Denizle buluşan gökyüzü ve maviye dönük her şey… Şairlere, yazarlara ilham olan, kucakladığı herkesi evinde hissettiren güzel İzmir… Sadece bir şehir değil, bir yaşam biçimi; bir kültür ve bir tutkudur İzmir… Nice şarkılarımız vardır, nice sanatçılarımız… Şarkılar, şiirler şehrin tarihini, özgünlüğünü ve içtenliğini dillendirir çünkü… Sıcacıktır, coğrafyası gibi… Bu yüzdendir ki İzmir’in notaları, duygularımızı en iyi şekilde ifade eder. Şehirden marşlar, şiirler, şarkılar yükseldikçe yükselir…
Bu şehri anlamak ve yaşamak, sunduğu tüm renkleri ve tatları kucaklamakla mümkün olur. Bu yüzdendir ki biz İzmirliler bu şehre dışarıdan bakan gözleri, böbürlenen kimseyi ne duyar ne de dinleriz… İzmir’i sadece gerçek anlamda yaşayanlar, bu şehrin sunduğu tüm güzellikleri, kültürü ve ruhu en iyi şekilde hisseder. Bir coğrafi konumun ötesinde, yaşam tarzını ve dünya görüşünü ifade eder bu şehir.
Sokaklarında gezerken başınızı çevirdiğiniz her yerde İzmir’in tarihsel mirası, modern yaşamın içinde zarif bir şekilde gösterir kendini. İzmir, sadece bir şehir değil, tarih ve modernliğin romantik bir buluşmasıdır da aynı zamanda; her köşesinde geçmişin sıcaklığını ve geleceğin umutlarını barındırır. Sıcacıktır insanı, umutludur. Bilir bu şehrin tepesinde parlayan altın güneşin değerini, gülümser, sever, anlar, sabreder… Sabırlıdır İzmir insanı. Bu şehir, her bir İzmirli için bir kimlik, bir aidiyet ve bir gurur kaynağıdır.
Ege’nin taptaze malzemeleriyle hazırlanan, zeytinyağlılar, mezeler ve deniz ürünleriyle ünlüdür mutfağı. Gel de sevme, bayılırsın… Ya bir daha gelmek için coşarsın ya da arkanı dönemez kalırsın… Herkesi sever, herkese kucak açar. İzmirli olmak, bu sıcaklığı ve misafirperverliği sadece bir davranış biçimi olarak değil, bir yaşam tarzı olarak kabul eder.
Şarkıda da dediği gibi sözler yetmez anlatmaya, “Bir başkadır benim memleketim!”
İzmir’in Kurtuluş Mücadelesi ‘9 Eylül’
9 Eylül 1922 tarihinde, Türk ordusunun zaferle sonuçlanan ilerleyişi, İzmir’in kurtuluşunu müjdeledi. Atamız Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliği, sadece askeri bir zaferi değil, ulusal bir uyanıştı bu!
Bugün İzmir, hem ulusal mücadeledeki zaferini hem de özgürlüğünü kazanmanın mutluluğunu yaşıyor.
İzmir’imizin dağlarında o günden bu güne çiçekler açmaya devam ediyor.
9 Eylül, İzmir’in yüreklerimizde kazınan bir dönüm noktası. Şehri özgürlüğüne kavuşturan bu büyük zafer, milletimizin birlik ve beraberliğinin en güçlü ifadesi. İzmir’in özgürlük ve bağımsızlık yolunda attığı bu büyük adım, Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kahramanlıkları sayesinde mümkün olmuştur. Bugün, bu büyük zaferin yıldönümünde, Atatürk ve silah arkadaşlarına minnettarlığımızı bir kez daha ifade ediyoruz.
İzmir’in ve ülkemizin bağımsızlığını savunmak için verdiğiniz mücadele, daima kalbimizde ve tarihimizde yaşayacak.
Saygı ve minnetle anıyoruz!
İyi ki doğdun İzmir! İyi ki varsın!