Mayıs, bende farklı anlamları olan bir aydır. Bahardır. Anne şefkatidir. Yemeye doyamadığım kiraz, erik, yeni dünyadır. Kuzuların koşuşturduğu otlaktır. Gençlik ve spordur. Üç fidana ağıttır. Hıdrellez'de gül ağacına bırakılan dilektir. Ateş üstünden atlamaktır. Atatürk'ü anlamaktır. Eczacılar, çiftçiler, hemşireler, kabin memurları hatırlanır. Drakula yad edilir. Star Wars izlenir. Basın özgürlüğü hatırlanır ki sadece anılarda kalmış gibidir. İşçidir, emektir. Huzur getiren bir aydır. Aşktır... Tülin Sultanın doğum günüdür. İkizlerdir. Çevrem İkizlerle çevrili olduğundan bol bol kutlamadır. Pasta, börektir. Biraz hüzündür. (01 Mayıs 2017 Ege TV kepenk indirip, 40 arkadaşım işsiz kalmıştı. Okul kapanmıştı. Yeri hala doldurulamadı. Çok yakında biz...) ipek böceğidir...
108 GÜN SONRA...
Kadına şiddet olaylarında sembol isim Melek İpek 108 gün sonra tahliye oldu haberi hepimizi duygulandırdı. İşkenceye karşı koyup, hayatını kurtarabilmek için cinayet işlemek zorunda kaldığı kabul edildi. Kadına şiddet son bulmalı... Bu yazıyı yazarken bir kadın daha katledildi. Sebep? "Çocukları göstermeyecekti." Şimdi o çocuğun yüzüne nasıl bakacaksın. Annesini öldürdün... Siz bu yazıyı okurken bir kişi daha öldürüldü. Gerekçe seviyordum, kıskandım. Ya benimsin ya toprağın sevgisi... Yazıklar olsun. Bir taraftan doğa intikamını almaya çalışırken el ele verip mücadele etmek yerine birbirimizle kavga ediyoruz. Dertlerimizi torbaya atarak mutlu olmalıyı öğrenmeliyiz.
TORBALI BAŞKANINI SEÇTİ AMA...
Haftanın en önemli olayı Torbalı Başkanlık seçimleriydi. Efsane Başkan İsmail Uygur'un zamansız vefatı sonrası, meclis olağanüstü toplandı. CHP'de aday çoktu. Başkan Uygur’un hastanede söylediği "Bana bir şey olursa yerime Mithat Tekin geçsin." sözüne saygı duyularak Mithat Tekin isminde birleşildi. Cumhur İttifakı ise Özgür Erman Çağlar'ı aday gösterdi... Meclis aritmetiğine göre kolay bir seçim olacaktı Tekin alkışlarla salona girdi. Herkesin aklında "Acaba Menemen gibi olur mu?" düşüncesi vardı. Mutlaka kazanılmalıydı. 31 Meclis üyesi 18+12+1... Deva Partisi merhum başkanın ruhuna saygı gerekçesiyle tek oy hakkının CHP'den yana olacağını söyledi. Gizli oylama yapılacak, meclis üyeleri oy vereceği adayın ismini el yazısı ile kağıda yazıp zarfa koyacak ve şeffaf sandığa atacaklardı. Alfabetik sırayla oylar kullanıldı. Oylama bitti. Sandık tam açılacakken, CHP sıralarından sandığı sallayın teklifi geldi. Bir ritueldi bu sanırım. Ne kadar sallarsan salla sonuç değişmez ki... İlk tur beklenenin aksine 19-12 değil 16-15 bitti. CHP'de fire vardı. Bir de panik havası. Ara vermek istediler, koronayı bahane ettiler ama önce kararlaştırıldığı gibi ara verilmedi. Menemen gibi olmasın diye hatalar yapılmaya başlandı. Salonda oy kullanırken fotoğraf çekildiği konuşuldu. AK Partililer oy verme alanına cep telefonu ile girilmemesini ve el yazısı ile değil bilgisayar çıktısı ile oy kullanılmasını istedi kabul edilmedi. Hatta meclisi yöneten başkan vekilinin telefonda "Fotoğrafa devam" demesi canlı yayına yansıdı. Tüm bu tedbirler 2. tur sonucunu 17-14 yaptı. 3/1 salt çoğunluk olmadığından 3. tura geçildi. Üçüncü tur sonucu yeni Reis Mithat Tekin oldu ancak Cumhur İttifakı adayı ve AK Parti Grup Başkan vekili Özgür Erman Çağlar itiraz etti ve mahkemeye gitti. CHP'li İYİ Parti kontenjanından meclis Üyesi seçilen Mustafa Akbıyık ise AK Partiye transfer oldu ve yaşananları anlattı. Mahkeme ne karar verecek? Bir seçimde daha başarısız olunursa CHP İl ne yapar? Her şey kuralına uygun yapılsa yine de kazanılamaz mıydı? AK Parti 3 tura girerken 'Bilgisayar çıktısı ve cep telefonu bırakılarak oy kullanılmazsa mahkemelik olacağız. Seçime gölge düşürmeyelim. Torbalı'ya yakışır bir seçim olsun." uyarısı neden dikkate alınmadı? Güvenmediğiniz kişiler neden meclis üyesi yapılır? Meclis üyesi neden genel merkezden gelen emirle belirlenir? Belediye başkanı ekibini seçerken belirleyici olması gerekmiyor mu? gibi deli sorular var aklımda...
TEKİN MAKAMDA, ÇAĞLAR MAHKEMEDE...
Ertesi gün Mithat Tekin makamına geçti resmen Torbalı Belediye Başkanı oldu. Özgür Erman Çağlar ise AK Parti İl Başkanlığında basın toplantısına katılarak olanları, çekilen fotoğrafları paylaştı. Şimdi mahkemenin kararı bekleniyor. Du bakalem N'olcek... Tek beklentimiz Torbalı'nın yıldızının patlaması...
RADYO EGE' NİN PRENSİ YILDIZ...
Radyo Ege'de bir prens var her sabah sizi uyandıran güne hazırlayan... Hatta Son Mühür'ün İncisi Ayşegül Koç'un bile enerjisini ondan aldığı söyleniyor. En sevdiğiniz şarkılar ile sizi güne hazırlıyor. Yataktan kalkar kalkmaz açıyorsunuz radyonun sesini Balamir Yıldız karşınızda... Yayın bitiyor mikrofon elinde yanınızda, sizle sohbet ediyor, ufak hediyeler veriyor. Ailenizden biri o... Bizim kahramanımız... Genç yaşına rağmen bir çok öğrenci yetiştiren hoca... Ege TV'den mezun... Yaptığı programlar devrim niteliğindeydi. Bazen stüdyoda bazen sokakta ama hep yanınızda oldu. Televizyon kapanınca "Senden radyocu olmaz" diyenlere inat Radyo Ege'de yıldızını parlattı. Sabah programında efsaneleşti. Yeni yerimize geçince de yanımızda yer aldı... Yakışıklı Prensimiz, "Sen radyonun sesini aç, gerisini bana bırak, tüm sıkıntıları geride bırakıp, güne enerji dolu başlayacağız." diyor. Sanatçılarla ve dinleyicilerle yaptığı telefon bağlantıları ise yayının çilekleri...
EMEK VE DAYANIŞMA GÜNÜNÜZ... İŞÇİ BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN...
RAMAZAN YARDIMLARI...
Ramazan bir dayanışma ayı... Belediyeler, partiler ve İZTUMED, YÜDOP, İNSAN İÇİN UMUT DERNEĞİ gibi bir çok dernek ihtiyaç sahiplerine giyim ve gıda yardımında bulunuyor ve bunu reklam olsun diye değil hissettirmeden yapıyorlar. Kapatma yüzünden bir çok aile zor durumda... Bir mucize bekliyoruz. Korona geldiği gibi birden yok olsun...
BİZDEN...
19 Mayıs gazetemizi hazırlıyoruz. Reklam rezervasyonunu için geç kalmayın. .
Siz evinizde kısıtlamalar ile uğraşırken biz Radyo Ege ve Son Mühür olarak sizi mutlu etmeye çalışacağız...
Radyo Ege'de Gülay söylüyor. MUCİZE...
"Zengin de olsak aynı fakir de
Bir mucize tanrım bize
Hayat biraz gülsün diye
Günah değil ayıp ne de
Tanrım bize mucize..."
Tekrar buluşabilmek dileğiyle ... Daima gülümseyin...