100 yıllık bir cumhuriyet… Neresinden bakarsan bak kurucu babaların ardından gelen 4 nesil demektir bu…
Gelinen noktanın aslında endişe verici olması gerektiğini söyleyen bir anket yayınlandı geçtiğimiz günlerde…
Aksoy Araştıma tarafından gerçekleştirilen anket Türkiye’de şeriat isteyenlerin oranını gösteriyordu.
Ancak araştırma sonucu tersten okundu.
Şeriat isteyenlerin oranını gölgede bırakacak şekilde laik yaşamı tercih edenlerin oranı öne çıkarıldı.
Oysa asıl bakılması gereken şeriat yanlılarının sayısıydı…
Türkiye’de her 6 kişiden 1’inin şeriat rejimi istediğini gösteren bir anket vardı önümüzde…
Oysa çok değil daha üç yıl önce yapılan benzer bir ankette bu rakam her 9 kişiden 1’iydi…
Siyasetin anlamadığı, anlamak istemediği, sadece milletvekili sayısı ya da belediye başkanlık koltuğu üzerinden okuduğu toplumsal yaşam, gözle görülür bir şekilde evriliyor…
Cumhuriyetin kurucu babalarının tam aksi yönünde bir hareketlilik var önümüzde…
İzmir’in dar kalıbı içinde tam olarak fark edilmeyen ancak endişe verici olabilecek bir tablo…
Ekonomide yaşanan krizin kalıcı olduğu bir dönemde ahlaki çürümenin sıradanlaştığı bir dünyada kurtuluşu şeriatta arayanların sayısı azalmıyor aksine artıyor.
Suudi Arabistan’ın fabrika ayarlarını değiştirmek için düğmeye bastığı bir dönemde Orta Doğu bataklığının su üzerinde kalmayı başaran tek çiçeği Türkiye, güç bela tutunduğu toprakla bağını her geçen gün zayıflatıyor.
Tarikat güzellemesi yapan dizilerin el üstünde tutulduğu, açıkça şeriat destekçilerinin gizliden gizliye alkışlandığı bir dönemden geçiyoruz…
Zor ve sıkıntılı bir dönem bu…
Açlıkla boğuşan toplumlar, kendilerine el uzatacak elin kime ait olduğuna değil karınlarının doyup doymadığına bakar…
4 nesili geride bırakmış cumhuriyet en geç 2 ya da 3 nesil sonra tarihinin en zor ve en çetin sınavlarından birini vermek zorunda kalabilir…
İnşallah o günün doğruları bugünün doğrularından çok daha adil ve merhametli olur…