Mebde-i kelam .
‘’Sözün Başlangıcı ‘’ demek aslında…
Ancak, çok önemli kabul edilen, köklü değişim ve dönüşümlerin yaşanabileceği varsayılan olaylar ve durumlar için kullanılır çoğu kez.
Mebde-i kelam’ dan sonra , hiç bir şeyin eskisi gibi olmayacağı varsayılır.
Kısaca mebde-i kelam, radikal çapta bir eylem ve anlayış değişikliğinin başlangıcını ifade eder.
Ulu Önder Atatürk Samsun’a çıkmadan önce, işgal altındaki memleketin hüzün veren acıklı durumunu Nutuk’ta şöyle anlatır :
" (…) Ordunun elinden esliha (silahlar) ve cephanesi alınmış ve alınmakta.
(...) İtilâf donanmaları ve askerleri İstanbulda.
Adana vilâyeti Fransızlar; Urfa, Maraş, Ayıntap (Antep) İngilizler tarafından işgal edilmiş.
Antalya ve Konya’da, İtalyan kıtaatı askeriyesi (askeri bölükleri) ; Merzifon ve Samsun’da İngiliz askerleri bulunuyor.
Her tarafta, ecnebi zabit (yabancı subay )
ve memurları ve hususi adamları (ajanları ) faaliyette.
Nihayet, MEBDE-İ KELAM (Yenibir başlangıç ) kabul ettiğimiz tarihten dört gün evvel, 15 Mayıs 1919 da İtilâf Devletleri’nin muvaffakiyetiyle (oluru ile) Yunan ordusu İzmir’e ihraç ediliyor (çıkarılıyor) ...’’
Evet…
Mebde-i kelam : 19 mayıs 1919 ‘ du.
Umudun…
Mücadelenin …
Azmin…
… Ve inancın adıydı 19 Mayıs.
Bir işaret fişeğiydi kurtuluşu müjdeleyen…
Yedi düvele karşı verilecek olan kurtuluş savaşının, ilk kıvılcımıydı dalga dalga yayılacak…
Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından, Samsunda yazılan " Kurtuluş reçetesinin ‘’ adıydı 19 Mayıs.
Gazeteci Hasan Tahsin ( Osman Nevres ) tarafından atılan ‘İlk kurşundu ‘’ 19 Mayıs.
Son tahlilde…
Bağımsız Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kilometre taşlarını döşeyen ‘’ İlk adımdı ’’ 19 Mayıs…
Bu vesileyle ; 19 Mayıs ‘ın 102. Yılını kutluyor, başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk , silah arkadaşları, tüm şehit ve gazilerimizi saygıyla anıyor,ebediyete göç etmiş olanların ruhları şad olsun diyorum…
Asırlar boyu nice 19 Mayısların kutlanması dileği ile....