Bugün, ülkemizin kurucusu, ilk “Cumhurreisi’miz” Gazi Mustafa Kemal’in ebediyete yolculuk ettiği gün, 10 Kasım…
Bugün, etnik kökeni ve inancı ne olursa olsun bu topraklarda yaşayan halkını, bağımsızlığına kavuşturmak için yirmi beş yılını cephelerde geçiren tek Başkomutanımız Atatürk’ün genç bir yaşta ölümsüzlüğe kavuştuğu gün.
Bugün, ilke ve devrimleriyle dünyadaki birçok ülke liderinin örnek aldığı, yorgun bedeni iflas ederek 10 Kasım 1938 Perşembe günü 57 yaşındayken yaşama gözlerini yuman Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aradan 100 yıl geçmesine rağmen üstün vasıflı bir insan olduğunu öğrendiğimiz gün.
“Yıl 1938, Kasım ayının 10’u Perşembe günü, saat 09’u 5 geçe, 85 yıl önce bugün naciz vücudu aramızdan ayrılan Gazi Mustafa Kemal Paşam kurduğunuz bu ülkede yaydığınız o ışıklar içinde uyuyun. Paşam, ülkemizde sizi içlerine sindiremeyenler olsa da, biz sizin çizdiğiniz “Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Halkçılık, Laiklik, Devletçilik ve Devrimcilik” ilkelerinizden asla sapmayacak ve saptırmayacağız.
İyi ki bu topraklarda büyümüş, iyi ki bu ulusun ve dünyanın birçok ülke liderinin, gazetecinin, yazarın, bilim insanının ve tarihçinin rehberi olmuşsunuz” diyor, dünyamızda birçok ülkenin büyük insanlarının neler söylediğine bir göz atalım.
ABD Başkanı Franklin Roosevelt 10 Kasım 1938’de şöyle yorumlar yapıyor: “Benim üzüntüm, bu adamla tanışmak hususundaki şiddetli arzumun gerçekleşmesine imkan kalmamış olmasıdır.
Sovyet Rusya Hariciye Nazırı Litvinof ile görüşürken onun fikrince bütün Avrupa’nın en kıymetli ve en ziyade dikkate değer devlet adamının kim olduğunu sordum. Bana Avrupa’nın en kıymetli devlet adamının Türkiye Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal olduğunu söyledi.”
ABD’li General Mc Artur da, “Asker-Devlet Adamı, çağımızın en büyük liderlerinden biriydi. Türkiye’nin, dünyamızda en ileri memleketleri arasında hak ettiği yeri almasını sağlamıştır” diye açıklıyor.
Alman Prof. Walter L. Wrıht Jr, “O, kişisel kazanç ve ün peşinde koşan bir lider değil, gelecek kuşaklar için sağlam temeller atmaya uğraşan bir kahramandı” diyor.
Fransa’da Paris Basını Mustafa Kemal’i, “Asırları aşan adam” diye aktarıyor.
Fransız yazar Gerrad Tongas, “Atatürk yüz yıllara sığabilecek işleri on yılda tamamladı” diyor.
Fransız Başbakan Brıand 1921 yılında, “Dağ başındaki haydutlar diye isimlendirdiğimiz kahraman Mustafa Kemal ve O’nun tüm askerleri burada olsalardı, teker teker hepsinin heykellerini dikerdik. Böylesine bir antlaşma imzalamaktan gurur duyuyorum” diye açıklıyor.
Fransız Berthe Georges-Gaulis, “Denilebilir ki onsuz, İslam alemi yolunu bulabilmek için elli yıl daha bekleyecekti” diyor.
İngiltere-Winston Churchıll (Başbakan) 1938 yılında, “Savaşta Türkiye’yi kurtaran, savaştan sonra da Türk Milleti’ni yeniden dirilten Atatürk’ün ölümü yalnız yurdu için değil, Avrupa içinde büyük kayıptır” İngiliz Yazar Alan Moorhead, “O, genç ve dahi Türk Şefi’nin o esnada Çanakkale’de bulunması, müttefikler açısından tarihimizin en acı darbelerinden biridir” diye tanımlıyor.
İngiliz Yazar Herbert Sideabotham, “Atatürk, eskimiş bilimlerle boş yere kafasını yormamış olduğundan daha taze ve cesur düşünen bir önderdir. Kendisi için, bugünkü Avrupa’nın en güçlü devlet adamıdır diyebileceğimiz Atatürk, hiç şüphesiz devlet adamlarının en cesur ve orijinalidir” diyor.
Afkan Kralı Emanullah Han, “O büyük insan yalnız Türkiye için değil, bütün doğu milletleri için de büyük bir önderdi” diye anlatıyor.
Avusturya-Neue Freie Presse, “O büyük düşüncelerin adamı. Bir devlet mimarıydı” diyor.
Çin-Ma Shao Cheng (yazar), “Mustafa Kemal yeni Türkiye’nin kalbidir. Eski, yıpranmış bir toplumdan yepyeni, güçlü bir millet yaratmış, eşsiz kişiliğiyle kendini herkese saydırmış, enerjisiyle de herkesi kendine inandırmıştır” diye tanımlıyor.
Hint Parlamento Heyeti Başkanı Sucheta Krıpalanı, “Siz O’nun direktifleri altında bağımsızlığınıza kavuştunuz,, biz de o yoldan yürüyerek özgürlüğümüze kavuştuk” diye anlatıyor.
İsrail-Ben Gurion (Başbakan), “Mustafa Kemal Atatürk, kuşkusuz 20’nci yüzyılda dünya savaşından önce yetişen en büyük devlet adamlarından biri, hiçbir millete nasip olmayan cesur ve büyük bir inkılapçı olmuştur” diye anlatıyor.
İsviçre-Profesör Morrf, “Türkiye’yi yaratan, tarihimizin bu büyük adamını başımı en derin hürmetle eğerek selamlarım” diye anlatıyor.
Profesör Sekretan ise yazımın başlığında dile getirdiğim o sözlerin sahibi. Mustafa Kemal’i, “O yalnız bir asker değil, aynı zamanda yüzyılımızın bir daha göremeyeceği bir dahi idi” diye tanımlıyor.
İtalyan C.C. Sforza da, “O kurduğu devletinin başında eşi görülmemiş bir karakter örneğidir” diye aktarıyor.
Pakistan-Eyüp Han (Cumhurbaşkanı), “Kemal Atatürk, yalnız yüzyılın en büyük adamlarından biri değildir. Biz Pakistan’da O’nu geçmiş bütün çağların en büyük adamlarından biri olarak görüyoruz. Askeri bir deha, doğuştan bir lider ve büyük bir yurtsever” diye anlatıyor.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anlatan ve yazan onlarca lider, devlet büyüğü, yazar ve öğretim var, ‘bu kadarı kafi’ diyor, yüreğimde ve beynimde taşıdığım bu büyük insanı sevgi, saygı, rahmet ve şükran duygularımla anıyorum.