İzmir Ege Medya Platformu Üyeleri ile iki ziyarette bulunduk. Yaz aylarında biraz ara verdiğimiz buluşmalar kışın daha yoğun olacak. Bazen bir kanaat önderiyle Ege’ye bakarken bazen de Ege’den doğan işletmelerin potansiyellerini yansıtacağız. Yönümüz hep güneş olacak günebakanlar gibi... HEP BERABER başarıya koşacağız.
GÜNEŞE DOĞRU HEP BERABER...
Bu arada hep beraber deyince, gazeteci dostlarım ekonominin altın kalemleri Sinan Doğan Nihat Delibaşı’nın yazdığı Enver Olgunsoy’un hayatından yola çıkan “HEP BERABER” kitabı aklıma geldi. Geçtiğimiz gün güzel bir etkinlikte dostlarla buluşuldu. Kitap, eczacılık, eğitim sistemi, tarım, tarıma dayalı sanayi, sanayi sitelerine bir bakışı yansıtıyor. Olgunsoy gerçek anlamda İzmir için mücadele veren iyi bir insan... İzmir kolonyaları ise bir efsane... Renkli yaşamını keşfetmek için hep beraber, Hep Beraber kitabını okuyalım. Kapakta güneşe dönen günebakan resmi çok yakışmış. Nereden buraya geldik. Geçen hafta önce İGC Karataş Lokali, sonra İstinyepark Penguen Kitabevi yazarları ve Enver Olgunsoy'u ağırladı.
GÜNEBAKANLAR...
Platforma geri dönelim. Nerede kalmıştık? Başa dönüp yazıyı okuyalım. Evet! ziyaretlerimizden bahsediyormuşum. Yaşlandık, geriye sayım sürüyor. Yılın en güzel gününe çok az kaldı. Şafak doğan güneş 12 Aralık saat 12.00’da 52 oluyorum. Ay! Daldan dala atlıyorum bugün... Günebakan olduk sonunda, çiğdem isteyen...
İL SAĞLIK MÜDÜRÜ İLE KAHVE KEYFİ...
Haftanın ilk günü sıcak ama yağışlı bir günde İzmir’in sağlığına dokunan isim Dr.M. Burak Öztop’u ziyaret ettik. Öztop bir süre İl sağlık müdürlüğü yaptıktan sonra Ankara’ya tayin edilmişti. Kısa bir süre önce tekrar İzmir İl Müdürü görevine getirilmesi sevinçle karşılandı. İzmir Ege Medya Platform Üyeleri olarak bir hayırlı olsun demek istedik. Sohbetin 40 yıl hatırı olsun diye kahve içildi. Böylece keyifli sohbetimiz ikiye katlandı. Dr. Öztop sağlık sektörünün durumu ve doğru bilinen yanlışlar hakkında bilgi verdi. “Neyim var?” uygulamasının hastanın zamanını boşa harcamasına engel olduğunu ve çok faydalı olduğunu gördüm. İl Müdürümüz Öztop'a başarılar diliyoruz.
HAYALLERİNİN PEŞİNDE BİR İNSAN...
İkinci ziyaretimiz İzmirlilerin yakından tanıdığı bir isim Ümit Ülkü oldu. 1965 yılından beri ticaretle uğraşan bir aile, çeyiz ve tekstil sektörünün parlayan yıldızı... Ülkü Çeyiz... Ürettikleri nevresim takımları, battaniyeler ile birçok aile uyudu. Ceylin Bebe, bebe kıyafetleri ve yorganları ile çocuklar büyüdü. Şimdi de Ülkea ile iğneden ipliğe ihtiyacınız olan her şeyi bulma imkanınız var. Özellikle mobilya ve aksesuarları konusunda iddialılar. Özel tasarım ürünlerde yaptırabiliyorsunuz. Siz alışveriş yaparken çocuklarınız oyun parkında oynuyor. Kahve ve özel kurabiyeler elinizin altında... Bahçe mobilyası, halı, beyaz eşya, genç odası, evinizin dekorunu değiştirmek hayalleriniz ile doğru orantılı... Hayal ettiğiniz her şey burada... 200 personel sizin mutluluğunuz ve hayallerinize kavuşmanız için çalışıyor, evinizi yeniliyor.
ÇALIŞKANLIK BULAŞICI...
Ümit Ülkü ve eşi Tülin Ülkü 25 kişilik bir gazeteci ordusunu evlerinde misafir eder gibi karşıladı. Önce 11 bin m2 alana kurulu mağazayı gezdik. Mutfak, oturma odası, salon, bahçe, çocuk odası, çalışma odası, banyo için birçok seçenek var. Beğenmezsen hayalini anlatıyorsun tasarımcılar çiziyor ve üretime geçiliyor. 5 bin m2 bir alan daha oluşturuluyor. Çok yakında Çiğli'de de hizmet verilecek. Orada ayakkabı da olacakmış. Yavaş yavaş ama emin adımlarla büyüyor ÜLKEA...
Özel tasarım ürünler uygun fiyat ve ödeme koşullarıyla sunuluyor. Senetle ödeme hala devam ediyor. Halılar bedavadan biraz pahalı... Özel hediyeler de var. Oturma odası alan çiftlere tek taş armağan ediliyor. Saatler ve üç boyutlu tablolar harika... Ben bir sevda beğendim. Dibi kuyuya açılıyor. Yaramazlık yapan kedileri kuyuya atabilirim. Yaşasın kötülük!
KAHVALTIYI DA SANATA DÖNÜŞTÜRMÜŞLER...
Daha önce Emniyet Müdürlüğü özel kalemize tanıştığımız Ayşe Hanım da kadroya katılmış. Ülkü ailesi ve Ayşe hanım tüm ekiple ilgileniyor. "Kahvaltı soğumasın mutfağa geçelim" diyorlar. “Kahvaltı da ne soğuyabilir ki!” diye düşünmeden edemiyorum. Mutfakta kahvaltı üstü bir olayla karşılaşıyoruz. Yumurta hiç bu kadar güzel olmamıştı. Ananas ile uyumlu çok özel bir çalışma, bir de mantarlısı var. Pizza gibi bir başka yumurta... Yumurtayı sanata dönüştürmüştür. Özel aşçıları misafirler için her an3 hazır... Gelen müşteri karnım acıktı derse mutfağa çıkılıyor. Şefim özel yumurtalı bir yemek ikram ediyor. Aşağıda çay ve kahvenin yanında kek, kurabiye, poğaça ikramı her daim hazır... Demek ki sadece bizi değil tüm müşterileri evlerinde hissettirmek ilk amaç. Alışveriş nasıl olsa bir şekilde olur. Önemli olan buradan mutlu ayrılmaları... Özel kahvaltımız bittikten ve Deniz ile gıybetimiz sona erince hep beraber (kitap için subliminal mesaj veriyorum. Eee bir zahmet...)
ZAMAN YÖNETİMİ HARİKA!
Ümit Beyin odasına çıkıyoruz. Odanın tamamı kupalarla süslü... Bunca işi arasında spora zaman ayırabiliyor. Milli sporcu, motorsporları ile ilgilendiğini biliyorduk. Şimdi de atletizme başlamış. Çekiç atma, yüksek atlama, gülle... Atletizmde de kupalar bekliyoruz. İleri sürüş eğitmeni aynı zamanda birçok iş insanına ders vermiş. Onun yetiştirdiği birçok milli sporcu kupalar kazandırmış ülkeye... Hep kendine bir iş yaratıyor. Eşi de en büyük destekçisi, tasarıma meraklı olan Tülin Hanım mağaza aksesuarlarının seçicisi ve yaratıcısı...
Ümit Ülkü, Platform Başkanımız Ahmet Kaplan moderatörlüğünde gazetecilerin tüm sorularını samimiyetle yanıtladı. Almanya'nın Stuttgart şehrinde 1973 yılında doğan Ülkü aslen Denizli Babadağlı... Babadağlılar çalışkan ve işkolik oluyor. Oda hemşehrileri gibi, Hayatı hep koşuşturma içinde geçiyor. Çalışma hayatına lisede başlıyor. Gündüz çalışıyor, gece okuyor. Türk gibi başlayıp, Alman gibi bitiriyor işleri... Daha o yıllarda hayalleri var. Kimse e-ticareti bilmezken bir alışveriş sitesi kuruyor. Ülkü Çeyiz’in olduğunu kimsenin bilmediği “hayallerinizdeki her şey” oldukça başarılı oluyor. Komşu kızına aşık oluyor nu arada onunla hayatını birleştiriyor. Her alanda el ele başarıya koşuyorlar... İki kız, bir oğul... Bir de torunları var... Aile işi kadar önemli ama aile ile beraberken bile çalışıyor. En büyük üzüntüsü Pınarbaşı’nda bulunan yarış pistinin atıl durumda kalması... Kendi işletmesi olduğu zamanda Ülkü Yarış Pisti birçok organizasyona imza atmış, sporcular yetiştirmişken bir şekilde zorla elinden alınmasına kırgın... Belediye elinde olan tesis ne kimseye kiralanıyor ne de işletiliyor. Çürümeye terk edilmiş. İzmir’in gurur tesisi iken şimdi çöplük...
ZAMANLA YARIŞAN PATRON...
İş, spor derken birçok sivil toplum kuruluşunda da aktif... Nasıl zaman buluyor ben çözemedim. Sık sık yurt dışı seyahatleri de oluyor. Yeşilay Spor Kulübü'nün Başkanlığını yapıyor. Bir dönem Yeşilay ve MÜSİAD Başkanlığı da yapmıştı. Motor içinde zamanla yarışmayı öğrenen sporcu Ülkü, tüm yaşamı içinde saniyelerle yarışıyor adeta...9 m2 küçük bir dükkan olarak işin başına geçmişken şimdi birçok şubesi olan bir grubun başında... Sadece Menderes ÜLKEA 11 bin m2... Hiçbir zaman yılmıyor. Koyduğu hedefe ulaşmak için mücadele ediyor. Ulaşınca yeni hedefler için cesurca hamleler yapıyor. Çalışıyor. Ekibi de o tempoya ayak uyduruyor. Hepsi güler yüzlü sıcak kapıdan girince Ümit Ülkü sıcaklığı ve sevecenliği yüzlerinde görüyorsunuz. Yaptığı işin en iyisini yapmak ve hayallerine insanları kavuşturmak hayat felsefesi olmuş. Spor salonunda antrenman yapıyor. Masa tenisi, bilardo oynuyor misafirleriyle... Personel içinde huzurlu bir çalışma ortamı yaratılmış. Siyasete çekmeye çalışıyorlar ama o mümkün olduğunca uzak durmaya çalışıyor. Siyasetin içinde ama elinden geldiğince siyaset üstü, başarıları örnek alınacak bir iş, spor insanı ve aile babası olmaya devam edecek. Markaları ise sadece ülkemizde değil yurt dışında da alıcı bulup, takip edilecek. Bu arada kış çayı süper... Yağmurlu günde, camın önünde çayınızı yudumlarken yazı yazmanın keyfi ise anlatılmaz...
ÇAKALLARDAN MÜJDE...
Çakallarla Dans 7 vizyona girdi. Hafta sonu Agora Alışveriş Merkezi’nde Mustafa Karslıoğlu’nun muhteşem sunumuyla İzmir Galası gerçekleşti. Özel gösteri öncesi filmin yönetmeni Murat Şeker bir de müjde verdi. Çarşamba günü biletler % 50 indirimli olacak. İki saat eğlenmek ve hayatın stresinden uzaklaşmak için iyi bir fırsat haydi rotamız sinemalar... Çakallarla Dans etmeye... Bu arada oyuncular ve ekiple yaptığımız röportajlar YouTube/ SON MÜHÜR sayfamızda izleyin. Yorumlarınızı bekliyorum. Murat Şeker ve Murat Akkoyunlu'nun arasına geçerek dilek dilemeyi de unutmadım. Gişesi bol olsun. “Fatmaaaa...”, “Hastasıyız dede...” Hadi yazıyı bırak videoyu izle sadece 15 dakika...
AÇIN RADYONUZUN SESİNİ...
RADYO EGE’de yılın en çok dinleyenleri çalmaya devam ediyor. Yarın doğum günüm olduğunu hatırlatırken beni düşünceye sevk eden şarkı çalmaya başladı. SEMİCENK söylüyor. “GEÇİYOR ZAMAN...”
Birden, nedeni bilmeden birden geçiyor zaman/ Ama kimse dönüp bakmıyor ardından/Bilsen, değerini bilmesen de yanmaz canım, anla/ Ama gözümden düşenler art arda/Bunca yılın ardında ne günlerin hatırı var?/Kaç gün soldu bu hak dikenlerin altında?/Ne kaldı ki, söyle, söyle gidenlerin aklında?/Yağmur mu gökyüzündеn süzülen yoksa gözyaşların mı böyle? /Görüyorum ama ne aralar sardı zaman?/Sеn burda, sen de durmaz, geçiyor zaman/ Kimse dönüp bakmıyor ardından...
İyi ki doğdun TUCİ... DAİMA GÜLÜMSE...
