Gazeteciliğe başlayalı 25 yıl olmuş. Fazlası var, eksiği yok. Önceki gün belgelenmiş oldu... İzmir Gazeteciler Cemiyeti tarafından meslekte 25 yılını dolduran, Cemiyetimiz üyesi gazetecilere “Şeref Divanı Üyeliği Beratı” verildi. Onlardan biri de bendim… Yeni Asır Gazetesi’nde başlayan Haber Ekspres ve Sabah gazetelerinde devam eden yolculuğum hala Son Mühür ve Radyo Ege’de sürüyor. Bugüne kadar bu meslekle ilgili öğrendiklerim için üzerimde emeği olan ve bu mesleği hakkıyla yapan herkese teşekkür ederim…
Bu 25 yıl, iktidarın ortaya koyduğu resmi izlemekle geçti. Açık söyleyeyim daha kötüsünü görmemiştim. Bu noktaya da bir günde gelinmedi. Hepsi yavaş yavaş kimse ses çıkarmadıkça meydana geldi. Yaşananların, bugün herkesi rahatsız edeceği belliydi… Herkes diyorum çünkü; giderek her şeyimizi kaybediyoruz, göz göre göre batıyoruz duygusu toplumun her kesimine sinmeye başladı. Sözüm ona ayrıştırılmıştık ama toplanan kalabalık ve gemiyi terk edenlerin sayısı arttı. İktidar her geçen gün kan kaybediyor… Biz her şeyimizi…
Çok değerli bir coğrafyada yaşıyoruz. O yüzden başka ülkelerin gözü üzerimizde, elleri ceplerimizde, ayakları topraklarımızda. Yüzlerce yabancı şirket, fabrika kurmak için değil, doğal madenlerimizi almak için plaj, orman demeden her yeri kazıyor. Jandarmamız onların jandarması, polis onların sanki…
Onların kestiği her ağaçla, çıkardıkları her madenle biz daha da fakirleşiyoruz. Bunu altın fiyatlarına bakarak anlayabiliriz.
Altın madenlerimiz var ama artık düğünlerde bile mutlu çiftlere altın takabilecek halimiz kalmadı. Neredeyse altın yaldızlı boya süreceğiz hayatlarını birleştirenlere.
Yaşarken ölmeye başladık… Orda da önce kadınlar ve çocuklar maalesef… Sonra öteki, ötekine sahip çıkmayan beriki, berikini görmezden gelen diğeri… Hak, hukuk, adalet diyerek ölüyoruz…
Yeniden dirilme hadisesi, ne ilginçtir ki bazı bitki türünde görülür. Bunların en tanınanlarından biri, eğreltiotu familyasından Selaginella lepidophylla’dır. Bu ismini söylemediğimiz garip bitkinin anlamı Diriliş'tir. Bu tür, Kuzeydoğu Meksika’nın Chihuahvan çölünde çoklukla bulunmakta ve Batı Teksas’a kadar yayılmaktadır. Genellikle çölün en sıcak ve en kuru kısımlarında bulunur.
Hemen hemen tamamen susuzlukta yaşayabilen bu bitkideki su potansiyeli, kuraklıkta normal haldekinin %3’üne kadar düşebilir. Ve bu anda bitkide hiçbir metabolik aktivite ölçülemez. Dıştan bakan birine göre ölü görünen bu bitkiler, çöl yağmurlarının gelmesi ile birlikte yeniden yaşamı hatırlatırcasına, programlandıkları gibi birden canlanır ve normal metabolik faaliyetlerine başlar.
Yeniden dirilir miyiz bilmiyorum ama yeniden dirilmek için başka şansımız olmadığını da biliyorum.