Yaprak kımıldamıyor sözü  aslında bir çok şey için kullanılırken ikinci el otomobil sektöründe de çok kullanır olduk. Buna neden olarak gösterilen faiz oranları kredi çekmeyip elindeki mevcut nakiti bile buna ekleyebiliriz.
Araç almak bazen ihtiyaç bazen de yatırım aracına da dönüşüyordu. Al- satçıların da hatta önüne geçmek için aynı yıl içerisinde belirli sınırlamalar getirilmişti.
Gel gelelim araçlardan alınan ÖTV oranları da hayli otomobillerin fiyatını sıfır araçlarda acayip fark ettiriyor. Engelli araç alımı da bitti bitiyor, Çin'den gelen uygun fiyatlı araçlarda da tıpkı yurt dışı telefonlarda olduğu gibi ek vergi söz konusu olunca yaprak kımıldamıyor tabii ki... 

7 TEMMUZ ALARMI... 

7 Temmuz sonrası 
Tüm araçlarda: Akıllı hız yardımı, geri görüş kamerası ve arka park sensörü, ani frende yanan flaşörler, kaza veri kaydedicisi, sürücü yorgunluk algılama sistemi. Arabalar ve kamyonetlerde: Şerit takip asistanı ve acil durum frenleme asistanı. Otobüs ve kamyonlarda: Olası kör noktaları daha iyi tespit etmeye yönelik teknolojiler, yaya ve bisikletliler için çarpışma önleme teknolojisi, lastik basıncı izleme sistemi gibi bir çok özelliklerin olması aslında insan hayatı ve trafik kazalarını oldukça azaltacak gibi dursa da bu özelliklerin başlangıç paketinde zorunlu tutulması elbette biz tüketicilere yansıyacaktır.

Gerçekten de araç fiyatları bu konu da işin neresinde olurlar, sıfır araç ve ikinci el de bunların yansımaları nasıl olur? Birlikte göreceğiz. Bu konu da herkesin bir öngörüsü elbette var ve bende bu konu da fikir sahibi olanlara kulak verdiğim de görüyorum ki herkes tedirgin veya tabiri caizse kulağının üstüne yatıyor ve bekliyor işte bu yüzden de yaprak kımıldamıyor bu sektörde. Almak kadar elinizde ki aracı yenilemek istediğinizde de aynı handikaplar devam edecek tabii ki. Çünkü yeni araçlarda istenen emniyet donanımları yarın öbürgün olumlu netice vermiyor ve bunun sebebi de piyasa da ki trafik de olan bu donanımlara sahip olmayan araçlar hedef gösterilecektir. Ve orada da yeni sürpriz kararlar gelebilir mi gelirse de bunun altından kalkılabilir mi? Kim daha çok zarar görür gibi bir sürü soru işaretleri de oluşacaktır.

Her şey araç almakla da bitmiyor malum akaryakıt fiyatlarında ki dalgalanmalarda ortada... Elektirikli araçlar için özel başlık açsak günlerce farklı farklı fikirleri de masaya yaptırabiliriz ama öyle bir hal aldı ki kesenize uymuyorsa öncelik sonrası sağlık olmuş durumda. Yeni benzinli ve hibrit araçlarda motor güçü ve tasarruflu motorlar yeni teknolojilerle gelse de onlarda yine fiyatlara yansımak durumunda. Hep işte ara ara duyarsınız şu fiyatın altında sıfır araç bir tek şu Marka ve model de var diye ve genel de keseye uygun hareket edilirken  şimdi ayağımızı sadece yerden kessin durumumu da maalesef lükse girmiş durumda... 
Piyasaların yeniden canlanması için faiz oranlarına her ay bakarsak yüzde elli de sabitlenmiş gibi gözükse de yavaş yavaş bu faiz oranları da bu yıl bitmeden düşmeye başlayacak gibi duruyor. 

Bir tabir daha vardır ya araban mı var derdin var diye şimdi arabası olmayanın da derdi yine araba piyasasından dertli yani dert aynı araban olsun olmasın. Büyük şehirlerde yaşam standartlarında araç sahibi olmak lüks sayılmamalıyken ne yazık ki doğrultamadığımız belimiz olunca Arafda kaldı. Ne lüks ne değil öylece duruyor. Fikri olan çok akıl veren çok ama kimse bilmiyor tam olarak ne yaşanacağını ve dolayısıyla da yaprak daha ne kadar bu piyasa da kımıldamayacak bu sorunun yanıtı net bir şekilde kimse de yok. Öngörü ise çok hemde olumlu olumsuz iki şekilde. 

Hala Yurt dışında çalışmaya gidenler ne iş yaparlarsa yapsınlar hep lüks bir otomobille memleketlerine dönüyorlar. Bakın hala diyorum demek ki ülke ekonomisi tüm dünya da inişli çıkışlı iken yine en çok zararı bizim vatandaş görüyor. Benim nedense bu yıl bitmeden bu işin düzeleceğini öngörüyorum dayanak olarak da gelişen ve değişen dünya politikasının ekonomiye olan yansımalarında geriden gelsek bile ayak uydurma zorunluluğumuzun etkili olacağını düşünüyorum. İşte o zaman dal da yaprak da kımıldayacaktır. Otomobil sektöründe ki bu kriz ancak böyle aşılacaktır. Gelişen dünya ya ayak uydurma hep biraz geriden gelse de yansımaları fark edilecektir.

Ülkemizin otomobil sektörün de bu sürec de bir çok cazip kampanyalar da gördük hem sıfır hem de ikinci el piyasasında. Ancak faizler düştüğünde bu kez bu fırsatları bu şekilde göremeyebiliriz. Doğru yatırım aracı mı? Peki ev ya da araç almak mı? derseniz bu konuda alınmış alınmıştır mevcudu korumak bile doğru hamledir. İmkanınız varsa asla şöyle düşünmeyin araç alacağıma faiz daha fazla getirir orada dursun. Çünkü faizler düştüğünde aynı fiyat skalası olmayacaktır.

Şimdi bir taraf da esnaf bir taraf da araç almak isteyen vatandaş ve malum ekonomik durumumuz. Yaprak kımıldasın istiyorsak taşın altına hepimiz yüreğimizi dahi koyarak piyasaya yeniden canlılık katıp arz talep ilişkisini dengelemek için birlikte harekete geçmemiz gerekiyor. Mevcut durumda yine birlikte bir sessizliğe ölü toprağı serpilmiş misali beklemekte bir yere kadar. Yastık altı altın da uzun vadede hala olumlu olsa da yatırım konusun da canlılık adına piyasalar da bir hareketlilik ancak birlikte alacağımız bir durum.
Zor günleri hep birlikte aşacağız. 
Vesselam…..