin harcı değildir.
Bilal Saygılı çok kısa bir sürede bayrağı sadece taşımadı, bütün teşkilatına biz İzmir’e AK Parti bayrağını neden asamayız noktasına getirdi.
Bu düşüncenin zihinlere yerleşmesi çok ama çok önemli.
Teşkilatına bu kadar kısa sürede hakim olmanın altında Saygılı’nın MÜSİAD’da geçirdiği başarılı dönemin getirdiği tecrübe eminim çok büyük rol oynamıştır.
Son dönemde 12 ilçede başkan değişti, parti tabanında en ufak bir tartışma yaşanmadan kelimenin tam anlamıyla tereyağından kıl çeker gibi bir değişim yaşandı ve bu başarılı hamlenin altında çok net bir şekilde Bilal Saygılı ismi öne çıktı.
Parti tabanında morallerin bu kadar yüksek olmasının altında Bilal Saygılı ve ekibinin verdiği özgüvenin etkili olmadığını söylemek mümkün değil.
Önümüzde çok kritik bir yerel seçim süreci var ve an itibarıyla AK Parti kanadında işler yolunda.
CHP’de ise tam tersi bir görüntü var.
Tekmelerin, yumrukların konuştuğu, partinin Genel Başkan Adayı Özgür Özel’in konuşmasına sloganlarla izin verilmediği bir kongreye tanık olduk.
Şenol Aslanoğlu’nun atamayla geldiği koltukta seçimle gelmiş olması elini güçlendirmesi gerekirken bugün itibarıyla parti tabanında ‘kırgınlık, öfke, hayal kırıklığı’ hakim.
İYİ Parti’nin Ümit Özlale’yi aday göstermeyi düşündüğü bir dönemde İzmir’de kaç ilçenin CHP’nin elinden kaçıp gidebileceği konusunda kafalar gerçekten çok karışık.
Önümüzde çok dikkatle takip edilmesi gereken bir dönem var.
İzmir’de bütün dengelerin değişebileceği, bütün ezberlerin bozulabileceği bir dönem olur mu sorusu cevap bekliyor.
Bu döneme Şenol Aslanoğlu liderliğinde birleştirici değil bölücü olduğu bir kongre yaşamış CHP’yle, Bilal Saygılı liderliğinde sessiz ancak derinden büyük bir atılım yapan AK Parti damga vuracak.
CHP’nin yeni yönetimi parti tabanında coşku yaratmaktan uzak bir görüntü çiziyor.
‘Abi formülünü’ yaşama geçiremedikleri için kongreden kan kaybederek çıktılar.
AK Parti’de Bilal Saygılı’nın yönetimde yapacağı değişiklikle muhteşem bir ekip kurabilirse bu rekabette AK Parti CHP’ye ummadığı bir darbe vurabilir.
Seçmen İzmir’de 1 Nisan şakasına hazırlanıyor Eğer doğru hamleler yapılmazsa bir çok ilçe belediyesi cumhur ittifakına geçebilir.
Böyle bir tabloda başarının aslan payı da kuşkusuz Bilal Saygılı’da olacaktır…
